Dairesi
KESİN SATIŞIN MUAYENE VE KABUL KOŞULUNA BAĞLANDIĞI MAL TESLİMLERİNDE...
Karar No
527
Esas No
2198
Karar Tarihi
09-02-1995
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
DÖRDÜNCÜ DAİRE
1995
527
1994
2198
09/02/1995
 
KARAR METNİ

KESİN SATIŞIN MUAYENE VE KABUL KOŞULUNA BAĞLANDIĞI MAL TESLİMLERİNDE,
VERGİYİ DOĞURAN OLAYIN TESLİMLER DEĞİL KESİN SATIŞ KARARINA GÖRE MEYDA
NA GELECEĞİ VE SATIŞ FATURASININ KESİN SATIŞ İŞLEMİNİN YAPILDIĞI TARİH
TE DÜZENLENECEĞİ HK.

Davacı şirketin 28.12.1990 tarihli sevk irsaliyesi ile Devlet Malzeme
Ofisi Ana Depo Müdürlüğüne teslim ettiği elektronik yazı makinalarına
ait faturayı kanunda öngörülen süreden sonra düzenleyerek 1990 yılı ye
rine 1991 yılı kayıtlarına intikal ettirdiğinin incelemeyle tespiti
üzerine ikmalen kurumlar vergisi salınmış, kaçakçılık cezası kesilmiş-
tir. İstanbul 7.Vergi Mahkemesinin 6.1.1994 günlü ve 1994/8 sayılı ka-
rarıyla; Vergi Usul Kanununun 230 ve 231.maddeleri ile Kurumlar Vergi-
si Kanununun 13.maddesi hükümlerinin birlikte irdelenmesiyle, kurumlar
vergisinde tahakkuk esasının geçerli olduğu ve sevk irsaliyesine bağla
nan emtia satışlarında faturanın en geç on gün içinde düzenlenmesinin
zorunlu bulunduğu, bu nedenle 28.12.1990 tarihinde sevk irsaliyesiyle
teslim edilen mallara ilişkin faturanın 31.12.1990 tarihine kadar dü-
zenlenerek kayıtlara geçirilmesi gerekirken, kanunda öngörülen koşulla
ra uyulmaksızın 21.1.1991 tarihinde fatura düzenlenip 1991 yılı kayıt-
larına intikalinde isabet bulunmadığından bu yönden salınan vergide ka
nuna aykırılık görülmediği, ancak matrah farkının defter ve belgeler
üzerinden saptanmış olması karşısında, tarhiyata kaçakçılık cezası ye-
rine kusur cezası uygulanmasının gerekli olduğu gerekçesiyle, verginin
onanmasına cezanın ise kusura çevrilmesinde karar verilmiştir. Davacı
şirket temyiz dilekçesinde, faturanın Devlet Malzeme Ofisinin ticari
şartnamesindeki koşullar nedeniyle geç düzenlenmesinde ve düzenlendiği
yıl kayıtlarına intikalinde isabetsizlik olmadığını, Vergi Dairesi Mü-
dürlüğü ise tarhiyata kaçakçılık cezası kesilmesi gerektiğini ileri sü
rerek, mahkeme kararının bozulmasını istemektedir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 19.maddesinde vergiyi doğuran olayın,
vergi kanunlarının vergiye bağladıkları olayın vukuu veya hukuki duru-
mun tekemmülü ile doğacağı açıklanmış, aynı Kanununun 229.maddesinde
ise fatura, satılan etmia ve yapılan iş karşılığında müşterinin borç-
landığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar ta
rafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır.

Bu yasal düzenlemelere göre, vergiyi doğuran olayın varlığından söz
edebilmek için ya bir malın kesin olarak satışının yapılması veya bir
hizmet ya da işin müşteriye sunulması olayının gerçekleşmesi zorunlu-
dur. Emtia ticaretinde bu kesinleşme ancak kesin satışla yani malın iş
letmenin mal mevcudunda azalmaya ilişkin kayıtlardaki işlemlerle söz
konusu olabilir. Nümune üzerine veya tecrübe ve muayene şartiyle satım
yapılmak üzere sevk irsaliyesine bağlanarak mal sevkiyatı yapılması
hallerinde, kesin satıştan söz etmek mümkün değildir. Bu tür satışlar-
da malın işletme kayıtlarından kesin çıkışının yapılabilmesi için, ya-
zılı sözleşme uyarınca kabulün gerçekleşmesi gerekir ki işte faturanın
da ancak kabul kararının işletmeye bildirilmesinden sonra ve Vergi
Usul Kanununda öngörülen usuller ve süreler dikkate alınarak düzenlen-
mesi zorunluluğundan söz edilebilir. Olayda davacı şirketin aralarında
ki yazıl sözleşlem uyarınca ve alıcı Devlet Malzeme Ofisinin teknik
şartnamesine göre sevk irsaliyesine bağlanarak ilgili kuruluşa teslim
ettiği ve adı geçen kuruluş tarafından da emanet olarak kabul edilen
malların, satın alma komisyonunca yapılan muayene ile teknik şartaname
ye uygun olduğu tespit edilerek yazıyla durumun davacıya bildirilmesi
üzerine, vergiyi doğuran kesin satış işleminin bu tarih itibariyle ger
çekleştiği açık olup, davacı şirketin kabulün yapıldığı tarihten sonra
Vergi Usul Kanununda öngörülen sürede olmak üzere fatura düzenlenmesin
de ve fatura bedelini de emaneten teslimin yapıldığı 1990 yılı kayıtla
rına değil, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği 1991 yılı kayıtları
na intikal ettirmesinde kanunlara aykırılık yoktur.

Nitekim 173 seri numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde de aynı
yönde açıklamalar yer almaktadır.

Açıklanan nedenlerle, vergi dairesi temyiz isteminin reddine, davacı
temyiz isteminin kabulü ile İstanbul 7.Vergi Mahkemesinin 6.1.1994 gün
lü ve 1994/8 sayılı kararının bozulmasına karar verildi.

(DAN-DER; SAYI:90) ŞT/ES





 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı