DAVACI KURUMUN BANKALARDAN KREDİ ALARAK KENDİSİNE AKTARAN AYNI GURUBA
DAHİL DİĞER ŞİRKETLERE ÖDEDİĞİ VADE FARKI VE FAİZLERİN GİDER OLARAK
KAYDEDİLMESİNDE KANUNA AYKIRILIK BULUNMADIĞI HK.
Davacı şirketin 1993 yılı işlemlerinin örtülü sermaye üzerinden faiz
dağıtıldığından bahisle incelenmesi sonucu düzenlenen rapor doğrultu-
sunda kurumlar vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp, kaçakçılık ceza-
sı kesilmiştir. İstanbul 2. Vergi Mahkemesi 8.6.1998 günlü ve 1998/797
sayılı kararıyla; davacı kurumun hissedarları aynı olan Gap Güneydoğu
Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, Gap İplik Sanayi ve Ticaret
Anonim Şirketi ve Sastaş Tekstil Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi'nden
devamlı surette kaynak temini yoluna gittiği, belirtilen şirketlerden
sağlanan kaynakların şirketin öz sermayesine göre bariz fazlalık oluş-
turduğu, davacı şirketle adı geçen şirketler arasındaki vasıtalı ve
vasıtasız ilişkinin inceleme elemanınca ortaya konulduğu gerekçesiyle,
davayı reddetmiştir. Davacı şirketlere ödenen vade farklarının tamamı-
nın para kullanımı ile ilgili olmadığını, gider kaydedilen vade fark-
larının gurup firmalar tarafından bankadan alınan kredilerin şirketçe
kullanılan kısmına ait faiz tutarları olduğu, vade farkı faturaları
düzenleyen gurup firmalarının vade farklarını kanuni defterlerine ha-
sılat olarak kaydettiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemekte-
dir.
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 16 ncı maddesinde, ku-
rumların aralarında vasıtalı, vasıtasız bir şirket münasebeti veya de-
vamlı ve sıkı bir iktisadi münasebet bulunan gerçek ve tüzel kişiler-
den yaptıkları istikrazlarla kurumun öz sermayesi arasındaki nisbet,
emsali kurumlarınkine nazaran bariz bir fazlalık gösterirse mezkur is-
tikrazların örtülü sermaye sayılacağı hükme bağlanmış, aynı Kanun'un
15/2 maddesinde ise örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan
faizlerin kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesinin ka-
bul edilmeyeceği, hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, uyuşmazlık konusu döneme iliş-
kin olarak davacı kurum adına aynı gurup bünyesinde yer alan şirketle-
rin düzenlediği vade farkı faturaları esas alınarak matrah farkının
tespit edildiği anlaşılmaktadır. Tarhiyatın dayanağını teşkil eden
vergi inceleme raporunda yalnızca davacı şirketle gurup bünyesinde yer
alan şirketlerin sermaye bağlantıları esas alınarak örtülü sermaye ü-
zerinden faiz dağıtıldığı sonucuna varılmış olup gerek borcun işletme-
de devamlı olarak kullanılması, gerekse ödenen vade farklarının özser-
mayeye nispetinin emsali kurumlardakine nazaran bariz farklılık gös-
terdiği konusunda belirleme yapılmamıştır. Öte yandan şirket amaçları
doğrultusunda aynı gurup bünyesinde yer alan şirketler arasında finans
kaynaklarının işbirliği içinde kullanılması örtülü sermaye olarak ka-
bul edilemez. Uyuşmazlık konusu olayda da vade farkı faturalarının bü-
yük kısmının diğer gurup şirketlerinin kullandığı banka kredilerini
davacı şirkete aktarmaları nedeniyle davacı şirketin yüklendiği faiz
ödemelerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davacı şirkete finans kay-
nağı sağlayan diğer gurup şirketlerinin elde ettikleri vade farkı ge-
lirlerini kayıtlarına intikal ettirdikleri sabittir.
Bu durumda yükümlü şirketin ilgili bulunduğu şirketler tarafın-
dan düzenlenen faturalar karşılığı yaptığı vade farkı veya faiz ödeme-
lerini gider olarak kaydetmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığından,
yükümlü şirket adına örtülü sermaye üzerinden faiz dağıtıldığı iddia-
sıyla yapılan tarhiyata karşı açılan davanın reddi yolunda verilen ka-
rarda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, İstanbul 2. Vergi Mahkemesi'nin 1998/797 sa-
yılı kararının bozulmasına karar verildi.
(MT/ES)
(DAN-DER; SAYI:100)
|