MERKEZİ YURT DIŞINDA BULUNAN FİRMA ADINA TÜRKİYE'DE İŞLEM YAPAN KİŞİ-
NİN DAİMİ TEMSİLCİ KABULÜ SURETİYLE, ANILAN FİRMAYA YAPILAN TARHİYATIN
BU KİŞİ ADINA SALINMASINDA İSABETSİZLİK BULUNMADIĞI HK.
Merkezi yurt dışında bulunan ve Türkiye'de ödünç para verme işleriyle
uğraşan şirketin 1987 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen
rapora dayanılarak, anılan kurumun Türkiye'deki daimi temsilcisi sıfa-
tıyla Yako Ruso adına 1987 yılı Ocak, Nisan, Eylül ve Kasım dönemleri
için salınan kaçakçılık cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisi ve
dahili tevkifatı; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 7 ve 8.maddeleri
açıklandıktan sonra, Mirtas Securities Corporation isimli şirketin
Türkiye'deki daimi temsilcisi Metek firmasının, davalı vergi dairesi-
nin tescilli mükellefi olduğu ve halen faaliyetini devam ettirdiği,
Yako Ruso'nun ise, Metek firmasının işlerini vekaleten yürüttüğü ve
aynı zamanda ücretli çalışanı olarak göründüğü, buna göre, yukarıda
anılan yasa hükümleri uyarınca tarhiyatın, daimi temsilci olarak Me-
tek firması adına yapılması gerekirken bu firmanın umumi vekili ve
personeli Yako Ruso adına yapılmasında isabet görülmediği gerekçesiyle
kaldıran İstanbul 6.Vergi Mahkemesinin 15.10.1991 günlü 1991/1577 sa-
yılı kararının; yapılan birçok sözleşmede vekil sıfatıyla Mirtas adına
imza atan Yoka Ruso adına yapılan tarhiyatın yerinde olduğu ileri sü-
rülerek bozulması istenilmektedir.
6802 sayılı Kanunun, "Mükellef" başlıklı 30.maddesinde; banka ve si-
gorta muameleleri vergisini, banka ve bankerlerle sigorta şirketleri-
nin ödeyeceği belirtilmiş, Vergi Usul Kanununun 8.maddesinin 2.fıkra-
sında da, vergi sorumlusu, verginin ödenmesi bakımından, alacaklı ver-
gi dairesine karşı muhatap olan kişi olarak tanımlanmıştır.
Olayda, merkezi yurt dışında bulunan Mirtas Securities Corporation
isimli şirketin, Türkiye'de ödünç para vermek suretiyle faiz elde et-
tiği halde mükellefiyet tesis ettirmediği ve banka ve sigorta muamele-
leri vergisi beyan etmediğinin inceleme raporuyla tespiti üzerine, söz
konusu şirket adına mükellefiyet tesis edildiği ve elde edilen faiz
tutarı esas alınarak hesaplanan banka ve sigorta muameleleri vergisi-
nin, adı geçen şirketin daimi temsilcisi sıfatıyla davacı Yako Ruso
adına salındığı, mahkemece, Mirtas Securities Corporation şirketinin
daimi temsilcisinin Yako Ruso olmayıp, Metek firması olduğu, tarhiya-
tın bu firma adına yapılması gerektiğinden bahisle tarhiyatın terkin
edildiği anlaşılmaktadır.
Buna göre uyuşmazlık, Mirtas Securities Corporation şirketinin Türki-
ye'deki daimi temsilcisinin Metek Firması mı, yoksa Yako Ruso mu oldu-
ğunun tespitine ilişkin bulunmaktadır.
Daimi temsilci, Gelir Vergisi Kanununun 8.maddesinde, "Bir hizmet veya
vekalet akdi ile temsil edilene bağlı olup, onun nam ve hesabına muay-
yen veya gayri muayyen bir müddetle veya müteaddit ticari muameleler
ifasına yetkili bulunan kimsedir." şeklinde tanımlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, Mirtas Securities Corporation ile Metek Fir-
ması arasında düzenlenen gözlemci ve komisyon sözleşmesinde, Mirtas'ın
Tİürkiye'de vereceği krediler ve yapacağı yatırımlar bakımından Metek
firmasını gözlemci olarak tanıdığı, söz konusu sözleşmeye göre Metek
firmasının, Mirtas'ın kredi vereceği kişi ve kuruluşlar hakkında ince-
leme yaparak sonucunu bir raporla Mirtas'a ileteceği, bu hizmetine
karşılık Metek'in, Mirtas şirketinin kendisinden gözlemcilik istediği
kişi ve kurumlara verilen kredi ve katılım payı üzerinden % 0.25 ora-
nında komisyon alacağının belirtildiği, Metek firmasının gözlemci ve
komisyon sözleşmesine göre yaptığı hizmetin, gözetim ve denetime
ilişkin olduğu, bu sözleşmeyle, Mirtas'ın daimi temsilcisi olarak ti-
cari muameleler ifasına yetkili kılınmadığının anlaşılması karşısında,
sözü edilen sözleşmeye göre, Metek firmasının, Mirtas'ın daimi temsil-
cisi olduğunu kabul etmek mümkün değildir.
Dairemizin ara kararı ile getirtilen ve Mirtas Securities Corporation
şirketinin 1987 yılı işlemlerinin kurumlar vergisi yönünden incelenme-
si sonucu düzenlenen vergi inceleme raporu ve eklerinin incelenmesin-
den ise, Mirtas ile Metek firması arasında düzenlenen Denetim Sözleş-
mesinin 4.maddesi ile, Yako Ruso'nun, üçüncü şahıslara karşı Mirtas
namına hareket etmeye yetkili kılındığı, Mirtas tarafından Metek fir-
masına yazılan 12.1.1990 günlü yazıda da, Kastel İnşaat Taahhüt Tica-
ret Anonim Şirketi ile, şirketleri adına kredi sözleşmesi (Mutabakat
Muhtırası) imzalamak üzere Yako Ruso'ya yetki verildiğinin bir kez
daha teyit edildiği, ayrıca, Mirtas ile Kastel İnşaat Anonim Şirketi
arasında düzenlenen kredi verilmesine ilişkin 30.9.1987 ve 2.10.1987
tarihli Mutabakat Muhtıralarında da, Mirtas Securities Corporation'un
vekili olarak Yako Ruso'nun görüldüğü tespit edilmiştir. Bütün bu bel-
gelerin incelenmesinden, Yako Ruso'nun, vekalat akdiyle Mirtas'a bağlı
olarak "onun nam ve hesabına ticari muameleler ifasına yetkili kılın-
dığı", bu haliyle de daimi temsilci olduğu sonucuna varılmaktadır.
Kaldı ki, Yako Ruso'nun, Metek firmasının ücretli elemanı olması, aynı
zamanda, Mirtas'ın daimi temsilcisi olmasına engel değildir.
Bu nedenle, Yako Ruso'nun daimi temsilci sıfatının bulunmadığı, Mirtas
Securities Corporation'un Türkiye'deki temsilcisinin Metek firması o-
labileceği kabul edilerek Yako Ruso adına yapılan tarhiyatın kaldırıl-
ması yolundaki mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Dahili tevkifata gelince; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94.madde-
sinin (B) fıkrasında dahili tevkifatın uygulama esaslarına yer veril-
miş olup, sözü edilen fıkranın 5 ve 6.bentlerinde, cari vergilendirme
dönemi içinde elde edilen ticari, zirai ve mesleki kazanç üzerinden bu
maddenin (A) fıkrası uyarınca tevkif edilmiş bulunan gelir vergisinin,
ödendiği belgelendirilmek kaydıyla, ödenmesi gereken dahili tefkifat-
tan mahsup edileceği, mükellefin bu madde uyarınca dahili tevkifata
ait ödemeler toplamının cari takvim yılına ait yıllık gelir vergisi
beyannamesi üzerinden hesaplanan gelir vergisine mahsup edileceği,
mahsubu yapılan miktarın hesaplanan gelir vergisinden fazla olması ha-
linde de aradaki farkın müteakip dönemlere ilişkin olarak yapılması
gereken dahili tevkifata ait ödemeye mahsup edileceği hükme bağlanmış-
tır.
Madde hükmünde, geçmiş dönemlere ait işlemler üzerinden dahili tevki-
fat yapılacağı öngörülmediği egibi, cari vergilendirme dönemindeki iş-
lemler üzerinden yapılan dahili tevkifatın, cari vergilendirme dönemi-
ni takip eden dönemlere ait gelir vergisinden mahsup edileceğine dair
bir hükme de yer verilmemiştir.
Şu hale göre, peşin bir vergi niteliği taşıyan dahili tevkifatın so-
nuçta yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinden hesaplanan gelir ver-
gisinden mahsubu gerekli olup, mahsup olanağı kalmayan bir dahili tev-
kifatın daha sonra tahsili cihetine gidilmiş olmasının vergi mükerrer-
liğine yol açağı kuşkusuzdur. Ancak, olayda dahili tevkifatın zamanın-
da tarh ve tahakkuk ettirilmemesi suretiyle vergi ziyaına sebebiyet
verildiğinin tespiti halinde, kusur cezası uygulanacağ da tabiidir.
Bu durumda, yuuşmazlık hakkında yukarıda belirtilen hususlar göz önün-
de bulundurulmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, mahkeme kararının bo-
zulmasına karar verildi.
(MT/ES)
|