GÜMRÜK HATTI DIŞI EŞYA SATIŞ MAĞAZASI İŞLETEN YÜKÜMLÜ ŞİRKETİN FAALİ-
YETİ İHRACAT SAYILAMAYACAĞINDAN YAPTIĞI TESLİMLERLE İLGİLİ OLARAK YÜK-
LENDİĞİ KATMA DEĞER VERGİSİNİN İNDİRİMN, İADE VE MAHSUP KONUSU YAPILA-
MAYACAĞI, ANCAK KATMA DEĞER VERGİSİNİN İDARECE ÖNCE ŞİRKET BEYANINA
GÖRE İADESİ YAPILIP DAHA SONRA İADE TALEBİNİN HAKSIZLIĞINDAN BAHİSLE
GERİ İSTENDİĞİ ANLAŞILDIĞINDAN CEZA YÖNÜNDEN YANILMA HALİ BULUNDUĞU
HK.
Uyuşmazlıkta, gümrük hattı dışı eşya satış mağazası işleten yükümlü
şirketin yurt dışından temin ettiği yabancı marka sigara ve içkileri
gümrük kontrolünde Çanakkale Boğazından geçen ve yabancı ülkelere se-
fer yapan gemilere satışı karşılığında elde ettiği bedel ihracat is-
tisnası kapsamında değerlendirilerek bu teslimlerle ilgili olarak yurt
içinde yapılan hizmetler ve genel giderler dolayısıyla yüklenilen kat-
ma değer vergilerinin indirim, mahsup ve iade konusu yapıldığı, daha
sonra ihtilaflı dönemler için ayrı ayrı düzenlenen vergi inceleme ra-
porları ile vergi dairesince indirim, mahsup ve iade işlemlerinin hak-
sız yapıldığının tesbiti üzerine, haksız olarak fiilen alınan iade
miktarlarının ve 1990/Kasım-Aralık dönemlerinde satılan taşıtlar için
beyan edilen satış değerlerine nazaran eksik ödendiği tesbit edilen
miktarların ikmalen, ayrıca satışı yapılan taşıtlar için alıcı beyan-
ları da dikkate alınarak re'sen bulunan fark matrah üzerinden re'sen
ve kaçakçılık cezalı tarhiyatlar yapıldığı ve bu tarhiyatlara karşı
açılan dava sonunda mahkemece cezalı tarhiyatların aynen onandığı an-
laşılmıştır.
Katma değer vergisine ilişkin olarak temyiz dilekçesinde ileri sürülen
hususlar, mahkeme kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşı-
sında, kararın bu kısmının bozulmasını sağlayacak nitelikte görülme-
miştir.
Temyize konu mahkeme kararının vergi cezası ile ilgili hüküm fıkrasına
gelince; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 369.maddesinin 2.fıkrasında,
bir hükmün uygulanma tarzı hususunda yetkili makamların görüş ve ka-
naatını değiştirmiş veya bir hükme ait içtihadın değişmiş olması, ya-
nılma hali olarak kabul edilmiş ve bu hallerde vergi cezası kesilmeye-
ceği öngörülmüştür.
Her ne kadar, yükümlü şirketin indirim, mahsup ve iadeden yararlandı-
rılması Katma Değer Vergisi Kanununun 16/1-C, 29, 30/a ve 32.madde hü-
kümlerine aykırı ise de; idarece önce yükümlü şirket beyanına göre
mahsup yoluyla veya nakden iade yapıldığı, fakat daha sonra inceleme
raporuna istinaden iade talebinin haksız olduğundan bahisle şirkete
ödenmiş olan tutarların şirketten geri istendiği anlaşıldığından, ceza
yönünden yukarıda açıklanan yasa hükmü uyarınca yanılma halinin bulun-
duğunu kabul etmek gerekeceğinden ikmal tarhiyata ceza uygulamasında
isabet görülmemiştir.
Öte yandan, araba satışlarına ilişkin olarak inceleme raporuna göre
re'sen tarhedilen vergiye ise, olayın özelliği göz önünde bulundurul-
duğunda kaçakçılık cezası değil kusur cezası uygulamasının kanuna uy-
gun olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin vergi aslı yönünden reddine,
ceza yönünden kısmen kabulüne Bursa Vergi Mahkemesinin 24.11.1992 gün
ve 1992/1521 sayılı kararının ceza yönünden bozularak, yeniden bir ka-
rar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine karar
verildi.
(MT/SE)
|