Danıştay Onbirinci Daire 

Faturanın geçerli olabilmesi için kanunda belirtilen şekil şartlarına uygun olması gerekmektedir. Bu şekil şartlarım içermekle birlikte faturanın gerçeği yansıtmadığı veya yanıltıcı nitelikte olduğu hususunda kuvvetli belirtiler bulunması durumunda, bunların gerçek mahiyetinin araştırılması vergi dairesinin yetkisi dahilindedir. Aynı konu ile ilgili KDV tarhiyatı belgelerin sahte olmadığı gerekçesiyle kaldırıldığından özel usulsüzlük cezasının da aynı nedenle kaldırılması gerekir. İstemin Özeti: Yükümlü şirketin 1992 yılma ait mal alımlarım sahte faturalarla belgelendirdiği öne sürülerek adına özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Ankara 5.Vergi Mahkemesi 3.11.1994 Gün ve E:1994/131, K:1994/1275 Sayılı kararıyla, özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353.maddesinde sayılan belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının hukuken geçerli bir biçimde saptanması gerektiği, olayda, böyle bir tespit mevcut olmadan inceleme elemanınca yükümlünün indirim konusu yaptığı katma değer vergilerini gerçek olmayan sahte faturalarla belgelendirdiği sonucuna ulaşılarak özel usulsüzlük cezası kesilmiş olup idari cezalar için de geçerli olan 'cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı' yolundaki genel ceza hukuku ilkesi varsayım ya da kıyas yoluyla ceza tayinine olanak tanımadığından yükümlü şirket adına kesilen cezada yasaya uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle kaldırmıştır. Vergi dairesi müdürlüğü tarafından, yükümlü şirketin bir kısım alımlarının belgesiz olduğu inceleme raporu ile tespit edildiğinden 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353.maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının yerinde olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir. Karar: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinde, aynı Kanun'un 232, 234, 235 ve 236. maddeleri gereğince verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ve serbest meslek makbuzunu vermeyen ve almayanlardan her birinin adına özel usulsüzlük cezası kesileceği hüküm altına alınmıştır. Anılan maddede, özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için öncelikle belge düzenine uyulmadığının tespiti gerekmektedir. Bu anlamda, gerçeği ve mal akışım yansıtmayan belgelerin hiç düzenlenmemiş kabul edileceği tabiidir. Diğer taraftan, 213 Sayılı Vergi Usul Kanununda öngörülen belgelerden 'Fatura'nın geçerli sayılabilmesi için kanunda belirtilen şekil şartlarına uygun olması gerekmektedir. Bu şekil şartlarım içermekle birlikte faturanın gerçeği yansıtmadığı veya yanıltıcı nitelikte olduğu hususunda kuvvetli belirtiler bulunması durumunda, bunların gerçek mahiyetinin araştırılması vergi dairesinin yetkisi dahilindedir. Nitekim anılan Kanun'un 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin yemin hariç her türlü delille ispatlanacağı belirtilmiştir. Olayda, yükümlü şirketin katma değer vergisi indirimlerini (Y.K.), (C.D.) ve (H.K.) adına basılı sahte faturalarla belgelendirdiğinin saptanması üzerine özel usulsüzlük cezası kesilmiş ise de, aynı faturalarla ilgili indirimler kabul edilmeyerek yükümlü şirket adına yapılan cezalı katma değer vergisi tarhiyatına karşı açılan davada, söz konusu faturaların sahte olmadığına hükmedilerek tarhiyatı terkin eden vergi mahkemesi kararı Dairemizin 16.1.1996 Gün ve E:1995/3380, K:1996/169 Sayılı kararıyla onanmış bulunduğundan, yine bu faturaların kullanılmış olması sebebiyle yükümlü şirket adına kesilen özel usulsüzlük cezasının da kaldırılması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, Ankara 5. Vergi Mahkemesinin 3.11.1994 Gün ve E:1994/131, K:1994/1275 Sayılı kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmediğinden temyiz başvurusunun reddine oybirliği ile karar verildi.