Dairesi
BEYAN ETTİKLERİ YÜKSEK CİROLAR ELDE EDECEK SERMAYEYE VE İŞ ORGANİZASYONUNA SAHİP OLMAYAN, YÜKSEK CİROLAR BEYAN ETMELERİNE KARŞIN DÜŞÜK TUTARLI KATMA DEĞER VERGİSİ ÖDEYEN YA DA HİÇ ÖDEMEYEN, İŞYERİ BULUNMAYAN, ALIŞLARININ GERÇEK OLMADIĞI YETKİLİLERİNCE DE KABUL EDİLEN ŞİRKETLER TARAFINDAN DÜZENLENEN
Karar No
372
Esas No
1347
Karar Tarihi
15-03-2005
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
YEDİNCİ DAİRE
2005
372
2003
1347
15/03/2005
 
KARAR METNİ

BEYAN ETTİKLERİ YÜKSEK CİROLAR ELDE EDECEK SERMAYEYE VE İŞ ORGANİZASYONUNA SAHİP OLMAYAN, YÜKSEK CİROLAR BEYAN ETMELERİNE KARŞIN DÜŞÜK TUTARLI KATMA DEĞER VERGİSİ ÖDEYEN YA DA HİÇ ÖDEMEYEN, İŞYERİ BULUNMAYAN, ALIŞLARININ GERÇEK OLMADIĞI YETKİLİLERİNCE DE KABUL EDİLEN ŞİRKETLER TARAFINDAN DÜZENLENEN FATURALARIN GERÇEK DIŞI OLDUĞU, BU NEDENLE, SÖZ KONUSU FATURALARDA YER ALAN KATMA DEĞER VERGİLERİNİN İNDİRİMİNİN REDDİ SURETİYLE YAPILAN TARH VE CEZA KESME İŞLEMLERİNDE HUKUKA AYKIRILIK BULUNMADIĞI HK.

Temyiz İsteminde Bulunan: Akdeniz Vergi Dairesi Müdürlüğü

İskenderun/HATAY

Karşı Taraf : ...

İstemin Özeti : Muhteviyatı itibariyle gerçek dışı belgelerle haksız katma değer vergisi indiriminden yararlanmak suretiyle vergi zıyaına neden olduğundan bahisle, davacı Şirket adına, 1998 yılının Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Ekim, Kasım, Aralık dönemleri için re'sen salınan katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına ilişkin işlem ile 1999 yılının Ocak, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmiz, Ağustos, Eylül, Aralık dönemleri için re'sen salınan katma değer vergisi ile üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin işlemi; davacı Şirkete, ... Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturaların muhteviyatı itibariyle gerçek dışı olduğu kanıtlanamadığından, tesis edilen tarh ve ceza kesme işlemlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden Hatay Birinci Vergi Mahkemesinin 19.12.2002 gün ve E:2002/591; K:2002/624 sayılı kararının; tarh ve ceza kesme işlemlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi Bülent Seyitdanlıoğlu'nun Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Mukaddes Aras'ın Düşüncesi: Temyiz başvurusu, 1998-1999 yılının muhtelif dönemlerinde yapmış olduğu alımlarında sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanıldığının tespit edildiğinden bahisle, davacı şirket adına resen salınan Katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık ve vergi ziyaı cezasını kaldıran mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen iddialar, mahkeme kararının Demirtaş Madencilik Limited Şirketinden yapılan alımlara ait katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça kendilerine yapılan teslimler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri; 34'üncü maddesinin 1'inci fıkrasında ise, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin, alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca
gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla indirilebileceği, hükümlerine yer verilmiştir.

Olayda, davacı şirketin mal aldığı Özdoğan Madencilik Limited Şirketi hakkında düzenlenen inceleme raporunda; 17.6.1998 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, şirketin kuruluş sermayesinin 5.000.000 lira olduğu, 1997 yılında 71 milyar, 1998 yılında 29 milyar, 1999 yılı için ise 44 milyar katma değer vergisi matrahı beyan edildiği halde, ödenecek verginin çok cüzi miktarda olduğu, şirketin müdürü ve iki ortağından biri olan Zeynel Abidin Doğan'ın inceleme elemanına verdiği ifade de; işyeri adresinden 1993 yılında ayrıldıklarının, faaliyetini seyyar olarak sürdürüldüğünün, madenlerin köylüden maden simsarları tarafından toplanarak kendisine getirildiğinin, 1997-1998 ve 1999 yıllarında faturalı maden alışının bulunmadığının, 1999 yılına ilişkin mal alış belgesi bulunmadığı halde defterlere belgesiz olarak kayıt yapıldığının, mal alış ve satışlarının peşin olarak yapıldığının beyan edildiği, sözü edilen kişininin 1997 ve 1998 yıllarında mal almış göründüğü Mustafa Güneş'in de vergi dairesinde mükellefiyet kaydına rastlanmadığının tespit edildiği anlaşılmaktadır.

Bu tespitler dikkate alındığında, davacı şirket tarafından katma değer vergisi indirimine esas alınan söz konusu faturaların gerçek bir mal alımına dayanmadıkları ve içeriği itibariyle yanıltıcı nitelikte bulundukları sonucuna varılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kısmen reddine, mahkeme kararının Demirtaş Madencilik Limited Şirketinden yapılan alımlara ilişkin hüküm fıkrasının onanması, kısmen kabulü ile Özdoğan Madencilik Limited Şirketinden yapılan alımlara ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Temyiz başvurusu; muhteviyatı itibariyle gerçek dışı belgelerle katma değer vergisi indiriminden yararlanmak suretiyle vergi zıyaına neden olduğundan bahisle davacı Şirket adına, re'sen salınan katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık ve vergi zıyaı cezalarına ilişkin işlemi iptal eden mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3'üncü maddesinin (B) fıkrasında, vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği; vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan tanık ifadesinin, ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı; iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde, ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu düzenlemesi yer almıştır.

Bu düzenlemeye göre; belgelerin ve defter kayıtlarının vergi kanunlarında ve bu kanunların vermiş olduğu yetkiye dayanılarak yürürlüğe konulan idari düzenlemelerde öngörülen biçimsel kurallara uygun bulunması ve belgelerin temsil ettiği vergiyi doğuran olayla ilgili diğer biçimsel işlemlerin noksansız yerine getirilmiş olması, örneğin, mükellefiyet tesisi, belge bastırma izni alınması, sevk irsaliyesi düzenlenmesi, çek verilmesi, borsa tescili gibi işlemlerin yapılması, düzenlenen belgelerin ve bu belgelere dayanılarak gerçekleştirilen defter kayıtlarının vergilendirme muamelelerine esas alınması için yeterli değildir. Ayrıca; söz konusu biçimsel işlemlerin, vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyeti ile uyumlu olması da gereklidir.

Vergilendirmeye esas alınan belge ve kayıtların gerçek mahiyetle uyumlu olduğunun söylenebilmesi ise;
biçimselliklerinin ötesine geçilerek, belgeyi düzenleyenin iştigal konusu, satmış göründüğü emtia veya yapmış olduğu hizmet bakımından organizasyonu, ekipmanı, işin gerektirdiği sayıda işçinin olup olmadığı, emtia alımlarının gerçekliği, alım-satım için zorunlu veya bu işlemlerin doğal sonucu olan diğer işlemlerin gerçekleştirilme biçimi, ekonomik durumu ile vergilendirme döneminde yapmış göründüğü işin hacmi arasındaki ilişki, kredi kullanıp kullanmadığı, vergi ödevlerinin yerine getirilmesindeki özen gibi unsurlardan hareketle yapılacak inceleme sonuçlarının, ortada gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifası olduğunu göstermesine bağlıdır.

Dosyanın incelenmesinden, davacının katma değer vergisi indiriminde kullandığı faturaları düzenleyen ... Limited Şirketinin, beyan ettikleri yüksek ciroları elde edecek sermaye yapısı ve iş organizasyonuna sahip olmadıkları, yine yüksek cirolar beyan etmelerine karşın, düşük tutarlı katma değer vergisi ödedikleri veya ödenecek katma değer vergisinin ortaya çıkmadığı, şirketlerin işyerlerinin bulunmadığı, şirket yetkililerinin alışlarına ilişkin faturaların muhteviyatı itibarıyla gerçek dışı olduğunu kabul ettikleri anlaşılmış olup; bu tespitler, anılan faturalar karşılığında gerçek bir mal tesliminin mevcut olmadığını; faturaların, belli bir bedel karşılığında, mahiyetleri itibarıyla gerçek dışı olarak düzenlendiklerini ortaya koyduğundan, indirimlerinden hareketle davacı Şirket adına yapılan dava konusu tarhiyatlarda ve kesilen vergi cezalarında yasaya aykırılık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine Mahkemece verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de dikkate alınacağından bu hususta hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 15.3.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

BŞ/ŞGK
 
 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı