Dairesi
1- TİCARİ FAALİYETİN KONUSUNU OLUŞTURAN EMTİANIN REKLAM AMACIYLA
Karar No
308
Esas No
7477
Karar Tarihi
05-02-1998
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ONBİRİNCİ DAİRE
1998
308
1996
7477
05/02/1998
 
KARAR METNİ

1- TİCARİ FAALİYETİN KONUSUNU OLUŞTURAN EMTİANIN REKLAM AMACIYLA BE-
DELSİZ OLARAK TESLİM EDİLMESİ HALİNDE EMTİA MALİYETİNE İLİŞKİN KATMA
DEĞER VERGİSİNİN İNDİRİM KONUSU YAPILABİLMESİ İÇİN GİDER FATURASINA
DAYANDIRILMASI GEREKTİĞİ;

2- EŞANTİYON OLARAK DAĞITILAN EMTİAYA AİT KATMA DEĞER VERGİSİNİN YÜK-
LENİCİSİNİN NİHAİ TÜKETİCİ DURUMUNDA BULUNAN VE EŞANTİYON ÜRÜNÜ DAĞI-
TAN TACİR SIFATINI HAİZ KİŞİ VE KURULUŞLAR OLDUĞU EŞANTİYON DAĞITIMI-
NIN 3065 SAYILI YASANIN 1.MADDESİNDE BELİRTİLEN TİCARİ FAALİYET KAPSA-
MINDAKİ TESLİMLER NİTELİĞİNDE OLMADIĞI HK.

Bira ve meşrubat bayiliği yapan yükümlü şirketin 1994 yılı işlemleri-
nin incelenmesi sonucunda haksız yere katma değer vergisi indiriminden
yararlanıldığı, bir kısım teslim bedeli üzerinden katma değer vergisi
hesaplanmadığı ve bir kısım teslim bedelinin de kayıt ve beyan dışı
bırakıldığının tespit edilmesi üzerine Nisan dönemi için kaçakçılık
cezalı katma değer vergisi salınmıştır. ... Vergi Mahkemesi ... gün ve
1996/373 sayılı kararıyla; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun
1/1.maddesinde ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faali-
yeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine
tabi olduğu, 10/(a) maddesinde mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde
malın teslimi ve hizmetin yapılması anında vergiyi doğuran olayın mey-
dana geldiğinin belirtildiği, 29.maddesinde ise, mükelleflerin yaptık-
ları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisin-
den, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak
düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergi-
sini indirebileceklerinin hükme bağlandığı, yükümlü kurumun bedelsiz
olarak dağıttığı bira ve meşrubatları reklam gideri olarak değerlendi-
rerek düzenlediği faturalarda gösterilen katma değer vergisi indirim-
lerinin kabul edilmemesi suretiyle yapılan tarhiyatta ve hediyelik eş-
ya ve eşantiyon olarak dağıtılan ürünler dolayısıyla katma değer ver-
gisi hesaplamaması nedeniyle salınan katma değer vergisinde yasal isa-
betsizlik görülmediği, kayıt ve beyan dışı bırakıldığı saptanan teslim
bedeli üzerinden yapılan tarhiyata ilişkin olarak yükümlü şirket tara-
fından söz konusu hasılat farkının firelerden kaynaklandığının ileri
sürülmesi üzerine verilen ara kararları uyarınca İstanbul Ticaret ve
Sanayi Odası Başkanlığınca bildirilen fire oranları ile dava dilekçe-
sinde envanter kayıtlarına dayanılarak gösterilen fire oranları ve en-
vanter defteri üzerinde yapılan inceleme sonucunda elde edilen dönem-
başı emtia mevcuduna ait bilgiler de dikkate alındığında kayıt dışı
hasılata isabet eden tarhiyatın tadilen tasdiki gerekeceğinden bahisle
katma değer vergisini değişiklikle onamış, kaçakçılık cezasını ise,
matrah farkının defter ve belgelerden saptanmış olduğu gerekçesiyle
kusur cezasına çevirmiştir. Vergi dairesi tarafından, inceleme raporu-
na dayanılarak salınan cezalı tarhiyatın yasal olduğu bu nedenle aynen
onanması gerekeceği, yükümlü şirket tarafından ise kaçakçılık cezalı
katma değer vergisinde yasal isabet bulunmadığı ileri sürülerek kara-
rın bozulması istenilmektedir.

Uyuşmazlık, meşrubat ve bira bayiliği yapan yükümlü şirketin
1994 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda, haksız yere katma değer
vergisi indiriminden yararlanıldığı, bir kısım teslim bedeli üzerinden
katma değer vergisi hesaplanmadığı ve bir kısım teslim bedelinin ise
kayıt ve beyan dışı bırakıldığının saptanması nedeniyle yapılan tarhi-
yatı değişiklikle onayan, kaçakçılık cezasını ise kusur cezasına çevi-
ren vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.

Taraflarca ileri sürülen iddialar, mahkeme kararının haksız ye-
re yapılan indirimlerle kayıt ve beyan dışı bırakıldığı tespit edilen
teslim bedeli nedeniyle salınan katma değer vergisi ile cezaya ilişkin
hüküm fıkralarının bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmemiştir.

Yükümlü şirketin, mahkeme kararının bir kısım teslim bedeli ü-
zerinden hesaplanmayan katma değer vergisi nedeniyle yapılan cezalı
tarhiyata ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1. maddesinin 1 numa-
ralı bendinde ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliye-
ti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin vergiye tabi olduğu hük-
me bağlandıktan sonra 2. ve 3. bendinde katma değer vergisinin konusu-
nu teşkil eden işlemler sayılmış, aynı maddenin 2. fıkrasında ticari,
sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kap-
samı ve niteliğinin Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre, Gelir Ver-
gisi Kanununda açıklık bulunmadığı hallerde Türk Ticaret Kanunu ve di-
ğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit edileceği hükmüne
yer verilmiş, 2. maddesinde ise teslim, bir mal üzerindeki tasarruf
hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya onun a-
dına hareket edenlere devredilmesi olarak tanımlanmıştır. Yine, aynı
yasanın 3/a maddesinde vergiye tabi malların her ne suretle olursa ol-
sun, vergiye tabi işlemler dışındaki amaçlarla işletmeden çekilmesi,
işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi nam-
larla verilmesinin de teslim olduğu belirtilmiş, 10/a maddesinde mal
teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın malın tesli-
mi veya hizmetin yapılması olduğu kuralına yer verilmiştir.
Katma değer vergisi uygulaması yönünden bir teslim veya hizme-
tin katma değer vergisine tabi olması için mal teslimi veya hizmet i-
fasının ticari, sınai, zirai faaliyet veya serbest meslek faaliyeti
çerçevesinde yapılmış olması gerekmektedir.

Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37. maddesinde
her türlü ticari ve sınai ... faaliyetlerden doğan kazançlar, ticari
kazanç olarak nitelendirildikten sonra maddede bendler halinde sayılan
faaliyetlerden elde edilen kazancın ticari kazanç kabul edileceği be-
lirtilmiştir.

Ticari faaliyetin ana unsurunun devamlılık, amacının kazanç el-
de etmek olduğu bilinen bir gerçek olup, bu faaliyet çerçevesinde ya-
pılan teslimlerle hizmet ifalarında katma değer vergisinin asıl yükle-
nicisi ise nihai tüketici konumunda bulunan malın alıcısı olan müşteri
veya hizmetten yararlanan kişi veya kuruluş olmaktadır.

Dosyanın incelenmesinden, yükümlü şirket tarafından satın alı-
nan hediyelik eşya ve eşantiyonun (bardak, kül tablası, çakmak gibi)
maliyet bedeli üzerinden muhasebeleştirilerek söz konusu emtianın ta-
mamının müşterilere dağıtılmasına rağmen katma değer vergisi hesaplan-
madığının saptanması üzerine, bedelsiz olarak dağıtılan eşyanın da
katma değer vergisine tabi olacağı, bu durumda katma değer vergisi
matrahının 3065 sayılı Yasanın 27/1. maddesi uyarınca emsal bedeli ol-
duğu, emsal bedelinin ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 267. madde-
sinde belirtilen maliyet bedeli esasından hareketle saptanması gereke-
ceği ileri sürülerek, toplam tutara perakende satış için öngörülen %10
oranı uygulanmak suretiyle belirlenen matrah üzerinden kusur cezalı
katma değer vergisi salındığı anlaşılmaktadır.

Katma değer vergisinin yansıtmalı bir vergi olması ve vergi yü-
künün nihai tüketici üzerinde kalması gibi özellikleri gözönünde bu-
lundurulduğunda, katma değer vergisine tabi olan işlemlerin esas iti-
barıyla satış mahiyetindeki mal teslimleri ve hizmet ifalarına ilişkin
olması gerekmektedir. Bunun sonucu olarak da katma değer vergisinden
sözedilebilmesi için, teslim alan veya hizmetten faydalanan tarafın a-
lıcı ya da müşteri konumunda bulunması, teslim işleminin de satış akdi
niteliği taşıması gerekmektedir.

Vergi mükellefleri tarafından belirli dönemlerde, satışların
artırılması, veya satışı yapılan mallara olan talebi korumak ya da
reklam ve faaliyetlerin genişletilmesi amacıyla bir kısım emtianın da-
ğıtılması, gelişen ve karmaşıklaşan üretim ve pazarlama sektörünün iş-
leyiş tarzının ve ticari yaşamın bir gerekliliği halini almıştır. Ti-
cari teamül olarak yerleşen ve eşantiyon adıyla dağıtımı yapılan ürü-
nün alıcısı, diğer bir ifade ile nihai tüketicisi ise yukarıda belir-
tilen amaçlarla hareket eden ve tacir sıfatını haiz kişi ve kuruluş-
lardır.

Olayda ise, eşantiyon dağıtımı yapılan kişi ve kuruluşların yü-
kümlü şirketin asıl faaliyet konusunu oluşturan bira ve meşrubatların
alıcıları, yükümlü şirketin de eşantiyon eşyanın nihai tüketicisi ol-
ması ve vergi yükünün yükümlü şirket üzerinde kalması nedeniyle bundan
sonraki aşamalardaki teslimlerin yeniden katma değer vergisine tabi
tutulmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Bu itibarla, eşantiyon olarak teslim edilen malların, ticari
teamüllere uygun nitelikte ve miktarda olması ve ayrıca bir satışa ko-
nu olmayacak şekilde verilmesi durumunda, sözkonusu teslimler nedeniy-
le katma değer vergisi hesaplanmayacağı tabidir.

Bu durumda, 3065 sayılı Yasanın 1. maddesinde belirtilen ve ti-
cari faaliyet kapsamında bulunmayan, Katma Değer Vergisi Kanununun a-
maçladığı anlamda teslim işlemi niteliğinde olmayan eşantiyon dağıtı-
mının emsal bedel üzerinden değerlendirilerek katma değer vergisine
tabi tutulması suretiyle yapılan cezalı tarhiyatın terkini gerekirken,
aksi yönde verilen vergi mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, vergi dairesi temyiz isteminin reddine,
yükümlü şirket temyiz isteminin kısmen kabulü ile ... Vergi Mahkemesi-
nin ... gün ve 1996/373 sayılı kararının, hediyelik eşya ve eşantiyon
dağıtımı nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin hüküm fıkrasının
yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurulmak suretiyle yeniden
bir karar verilmek üzere bozulmasına, kayıt dışı bırakılan teslim be-
deli üzerinden yapılan cezalı tarhiyat ile indirimlerin reddi yoluyla
salınan cezalı katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasının ise o-
nanmasına karar verildi.

(MT/ES)




 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı