Dairesi
3568 SAYILI SERBEST MUHASEBECİLİK, SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK...
Karar No
621
Esas No
1517
Karar Tarihi
22-03-1995
 
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
ONBİRİNCİ DAİRE
1995
621
1995
1517
22/03/1995
 
KARAR METNİ

3568 SAYILI SERBEST MUHASEBECİLİK, SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLİK
VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLİK KANUNUNUN 12.MADDESİNİN 4.FIKRASINDA, MÜKEL
LEFLERİN HESAPLARI HAKKINDA, TASDİK RAPORU DÜZENLEYEN YEMİNLİ MALİ MÜ-
ŞAVİRLERİN YAPTIKLARI TASDİKİN DOĞRULUĞUNDAN SORUMLU OLDUKLARI, YAPTIK
LARI TASDİKİN DOĞRU OLMAMASI HALİNDE TASDİKİN KAPSAMI İLE SINIRLI KAL-
MAK ÜZERE YİZAA UĞRATILAN VERGİLERDEN VE KESİLECEK CEZALARDAN MÜKELLEF
LE BİRLİKTE MÜŞTEREKEN VE MÜTESELSİLEN SORUMLU BULUNDUKLARINDAN YÜKÜM-
LÜ ADINA SALINAN VERGİ VE CEZANIN KESİNLEŞMESİNİ BEKLEMEKSİZİN AYNI
ZAMANDA MALİ MÜŞAVİR ADINA DA VERGİ TARHEDİLİP CEZA KESİLEBİLECEĞİ HK.

Düzenlediği tasdik raporuna dayanılarak katma değer vergisi iadesi
alan Bak-Pa Bakliyat Paz.İth.İhr.San.Anonim Şirketinin muhteviyatı iti
barıyla yanıltıcı belge kullandığı saptandığından, haksız katma değer
vergisi iadesi alınmasına sebebiyet verdiği ileri sürülerek inceleme
raporuna istinaden müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla davacı ye-
minli mali müşavir adına 1990 yılı Ekim dönemi için kaçakçılık cezalı
katma değer vergisi salınmıştır. Adana 1.Vergi Mahkemesinin 21.10.1993
gün ve 1993/1131 sayılı kararıyla; 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik,
Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu-
nun 12.maddesinin 4.fıkrası hükmüne değinildikten sonra, ihracatçı fir
ma adına yapılan cezalı tarhiyat henüz kesinleşmediğinden, tahsiline
imkan bulunmadığı, sorumluluğun tarhiyat aşamasında başlaması gerekti-
ği, ayrıca inceleme raporunda yeminli mali müşavirin tasdik ettiği bel
gelerin kapsamından bahsedilmemesi, yeminli mali müşavirin ifadesine
başvurulmamış olması ve ihracatçı firmaya mal satan firmalar nezdinde
karşıt inceleme yapma yetkisinin bulunmaması karşısında, müteselsil so
rumlu sıfatıyla yeminli mali müşavir adına tarhiyat yapılamayacağı ge-
rekçesiyle cezalı tarhiyat kaldırılmıştır. Vergi dairesi müdürlüğünce,
mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.

3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik
ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 1.maddesinde, bu Kanunun amacının
işletmelerde faaliyetlerin ve işlemlerin sağlıklı ve güvenilir bir şe-
kilde işleyişini sağlamak, faaliyet sonuçlarını ilgili mevzuat çerçeve
sinde denetlemeye, değerlendirmeye tabi tutarak gerçek durumu ilgilile
rin ve resmi mercilerin istifadesine tarafsız bir şekilde sunmak ve
yüksek mesleki standartları gerçekleştirmek üzere, serbest muhasebeci-
lik, serbest muhasebeci mali müşavirlik ve yeminli mali müşavirlik mes
lekleri ve hizmetleri ile Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yemin-
li Mali Müşavirler Odaları, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Ye-
minli Mali Müşavirler Odaları Birliğinin kurulmasına, teşkilat, faali-
yet ve denetimlerine, organlarının seçimlerine dair esasları düzenle-
mek olduğu belirtilmiş, aynı Kanunun "Tasdik ve tasdikten doğan sorum-
luluk" başlığını taşıyan 12.maddesinin 4.fıkrasında ise, yeminli mali
müşavirlerin yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumlu oldukları, yap-
tıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı
olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükel
lefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları ve yemin-
li mali müşavirlerin yaptıkları tasdikin kapsamını düzenleyecekleri ra
porda açıkça belirtecekleri hükme bağlanmıştır.

3568 sayılı Kanunun 12.maddesine istinaden çıkarılan ve 2.1.1990 tarih
li Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yeminli Mali Müşavirle
rin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik konuları, Tasdike İlişkin Usul
ve Esaslar HakkındaYönetmelik'in 11.maddesinde yeminli mali müşavirle-
rin yetkileri, 14.maddesinde kanıt toplama, 16.maddesinde hataların dü
zeltilmesi ve hilelerin ortaya çıkarılması, 20.maddesinde de yeminli
mali müşavirlerin sorumluluğu düzenlenmiş bulunmaktadır.

Adı geçen yönetmeliğin 20.maddesinde, tasdik konusu ile ilgili olarak
Bakanlıkça Tebliğlerle belirlenen hususların, tasdik kapsamı içinde
mutlaka araştırılması ve incelenmesi gerektiği, yeminli mali müşavirle
rin inceledikleri ve sonucunda tasdik raporu düzenledikleri konu ve
belgelerin gerçeği yansıtmaması ve doğru olmaması halinde, ziyaa uğra-
tılan vergi ve kesilecek cezadan Vergi Usul Kanunu ve 3568 sayılı Ka-
nun hükümleri uyarınca mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen
sorumlu oldukları, bu sorumluluğun yerine getirilmesinde Borçlar Kanu-
nunun "Tam Teselsül" hükümlerinin uygulanacağı hükmüne yer verilmiş-
tir.

18.2.1990 tarihli ve 20437 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlü
ğe giren Serbest Muhasebecilik, Serbest Mali Müşavirlik ve Yeminli Ma-
li Müşavirlik Kanunu 1 Nolu Genel Tebliğinin (D) bölümünün 5.paragra-
fında, yeminli mali müşavirlerce, işin niteliğine ve işletmenin türüne
göre, tasdike dayanak yapılan belgelerin sahte veya muhteviyatı itiba-
rıyla yanıltıcı olup olmadığının araştırılacağı, şüphelenilen durumlar
da ilgililerin mükellefiyet kayıtlarının vergi dosyalarından ve diğer
kamu idarelerinden bilgi alınarak tetkik edileceği belirtilmiştir.

Borçlar Kanununun müşterek borçluların mesuliyetini düzenleyen 412.mad
desinde; alacaklının, müteselsil borçluların cümlesinden veya birinden
borcun tamamen veya kısmen edasını istemekle muhayyer olduğu, borcun
tamamen edasına kadar bütün borçluların mesuliyetinin devam edeceği
hükme bağlanmıştır.

Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden,
çok geniş yetkilerle donatılmış bulunan yeminli mali müşavirlerin yap-
tıkları tasdikin yasa ve yönetmelik hükümleriyle amaçlanan doğrultuda
olmaması sonucu ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilen cezalardan mü-
kellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları anlaşıl
makta olup, idarenin vergi alacağının tahsili için sorumlulardan yal-
nız birisine müracaat edebileceği gibi, aynı anda her ikisine de başvu
rabileceği açıktır.

Bu durumda, yeminli mali müşavir, tasdikin doğru olmaması nedeniyle zi
yaa uğratılan vergi ve cezadan mükellefle birlikte sorumlu tutulduğun-
dan, bu sorumluluğun ancak mükellef tarafından ödenmemiş ve mükellef-
ten tahsil olanağı kalmamış vergi borçlarının tahsili için öngörüldüğü
nü söylemek mümkün değildir. Kanun koyucu bu amaçta olsaydı, maddeye
"mükellefin varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve ceza-
lar" nedeniyle yeminli mali müşavirlerin sorumlu tutulacağına işaret
eden bir ibareye yer verirdi. Bu bakımdan, 3568 sayılı Kanunun 12.mad-
desindeki açıklık karşısında, yeminli mali müşavirin hatalı tasdik iş-
lemi sonucu saptanan vergi kaybı nedeniyle, önce vergi mükellefi adına
yapılan tarhiyatın kesinleşmesini ve bundan sonra yeminli mali müşavi-
rin takibi için gerekli işlemlerin yapılacağını kabulü olanak yoktur.
Kaldı ki, 3568 sayılı Yasanın 12.maddesinin 4.fıkrasındaki mükellefle-
rin hesapları hakkında tasdik raporu düzenleyen yeminli mali müşavir-
lerin, kayba uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle
birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları yolundaki açık
hüküm karşısında, yeminli mali müşavirlerin bu sorumluluğunu 213 sayı-
lı Vergi Usul Kanununun 10.maddesinde koşulları ve sınırları belirle-
nen kanuni temsilcilerin sorumluluğu gibi anlamak ve yorumlamak da im-
kansızdır.

Bütün bu nedenlerle, yeminli mali müşavirin sorumluluğunun, verginin
ödenmesi safhası ile ilgili olduğu, bu sorumluluğun vergi alacağının
mükellef yönünden kesinleşmesinden sonra başlayabileceği gerekçesiyle
cezalı tarhiyatı terkin eden vergi mahkemesi kararında yasal yönden
isabet görülmemiştir. Ancak, salınan vergi ve kesilen cezanın müşterek
ve müteselsil sorumlulardan birisi tarafından ödenmesi ya da birisi
adına yapılan cezalı tarhiyatın yargı yerlerince terkini halinde vergi
dairesi müdürlüğünce bu hususların dikkate alınacağı, mükerrer vergile
meye sebebiyet verilmemek üzere diğer sorumlu hakkında takibat yapılma
yacağı da tabiidir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararı
nın bozulmasına karar verildi.

AZLIK OYU:

3568 sayılı Kanunun 12.maddesinin 4.fıkrasında yeminli mali müşavirle-
rin mükellefin yanında müştereken ve müteselsilen sorumluluğunun geti-
rilmesindeki amaç, devlet alacağının ziyaa uğramamasına yönelik olup,
bu sorumluluğu verginin tahakkuku safhasına teşmil etmek mümkün değil-
dir. Aksi hal, Vergi Usul Kanununun 8.maddesinin 1.fıkrası hükmünde be
lirlenen "mükellef" tanımına aykırılık teşkil edeceği gibi, mükerrerli
ğe de sebep olur.

Kaldı ki, 23.2.1995 gün ve 22211 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe giren Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
lik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu 14 sıra Nolu Genel Tebliğinin E
Bölümünün 2.paragrafında, müşterek ve müteselsil sorumluluğu vergi in-
celeme raporu ile tespit edilen yeminli mali müşavirler nezdinde yapı-
lacak takibatın, vergi ve ceza tahakkukunun kesinleşmesinden sonra baş
layacağı belirtimiş bulunmaktadır.

Bu nedenle, vergi mahkemesi kararının onanması gerekeceği cihetle kara
ra karşıyım.

(DAN-DER; SAYI:90) BŞ/ES


 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı