Dairesi
1- ULUSLARARASI TAŞIMACILIK FAALİYETİ NEDENİYLE YÜKÜMLÜCE VERGİLİ
Karar No
1231
Esas No
4371
Karar Tarihi
21-04-1992
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
YEDİNCİ DAİRE
1992
1231
1989
4371
21/04/1992
 
KARAR METNİ

1- ULUSLARARASI TAŞIMACILIK FAALİYETİ NEDENİYLE YÜKÜMLÜCE VERGİLİ GİR-
DİLER İÇİN YÜKLEMLERİ KATMA DEĞER VERGİSİ İLE AMORTİSMANA TABİ İKTİSA-
Dİ KIYMETLER İÇİN YÜKLENİLEN KATMA DEĞER VERGİSİNİN İADE HAKKI DOĞURAN
İŞLEME AİT BEDELİN KANUNİ VERGİ NİSBETİNE GÖRE HESAPLANAN MİKTARLA MU-
KAYESESİ YAPILMAK SURETİYLE, BU MİKTARLA SINIRLI OLARAK İADESİ GEREK-
TİĞİ,

2- FATURADA GÖSTERİLMEYEN VE YÜKÜMLÜ ADINA DÜZENLENMEYEN FATURALARDAKİ
KATMA DEĞER VERGİSİNİN İNDİRİM VE İADE KONUSU YAPILAMAYACAĞI HK.

Yükümlünün yurtdışı nakliye faaliyetiyle ilgili taşımacılık istisnası
nedeniyle indirim konusu yapılamadığı için iade edilen katma değer
vergisi yönünden yapılan inceleme sonucunda düzenlenen raporla, bir
kısım katma değer vergisi iadesinin fazla yapıldığından bahisle tarh
edilen katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasını; faaliyeti
münhasıran iade hakkı doğuran işlemlerde, amortismana tabi iktisadi
kıymet için ödenen katma değer vergisi ile bu faaliyet için ödenen
katma değer vergisinin herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmaksızın
iadesinin gerektiği, ancak inceleme ile de saptandığı üzere 7275.-lira
katma değer vergisinin 3065 sayılı Kanunun 34.maddesine aykırı olarak
faturada gösterilmediği, 266.582.-lira katma değer vergisinin ise, yü-
kümlü adına düzenlenmeyen faturalara dayandırıldığından toplam
273.857.-liranın yükümlüden istenilmesinde isabetsizlik bulunmadığı,
yükümlünün kasıtlı davranmadığı anlaşıldığından adına kaçakçılık de-
ğil, kusur cezası kesilmesi gerektiği gerekçesiyle tadilen onayan An-
kara 1.Vergi Mahkemesinin 28.6.1989 gün ve 413 sayılı kararının bozul-
ması istenilmektedir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 14.maddesinde transit ve
Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık işlerinde,
Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek taşıma işlerinin vergiden müs-
tesna olduğu hükme bağlanmış olup, bakanlar Kurulunun 24.12.1984 gün
ve 84/8889 sayılı kararı ile transit ve Türkiye ile yabancı ülkeler
arasında deniz, hava, kara ve denizyolu ile yapılan yük ve yolcu taşı-
ma işleri katma değer vergisi kapsamı dışında bırakılmıştır.

Anılan Kanunun 32.maddesinde, bu Kanunun 11., 13., 14., 15.maddeleri
uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve
benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin mükellefin ver-
giye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden in-
dirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan
verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen katma
değer vergisinin Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tesbit edilecek esasla-
ra göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı öngörülmüştür.

Öte yandan söz konusu kanunun 31.maddesinde 3297 sayılı Kanunla yapı-
lan değişiklikle amortismana tabi iktisadi kıymetlerin katma değer
vergisinin, bunların aktife girdiği veya kullanılmaya başlandığı ver-
gilendirme döneminden itibaren üç yılda ve üç çeşit miktarda bu bölüm-
deki esaslar dairesinde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmış bu
konuya açıklık getirmek amacıyla Maliye ve Gümrük Bakanlığınca çıkarı-
lan 24 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nin "Amortismana
Tabi İktisadi Kıymetlerde İade Uygulamasına" ilişkin (E) bölümündeki
genel açıklamalardan sonra, faaliyetleri münhasıran iade hakkı doğuran
işlemlerden oluşan mükellefler bakımından; bu mükelleflerin hesaplanan
vergileri olmadığından, yüklendikleri vergilerin iadesi gerektiği, bu-
na göre beyannamede iade hakkı doğuran işlemlere ait bedel üzerinden
kanuni vergi nisbetine göre hesaplanan miktar ile amortismana tabi ik-
tisadi kıymet için yüklenilen vergiler ve vergi indirimine konu olacak
diğer unsurların toplamının mukayese edileceği, vergi indirimi konusu
olup, iade iye karşılanamayan miktarın sonraki döneme devrolunması
esasına yer verilmiştir. Bu açıklamalarda yer alan hususların bir ta-
kım tereddüdlere yol açtığının anlaşılması üzerine adı geçen Bakanlık
tarafından çıkarılan 26 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde
de; Katma Değer Vergisi Kanununun 32.maddesinde sözü edilen teslim ve
hizmetler nedeniyle yüklenilen vergilerin, öncelikle indirim konusu
yapılacağı, indirimle giderilemeyen bir miktarın kalması halinde ise,
kalan tutarın iade hakkı doğuran işlemlere isabet eden kısmının o dö-
nemde iade edilecek vergi olarak dikkate alınacağı, diğer bir anlatım-
la, iade hakkı doğuran işlemler dolayısıyla yüklenilen vergilerin di-
ğer işlemlere ait yüklenilen vergilerden mutlak surette ayrılması ge-
rektiği, böyle bir ayırım yapılmadan, iade hakkı doğuran işlemin bede-
li ile genel vergi oranının çarpımı suretiyle bulunacak miktarın iade-
sine olanak bulunmadığı, uluslararası taşımacılık faaliyeti yanında
başkaca bir faaliyeti bulunmayan yükümlüler yönünden sadece uluslar-
arası taşımacılık faaliyetine ait vergili girdiler için yüklenilen
katma değer vergisinin iadesinin mümkün bulunduğu açıklanmıştır.

Yukarıda bahsi geçen kanun maddeleri ile, her iki genel tebliğde yapı-
lan açıklamaların birlikte değerlendirilmesinden, faaliyetleri münha-
sıran iade hakkı doğuran işlemlerden oluşan mükellefler bakımından bu
faaliyetleri ile ilgili olarak yüklenilen vergiler ile amortismana ta-
bi iktisadi kıymet için yüklenilen vergilerin iadesinin mümkün bulun-
duğu, ancak bir vergilendirme döneminde iade edilecek verginin, o dö-
nemdeki iade hakkı doğuran işlemlere ait bedelin kanuni vergi nisbeti-
ne göre hesaplanan miktarından fazla olamayacağı anlaşılmaktadır.
Buna göre, uluslararası taşımacılık faaliyeti nedeniyle yükümlüce ver-
gili girdiler için yüklenilen katma değer vergisi ile amortismana tabi
iktisadi kıymetler için yüklenilen katma değer vergisinin iade hakkı
doğuran işleme ait bedelin kanuni vergi nisbetine göre hesaplanan mik-
tarla mukayesesi yapılmak suretiyle, bu miktarla sınırlı olarak iadesi
gerektiğinden, inceleme raporu ile, bu ilke ve esaslara göre yapılan
hesaplama suretiyle saptanan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatta
isabetsizlik görülmemiştir.

Öte yandan, 7275.-lira katma değer vergisinin 3065 sayılı Kanunun 34.
maddesine aykırı olarak faturada gösterilmediği, 266.582.-lira katma
değer vergisinin ise, yükümlü adına düzenlenmeyen faturalara ilişkin
olduğu söz konusu inceleme raporu ile saptandığı cihetle, toplam
273.857.-liranın yükümlü tarafından indirim ve iade konusu yapılmasın-
da da yasalara uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile, mahkeme kararının
bozulmasına karar verildi.


ŞT/SE

 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı