|
|
|
|
|
1987/4060
|
|
1987/1625
|
|
Matrahın noksan beyan edilmesine rağmen, verginin noksansız ödenmesi durumunda vergi ziyaından söz edilemez.
|
|
01-01-2000
|
|
1992/2282
|
|
1990/173
|
|
Klinik işletmesi olarak hizmet veren şirketin ameliyathanesinde ameliyat olan 2574 hastadan yalnızca 9 kişinin ifadesinin alınması ve bu ifadelere göre defterlere eksik kaydedilen hasılatın tüm hasta sayışma yaygınlaştırılmasında yasal isabet bulunmamaktadır. Ancak, beyanı tespit edilen 9 kişiden ta
|
|
01-01-2000
|
1970/1921
|
|
1969/132
|
|
1963 yılında alınmasından vazgeçilen alacağın itfa süresi 1965 yılı sonunda hitam bulur. Bu süre içinde zararla itfa edilemeyen kısım 1966 yılı karlama eklenerek beyan olunur.
|
|
01-01-2000
|
|
1991/2589
|
|
1987/3059
|
|
Mükellefin kanuni defterlerinde kayıtlı faturaların gerçekliği, karşıt inceleme ile araştırılmadan ve bu yolla aksi tespit edilmeden, polisteki ifadeye göre sözkonusu belgelerin gerçeğe aykırılığının kabulü ile bu yolda işlem tesis edilemez.
|
|
01-01-2000
|
1996/698
|
|
1995/6495
|
|
Mal tesliminde bulunmaksızın komisyon karşılığı fatura düzenleyen kişilerden alınan faturaların kullanıldığı ileri sürülerek kesilen özel usulsüzlük cezasının terkini yerindedir.
|
|
01-01-2000
|
|
1993/2003
|
|
1992/4107
|
|
Davacı tarafından geç de olsa, beyanda bulunulduğundan, kaçakçılık cezası kesilemez.
|
|
01-01-2000
|
1994/3194
|
|
1994/12371
|
|
4008 Sayılı Kanun'da yapılan değişikliğe göre isnat olunan suçun oluşabilmesi için kastın varlığım ortaya koyacak vergi ziyaının oluşması gerekir. Vergi ziyaına sebebiyet verilip verilmediğinin tarafsız uzman bilirkişi tarafından saptanması zorunludur.
|
|
01-01-2000
|
|
1984/3168
|
|
1984/1902
|
|
Taşarona ait pişmanlık dilekçesinin müteahhit tarafından düzenlenip imzalanmasından dolayı, ilgili adına vergi cezası kesilemez.
|
|
01-01-2000
|
1998/2821
|
|
1997/3156
|
|
Hastane işleten vakfın bağış gelirlerinin ücret olarak kabul edilip, fatura düzenlenmediğinden söz edilerek kesilen özel usulsüzlük cezasında isabet bulunmadığı hk.
|
|
01-01-2000
|
|
1995/1128
|
|
1995/727
|
|
İhtilaf döneminde şirketle ilişiği bulunmayan şahsa yapılan tebligat üzerine açılan davanın ehliyet yönünden reddi yerindedir.
|
|
01-01-2000
|
1996/436
|
|
1995/4237
|
|
Matrah farkının, mükellefin defter ve belgeleri üzerinden yapılan inceleme sonucu saptanması kasten vergi kaçırmaya sebebiyet verdiği anlamına gelmeyeceğinden kaçakçılık cezası değil kusur cezası kesilmesi gerekir.
|
|
01-01-2000
|
|
2000/1078
|
|
1999/2174
|
|
Satıcı nezdinde de bir inceleme yapılmadan, sadece kargo firması yetkilisinin ifadesine dayanılarak fatura alınmadığından sözedilerek ceza kesilemez.
|
|
01-01-2000
|
1996/4530
|
|
1995/5433
|
|
Araç satışları Noter aracılığıyla yapıldığından idarenin bilgisi dışında kaldığından söz edilemeyeceğinden olaya kusur cezası uygulanması gerekir.
|
|
01-01-2000
|
|
0
|
|
0
|
|
Günü gününe tutulması gereken defterlerin işyerlerinde bulunmadığına ya da yoklamaya yetkili olanlara ibraz edilmediğine ilişkin tespitlere dayanılarak özel usulsüzlük cezası kesilmesine kanunen imkan bulunmamaktadır.*
|
|
01-01-2000
|
1989/2635
|
|
1989/1371
|
|
Ticari faaliyette kullanılan ancak trafiğe hususi araç olarak tescil edilen vasıtaya vergi levhasının asılması zorunlu olmadığından kesilen özel usulsüzlük cezasında isabet yoktur.
|
|
01-01-2000
|
|
1984/962
|
|
1984/5045
|
|
Pişmanlıkla verilen beyannamelerde, pişmanlık hükümlerinin yerine getirilmemesi re'sen takdiri gerektirir. Ancak, Takdir Komisyonu, hiç bir inceleme ve araştırma yapmaksızın, pişmanlıkla beyan olunanın üzerinde matrah takdir edemez.
|
|
01-01-2000
|
1984/3808
|
|
1984/851
|
|
Kaçakçılığa iştirak cezası bir vergi aslına bağlı değildir.
|
|
01-01-2000
|
|
1991/303
|
|
1989/4109
|
|
Muhtasar beyannamesini kanuni sürenin sonundan başlayarak onbeş gün içerisinde veren davacı hakkında re'sen tarhiyat yapılamayacak; ancak bu şekilde verilen beyanname üzerinden hesaplanan vergi kanunda öngörülen zaman tahakkuk ettirilmiş sayılamayacağından ortada vergi ziyaı bulunduğu ve bu vergi zi
|
|
01-01-2000
|
2000/1763
|
|
1998/4552
|
|
Adi posta ile gönderilen dilekçelerin idareye varış tarihinin başvuru tarihi olarak dikkate alınması gerektiğinden, uzlaşma komisyonunun istemi, süre nedeniyle reddetmesinde yasalara aykırılık bulunmadığı.
|
|
01-01-2000
|
|
1993/2003
|
|
1992/4107
|
|
Beyana çağrı yazısından sonra pişmanlık dilekçesi ekinde beyanda bulunan davacının, kendiliğinden beyanda bulunduğunun kabulü mümkün olmadığından, pişmanlık hükümlerinden yararlanılamaz.
|
|
01-01-2000
|
1994/1129
|
|
1991/5892
|
|
Pişmanlık talebiyle verilen KDV beyannamesinde ödenecek verginin çıkmaması pişmanlık hükümlerinden yararlanmaya engel teşkil etmez.
|
|
01-01-2000
|
|
0
|
|
0
|
|
Anonim, eshamlı komandit ve limited şirketlerin mukavelenameleri, sermaye artışı ve süre uzatımı kararlarına ilişkin damga vergisi mükellefiyetlerini kanunda belirtilen süre içinde yerine getirmeyen şirketler adına kusur cezası kesilmesi gerekir.
|
|
01-01-2000
|
1998/4171
|
|
1997/4233
|
|
Damga vergisine tabi işlemi bulunmayan ve bu hususu vergi dairesine bildirmeyen mükellef tarafından beyana çağrı yazısından sonra matrahsız olarak verilen beyanname nedeniyle usulsüzlük cezası kesilemez.
|
|
01-01-2000
|
|
2003/3100
|
|
2000/3266
|
|
Personel taşımacılığı faaliyetine ilişkin kurum kazancını içeriği itibarıyla yanıltıcı faturayı gider kayıtlarına alarak azalttığı saptanan davacının vergilendirmeye esas alınarak kazancının belirlenmesinde faaliyet gösterdiği sektördeki kârlılık oranının dikkate alınması gerektiği.
|
|
01-01-2000
|
1998/2545
|
|
1997/4437
|
|
'İtirazım yoktur' şerhinin bağlayıcı olup, bu şerh üzerin itiraz yoluna başvurulamaz.
|
|
01-01-2000
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.
*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.
|
|
ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi
|
|
Excel Dokümanı
|
|
|
|
|
|
|
|