DÜNKÜ Hürriyet’te, Hülya Güler’in Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’la
ilgili, keyifle okunan bir haberi ve teknede çekilmiş güzel resimler vardı.
Gençlere taş çıkartacak kadar aktif ve her zamanki gibi çok şık olan Koç,
taraftarı olduğu, Türk futbolunun güzide kulüplerinden Beşiktaş’ın borçlarıyla
ilgili olarak ilginç bir öneride bulunuyordu.
600 MİLYONLUK REÇETE
Rahmi Koç, 600 milyon liralık borcu bulunan Beşiktaş’ın kurtulması
için farklı bir “reçete” hazırlamıştı.
Koç’un reçetesi şuydu;
“Beşiktaş’a bağışta bulunanların, bu miktarı VERGİDEN DÜŞMESİ gibi
Maliye’den bir düzenleme çıkartılabilirse, kulüp o zaman iyi bağış
toplayabilir.”
Reçete çok netti; Beşiktaş’a 100 bin TL bağışta bulunacak
olan şahıs veya şirketler, bu bağışı vergi dairesine ödeyecekleri vergiden
düşecekler, örneğin 450 bin lira vergi yerine 350 bin lira vergi ödeyecekler.
Gerçekten, böyle bir uygulamada, 600 milyon liralık borç hemen ödenir, bir
600 milyon lira da fazladan para toplanır. Sadece Beşiktaş değil Galatasaray,
Fenerbahçe, Trabzonspor ve diğer kulüpler de hem borçlarını sıfırlar hem de
fazladan büyük paralar toplarlar
YANILGI NEREDE?
Yanılgı
şurada; Türk vergi sisteminde, “bağışın vergiden düşülmesi” diye bir olay yok!
Hiç bir zaman da olmadı..
Bağışların bazıları, örnek vermek gerekirse;
eğitime, Kızılay’a, TSK Güçlendirme Vakfı’na vs. yapılan bağışların tamamı,
vergi matrahından yani verginin üzerinden hesaplandığı tutardan düşülüyor.
Örneğin 150 bin lira bağışta bulunan bir şirket, 500 bin lira kazanç
sağlamışsa bu 150 bin lirayı 500 bin liradan düşüyor ve kalan 350 bin lira
üzerinden (yüzde 20 oranına göre) 70 bin lira vergi ödüyor. Bağışın tamamını
düşmeseydi, 500 bin lira üzerinden 100 bin lira kurumlar vergisi ödeyecekti.
Buna göre, yapılan bağışın tamamının indirilebildiği durumlarda dahi, 150
bin lira bağışta bulunanın vergi avantajı, bağışın yüzde 20’si olan (kurumlar
vergisi oranı) kadar yani 30 bin lira oluyor. Gelir vergisi mükelleflerinde bu
avantaj (gelir vergisi tarifesi yüzde 15-35 arasında değiştiği için) biraz daha
fazla olabiliyor.
Görüldüğü gibi, birileri sayın Koç’u yanıltmış ve
matrahtan indirimi, “vergiden indirim” olarak aktarmış!
Özet olarak,
yapılan bağışların “vergiden indirimi” imkansız.
SPONSORLUK
AVANTAJI
Vergi yasalarında,
“sponsorluk harcamaları” ile ilgili,
çok önemli “vergi avantajları” var. Buna göre, sponsorluk harcamalarının;
-
Amatör spor dalları için tamamı,
- Profesyonel spor dalları için yüzde
50’si,
gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilebiliyor (GVK.Md. 89/8,
KVK. Md.10/6)
Görüldüğü gibi, vergi yasalarımızda spora yönelik
harcamalara, olanaklar ölçüsünde ciddi vergi avantajları sağlanıyor.
Bu makalenin içeriği www.hurriyet.com.tr adresinden alınmaktadır.