Dairesi
LİMİTED ŞİRKETİN ORTAĞI OLMAYAN MÜDÜRÜN ŞİRKET MALVARLIĞINDAN...
Karar No
884
Esas No
1650
Karar Tarihi
27-03-1995
 
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ONBİRİNCİ DAİRE
1995
884
1995
1650
27/03/1995
 
KARAR METNİ

LİMİTED ŞİRKETİN ORTAĞI OLMAYAN MÜDÜRÜN ŞİRKET MALVARLIĞINDAN KARŞILA-
NAMAYAN BORÇLARIN TAMAMINDAN SORUMLU OLDUĞUNDAN ADINA DÜZELENEN ÖDEME
EMRİNDEİSABETSİZLİK BULUNMADIĞI HK.

Davacının müdürü olduğu Limited Şirketin ödenmeyen ve şirketten tahsil
imkanı kalmayan 1988 yılı Aralık dönemine ilişkin vergi borcunun tah-
sili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla yükümlü adına ödeme emri dü-
zenlenmiştir. Hatay 1.Vergi Mahkemesi 24.12.1992 günlü ve 1992/513 sa-
yılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10.maddesine göre ka-
nuni temsilcilerin sorumlu tutulabilmesi için şirket tüzel kişiliğin-
den vergi alacağının tahsil olanağının kalmamış olması ve temsilcile-
rin ödevlerini ihmal etmeleri sonucu yerine getirmemesi koşulunun a-
ranıldığı, olayda ise şirketin vergi borcundan dolayı ortakların mal
varlığı bulunmadığı saptanmış ise de, ortaklar adına düzenlenen ödeme
emirlerindeki borç miktarları davacıdan istenilen borç miktarı kadar
olmadığı, amme alacağının tamamının ortaklardan tahsili yoluna gidil-
mediği, şirket müdürü sıfatıyla davacının şirkete ait vergi borcunun
zamanında ödenmemesi hususunda ihmali olduğunu gösteren herhangi bir
bilgi veya belgenin de bulunmadığı, böylece kanuni temsilcinin sorum-
luluğu için yasada belirtilen koşullar oluşmadığından, yükümlü adına
düzenlenen ödeme emrinde yasal isabet olmadığı gerekçesiyle dava konu-
su ödeme emri iptal edilmiştir. Vergi dairesi müdürlüğü mahkeme kara-
rının bozulmasını istemektedir.

Uyuşmazlık, Ak-Yunus Ham ve Zik Deri Ltd. Şti.'nin 1988 yılı Aralık
dönemine ilişkin katma değer vergisi, kusur cezası ve karar harcından
kaynaklanan borcunun tahsili amacıyla şirket müdürü olan davacı adına
ödeme emri düzenlenmesinden doğmuştur.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun olay tarihinde yürürlükte bulunan 10.
maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve
cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya ver-
gi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsil-
cileri tarafından yerine getirileceği, yukarıda yazılı olanların bu ö-
devleri kasıt ve ihmalleriyle yerine getirmemeleri yüzünden mükellef-
lerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alına-
mayan vergi alacaklarının, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin var-
lıklarından alınacağı, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü
Hakkında Kanunun limited ortaklıkların amme borçları başlığını taşıyan
35.maddesinde de, limited ortaklıkların ödenmeyen ve tahsil imkanı bu-
lunmayan amme borçlarından dolayı ortaklar vazettikleri veya vaz'ını
taahhüt eyledikleri sermaye miktarında doğrudan doğruya mesul ve kanun
hükümleri gereğince takibata tabi olacakları, hüküm altına alınmıştır.

6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun limited ortaklıklarda ortak olmayan
müdürlere ilişkin 541.maddesinde, şirket mukavelesi veya umumi heyet
kararıyla şirketin idare ve temsili, ortak olmayan kimselere de bıra-
kılabileceği, bu gibi kimselerin selahiyet ve mesuliyetleri hakkında
ortak olan müdürlere ait hükümlerin tatbik olunacağı, 542.maddesinde,
müdürlerin haiz oldukları temsil selahiyetinin şümul ve tahdidi hak-
kında, anonim şirketin idare meclisine dair olan 321.madde hükmünün
uygulanacağı, anılan Kanunun 320.maddesinde de, idare meclisi azaları-
nın şirket işlerinde gösterecekleri dikkat ve basiret hakkında Borçlar
Kanununun 528.maddesinin ikinci fıkrası hükmünün uygulanacağı belir-
tilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 22.maddesinde ise, amme alacağını borç-
lusundan kesip tahsil dairesine ödemek mecburiyetinde olan hakiki ve
hükmü şahısların, bu vazifelerini kanunlarında veya bu kanunda belli
edilen zamanlarda yerine getirmedikleri takdirde, ödenmeyen alacağın,
bu hakiki ve hükmü şahıslardan bu kanun hükümlerine göre tahsil oluna-
cağı hükme bağlanmıştır.

Olayda, davacının limited şirketin ortak olmayan müdürü bulunduğu,
şirketin katma değer vergisi borcunun yasal süresi içinde ödenmediği,
şirket malvarlığıda kamu alacağını karşılamadığından, amme alacağının
vergi dairesince kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan cebren tahsili
cihetine gidildiği tartışmasızdır. Bilindiği gibi, Katma Değer Vergisi
yansıtmalı bir vergidir. Verginin bu özelliği göz önünde tutulduğunda,
şirketlere düşen ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi bakımından,
kanuni temsilcileringörev ve sorumluluğu ayrı bir önem kazanmaktadır.

Dolayısıyla müşteriden tahsil edilmiş bulunan amme alacağının süresin-
de vergi dairesine ödenmemesi halide doğrudan kanuni temsilciye yönel-
tilmesi gereken "ihmal" unsurunun varlığının kabulü gerekir. Bu durum-
da basiretli bir tacir gibi hareket etmeyerek müdürü bulunduğu şirke-
tin vergi borcunu zamanında vergi dairesine yatırmayan davacının ver-
ginin ödenmemesinde ihmali açık olduğundan, mahkemece yazılı gerekçey-
le ödeme emrinin iptalinde isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi ka-
rarının bozulmasına karar verildi.



(MT/ES)



 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı