HUKUKEN GEREÇLİ DELİL NİTELİĞİ TAŞIDIĞI HUSUSU, YARGISAL KESİNLİK KAZANMIŞ BULUNAN BİR BAŞKA ŞİRKETE AİT EL DEFTERİNİN, ANILAN ŞİRKETLE MAL ALIP VEREN DAVACI ŞİRKET BAKIMINDANDA HUKUKEN GEÇERLİ DELİL NİTELİĞİ TAŞIDIĞI HK.
Temyiz İsteminde Bulunan: ... Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf : ... Demir Kömür İnşaat Malzemeleri Nakliyat
İstemin Özeti : İnceleme raporuna dayanılarak Ocak/1999 dönemi için davacı Şirket adına katma değer vergisi salınmasına ve vergi zıyaı cezası kesilmesine ilişkin olarak tesis edilen işlemi; olayda, ... Demir Limited Şirketinin polis nezaretinde el konulan defter ve belgeleri arasında yer alan ve üzerinde "müşterilere alım-satımı gösterir dosya" ibaresi yazılı olan özel el defterinde, davacı Şirketin de adının yer alması nedeniyle, 1998 ve 1999 yılı işlemleri incelemeye alınarak, anılan el defterlerinde yer alan bilgilerin esas alınması ve davacı Şirketin ... Limited Şirketine yaptığı bazı satışlarının ve bu şirketten belgesiz olarak aldığı bazı malların satışlarının belgesiz ve kayıt dışı olarak yapıldığının kabul edilmesi suretiyle katma değer vergisi salınıp ceza kesilmiş ise de, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait bulunduğu; varsayım, tahmin, kanaat ya da yoruma dayalı olarak tarhiyat yapılamayacağı; olayda, davacı Şirketin, 1998 yılı işlemlerinin, daha önce bir başka inceleme elemanı tarafından incelenmesi sonucu düzenlenen raporda, davacı Şirketin defter ve belgeleri üzerinde kaydi envanter yapıldığının ve eleştiriyi gerektirir bir duruma rastlanmadığının belirtilmesi; 1999 yılı işlemlerinin "tam tasdik" işlemleri için yeminli mali müşavir tarafından incelenmesi sonucu düzenlenen raporda da, belgesiz alış-satışın bulunmadığının belirtilmesi ve davacı Şirketin belgesiz mal-alıp sattığına ilişkin, anılan el defterindeki bilgiler dışında somut hiçbir tespitin olmaması karşısında, davacı Şirket adına tesis edilen işlemde isabet görülmediği; öte yandan; defter ve belgeler üzerinde yapılan kaydi envanter sonucunda belgesiz alış ve satışlara rastlanılmamasının, gerçekte belgesiz alış ve satış olmadığının göstergesi olamayacağı ve belgesiz alış ve satışlarının kaydedilmemesi halinde, belge düzenlemeden de alım-satım yapılabileceği ileri sürülebilir ise de; davacı Şirketçe, gerçekten de belgesiz ve kayıt dışı olarak mal alınıp satılmış olsa bile, davacı Şirket hakkında yapılan tespitlerin tarhiyat yapılması için yeterli olmaması nedeniyle bu iddiaya itibar edilemeyeceği; hal böyle olunca davacı Şirket adına tesis edilen işlemde isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden ... Vergi Mahkemesinin ... günlü ve ... sayılı kararının; inceleme raporuna dayalı olarak tesis edilen işlemin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi Kadir Özkaya'nın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Hüseyin Tok'un Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp, vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz başvurusu; demir alım-satım ile uğraşan davacı Şirketin, bir kısım alım satımlarını, belgesiz ve kayıt dışı olarak gerçekleştirdiğinin tespit edildiğinden bahisle, vergi inceleme raporuna dayanılarak Ocak/1999 dönemi için, adına, katma değer vergisi salınması ve vergi zıyaı cezası kesilmesi yolunda tesis edilen işlemi iptal eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3'üncü maddesinin (B) fıkrasında,vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği; vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan tanık ifadesinin, ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı; iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde, ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu düzenlemesi yer almıştır.
Dosyada mevcut inceleme raporları ve eki belgeler ile Dairemizin 30.12.2002 günlü ve E:2002/4545-K:4556 sayılı kararlarının incelenmesinden; davacı Şirketin belgesiz ve kayıt dışı mal alıp sattığı ileri sürülen ... Demir Çelik Limited Şirketinin, polis marifetiyle el konulan ve inceleme elemanlarına intikal ettirilen defter ve belgeleri arasında yer alan ve üzerinde "müşterilere alım-satımı gösterir dosya" ibaresi bulunan özel el defterinde, bu firmanın mal alım satımında bulunduğu başka firmalarla birlikte, davacı Şirketin de adının yer alması nedeniyle, davacı Şirket işlemlerinin bu yönden incelemeye alındığı; yapılan incelemede, anılan el defteri nedeniyle ... Limited Şirketi hakkında yapılan vergi incelemesi sonucu düzenlenen raporda yer alan tespit ve değerlendirmelere de değinilerek, davacı Şirketin ... Limited Şirketinden belgeli ve kayıtlı alış satışlarının yanı sıra, belgesiz ve kayıt dışı alım satımı da bulunduğunun tespit edildiğinden bahisle, tespit edilen kayıt dışı hasılat tutarının esas alınması suretiyle cezalı tarhiyat yapılmasının önerildiği, bu doğrultuda tesis edilen işlemin de, Vergi Mahkemesince, istemin özeti bölümünde yazılı gerekçe ile iptal edildiği; öte yandan, ... Limited Şirketinin özel el defteri olarak nitelendirilen defterden koparılmış sayfalar halindeki belgelerin bir yüzünde, muhasebe başlığı altında, sayfanın sağında ve solunda ayrı ayrı olmak üzere, kişi ve firma isimleri, mal cinsleri, birim fiyatları, mal miktarları ve tutarların, sayfanın diğer yüzünde ise, kasa başlığı altında, yine sağda ve solda ayrı ayrı olmak üzere, çeşitli isimlerin ve karşılarında muhtelif sayıların yazılı olduğu; el defteri olarak nitelendirilen bu belgelerdeki kayıtlı bilgilerin, anılan Şirketin yasal defter ve belgelerindeki kayıtlı bilgilerle karşılaştırılması sonucu, anılan defter sayfalarının sağ tarafında yazılı bilgilerin mal alımına; sol tarafında kayıtlı bilgilerin de mal satışına ilişkin olduğu hususlarının tespit edildiği; söz konusu defterde kayıtlı bilgilere nazaran yasal defterlerde kayıtlı olmayan alış ve satışların dikkate alınması suretiyle bu şirket adına cezalı tarhiyat yapılmasının önerildiği; bu doğrultuda tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davanın, ... Vergi Mahkemesince 10.5.2001 günlü kararlarla reddedildiği ve anılan kararların Dairemizin 30.12.2002 günlü ve K:2002/4545-4556 sayılı kararlarıyla onandığı anlaşılmıştır.
Türk Vergi Sistemi, vergiyi doğuran olayın belgelendirilmesi ve bu belgelerin de belli süreler içerisinde yasada öngörülen defterlere kaydedilmesi esasına dayalıdır. Belge ve kayıt düzeni adı verilen bu esasın amacı, mükelleflerin ve mükelleflerle hukuki ilişkide bulunan üçüncü kişilerin vergi ile ilgili muamelelerinin, mükelleflerin servet, sermaye ve hesap durumları ile faaliyet ve hesap neticelerinin belli edilmesinin, denetlenmesinin, incelenmesinin ve tespitinin sağlanmasıdır. Bu amacı teminen 213 sayılı Vergi Usul Kanununun belge ve kayıt düzeni ile ilgili maddelerinde ve Kanunun izin vermesi üzerine yapılan düzenlemelerde, mükelleflerin, işlemlerine ilişkin kayıtlarını yapacakları defterler belirlenmiştir.
Her ne kadar, mükelleflerin, işlemlerini, yukarıda sözü edilen defterler dışındaki defterlere kaydetmelerine herhangi bir engel mevcut değilse de; bu durumda, söz konusu defterlerdeki kayıtlarla yasal defterlerdekilerin uyuşması; diğer bir anlatımla, başka ortamlarda izlenen kayıtların tutulması zorunlu olan defterlere aktarılmış olması gereklidir. Bu ortamlardaki kayıtların bir kısmının yasal deftere geçirilmemiş olması, bu kayıtlarda yer alan işlemlerin kayıt ve beyan dışı bırakıldığının; daha açık ifade ile, mükellefin kayıt dışı kimi işlemlerinin olduğunun göstergesidir. Böyle bir durumda; vergi matrahının doğru bir biçimde hesaplanmasını sağlayacak verileri de içermesi halinde, bu kayıtların başkaca herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasına gerek olmadan dönem matrahına esas alınmasına engel yoktur.
OIayda; tarhiyata dayanak alınan el defterleri, davacı Şirkete ait değil ise de, anılan defterlerin sahibi olan ... Limited Şirketi adına, anılan defterde yer alan bilgilerin esas alınması suretiyle kayıt dışı hasılat bulunduğundan bahisle katma değer vergisi salınıp, vergi zıyaı cezası kesilmesi yolunda işlem tesis edilmesi, bu işlemlerin iptali istemiyle açılan davaları reddeden Vergi Mahkemesi kararlarının da Dairemizce onanmış bulunması karşısında, söz konusu defterlerin, hukuken geçerli delil niteliği taşıdığı hususu, yargısal kesinlik kazanmış bulunmaktadır. Hal böyle olunca, söz konusu defterler davacı Şirket bakımından da hukuken geçerli delil niteliği taşımaktadır.
Bu bakımdan; anılan defterlerde yer alan bilgilerden hareketle hesaplanan kayıt dışı hasılat esas alınarak davacı hakkında yapılan dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığından; aksi yolda verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüne ve mahkeme kararının bozulmasına; bozma kararı üzerine Mahkemece yeniden verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de dikkate alınacağından, bu hususta hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 30.12.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
BŞ/ÖEK
|