TAKDİR KOMİSYONUNCA HİÇBİR İNCELEME VE ARAŞTIRMA YAPILMADAN, GENEL VE SOYUT İFADELERLE MATRAH TAKDİR EDİLMESİNİN YERİNDE OLMADIĞI HK.
Temyiz Eden : ...
Vekili : Av. ...
Karşı Taraf : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : Davacının 1996 yılı gelir vergisi beyannamesini vermediğinden söz edilerek re'sen takdir olunan matrah üzerinden gelir vergisi salınmış, fon payı hesaplanmış, ağır kusur cezası kesilmiştir. ... Vergi Mahkemesi ... günlü ve ... sayılı kararıyla; takdir komisyonunca ihtilaflı yıl hayat standardı temel gösterge tutarları ile birinci derece götürü matrah miktarları gözönünde bulundurmak suretiyle ve emsali müsseseler dikkate alınmak suretiyle makul ölçülerde matrahın takdir edildiği ancak davacının götürü usule göre ödediği vergi ve fonların mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle matrahın azaltılmasına karar vermiştir. Davacı, götürü usulde mükellefiyetin şartlarını yerine getirdiğini,İdarece, gerçek usulde mükellefiyet tesisine ilişkin bildirimde bulunulmadığını, ayrıca takdir komisyonuna kararın dayanağı olmadığını, genel ifadelerle matrah takdir edildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Savcısı Nilgün Akpınar'ın Düşüncesi :Uyuşmazlıkta, ... Büyükşehir Belediye sınırları içinde parfümeri ve kaset alım-satımı yapan yükümlünün mükellefiyetinin 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca gerçek usulde tesis edilip, 1996 yılına ilişkin gelir vergisi beyannamesinin verilmemesi nedeniyle dönem matrahının resen takdiri için Takdir Komisyonuna sevkinde isabetsizlik bulunmamakta ise de; Takdir Komisyonunca hiçbir tesbit ve araştırma yapılmadan ve gerekçe gösterilmeden soyut ifadelerle matrah tesbitinde Kanuna uyarlık bulunmadığından, Vergi Mahkemesince aksi yolda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi Birol Terlemez'in Düşüncesi : Takdir komisyonu kararının dayanağı olmadığından mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30/1 nci maddesine göre,vergi beyannamelerinin kanuni süresi içinde verilmemesi re'sen takdir nedeni olarak belirtilmiştir. Ancak re'sen vergi tarhı ile ulaşılmak istenen amaç,yükümlülerin vergiye tabi kazançlarının gerçeğe en yakın şekilde tespit edilmesidir. Aynı Kanun'un 75 inci maddesinde takdir komisyonlarının inceleme yetkisini haiz oldukları 31/8 inci maddesinde ise takdir komisyonu kararlarında takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahat bulunması gerektiği ifade edilmiştir. Takdir komisyonlarınca matrah takdir edilirken yükümlülerin faaliyette bulunup bulunmadıkları, faaliyetleri var ise ne kadar gelir elde ettikleri gibi hususların araştırılarak sonucuna göre matrah takdir edilmesi ve takdir kararında takdirin dayanağının gösterilmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta, takdir komisyonunca hiç bir inceleme ve araştırma yapılmadan, genel ve soyut ifadelerle matrah takdir edildiği ve dayanağının gösterilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece tarhiyatın tamamen terkini gerekirken kısmen kaldırılmasına karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Bu nedenle ... Vergi Mahkemesinin ... günlü ve ... sayılı kararının bozulmasına 28.2.2000 gününde oybirliğiyle karar verildi.
BŞ/ÖEK
|