VERGİ UYGULAMASI BAKIMINDAN TEREDDÜDE DÜŞÜLEN HUSUSLARLA İLGİLİ OLARAK
YAPILAN BAŞVURULAR ÜZERİNE VERİLEN "AÇIKLAMA"LARA KARŞI DAVA AÇILAMA-
YACAĞI HK.
Cebri icra yoluyla davacı banka tarafından satın alınan taşınmazın
ihalesinde ödenen damga vergisinin, ihalenin feshi nedeniyle iadesi
istemiyle yapılan başvuruya ilişkin olarak ... Valiliği Defterdarlık
Muhasebe Müdürlüğünce tesis edilen ... tarih ve ... sayılı işlemin ip-
tali istemiyle açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3'üncü
ve 19'uncu maddeleri ile 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1'inci
maddesinden bahisle, bir kağıdın damga vergisine tabi tutulabilmesi
için, kağıdın hukuken tekemmül etmiş ve herhangi bir hususu ispat veya
belli edecek nitelik kazanmış olması gerektiği, olayda, cebri icra yo-
luyla satın alınan taşınmazın ihalesinde ödenen damga vergisinin,
ihalenin sonradan feshi üzerine iadesi talep edilmişse de, taraflarca
imzalanmak suretiyle tekemmül eden kağıdın sonradan hükmünden yarar-
lanılmamış olmasının, o kağıdın belli bir hususu ispat ve belli edecek
belge olma vasfını ortadan kaldırmayacağı, bu nedenle, vergiyi doğuran
olayla birlikte tahakkuk etmiş olan damga vergisinin iadesi isteminin
reddedilmesinde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle reddeden ...
Vergi Mahkemesinin ... gün ve ... sayılı kararının; ihalenin feshi ne-
deniyle kağıda bağlanan işlem hukuken tekemmül etmediği gibi bu durum-
daki bir kağıdın belli bir hususu ispat veya belli etme özelliğinin de
bulunmadığı ileri sürülerek bozulması ve duruşma yapılması istenilmek-
tedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413'üncü maddesinde, mükellef-
lerin, Maliye Bakanlığından veya Maliye Bakanlığının bu hususta yetki-
li kıldığı makamlardan vergi durumları ve vergi uygulaması bakımından
müphem ve tereddüdü mucip gördükleri hususlar hakkında izahat isteye-
bilecekleri; 8'inci maddesinin dördüncü fıkrasında da, bu kanunun mü-
teakip maddelerinde geçen "mükellef" tabirinin vergi sorumlularına da
şamil olduğu hükme bağlanmıştır.
Bilindiği üzere, idari davaya konu olabilecek işlemler idarenin
tek yanlı, kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemleridir. Belirli konular-
da bilgi edinmek için idareye sorulan sorular ve yapılan başvurulara
karşılık olarak idarenin verdiği cevap ve açıklamalar, belirli bir hu-
kuki durumu ya da olguyu belirtmekle yetinen "icrailik" niteliğinden
yoksun işlemlerdir. Bu itibarla bu türden bir işlemin idari bir davaya
konu edilmesi mümkün değildir.
Olayda, davacı banka tarafından iptali istenilen ... Defterdar-
darlığı Muhasebe Müdürlüğü işleminin, 213 sayılı Kanunun 124'üncü mad-
desi kapsamında "düzeltme" talebinin reddine ilişkin bir işlem değil,
aynı kanunun yukarıda anılan 413'üncü maddesi uyarınca, ... 2. İcra
Müdürlüğünün vergi sorumlusu sıfatıyla yaptığı başvuru üzerine davacı
bankanın iade istemi hakkında verilen bir "mütalaa" niteliğinde olduğu
anlaşılmakla, kesin ve yürütülmesi zorunlu olmayan söz konusu işleme
karşı açılan davanın, bu yönden reddi gerekirken, mahkemece işini esa-
sına girilerek yazılı gerekçe ile hüküm tesisinde isabet bulunmamakla
birlikte, davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararı sonucu itiba-
rıyla yerinde görülmüştür.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddine; mahkeme kararı-
nın onanmasına karar verildi.
BŞ/ES
|