|
KASKO SİGORTA BEDELİ 213 SAYILI KANUNUN 29.MADDESİNE GÖRE KANUNİ ÖLÇÜ
KABUL EDİLEMEYECEĞİNDEN NAKİL VASITASI SATIŞINDAN DOLAYI BEYAN EDİLEN
SATIŞ DEĞERİNİN KASKO SİGORTA BEDELİNE GÖRE DÜŞÜK OLDUĞU GEREKÇESİYLE
İKMALEN TARHİYAT YAPILAMAYACAĞI, MATRAH TAKDİRİ SURETİYLE RE'SEN TAR-
HİYAT YAPILMASI GEREKTİĞİ HK.
Nakliyecilik faaliyetinde kullandığı otobüsünü 50 milyon liraya satan
yükümlünün beyan ettiği satış değerinin kasko sigorta bedeline göre
düşük bulunması nedeniyle ikmalen tarholunan kaçakçılık cezalı katma
değer vergisine karşı açılan davayı 213 sayılı yasanın 20.maddesinde
ikmalen tarhiyatın; herne şekilde olursa olsun bir vergi tarh edildik-
ten sonra bu vergiye müteallik olarak meydana çıkan ve defter, kayıt
ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak miktarı tesbit olunan
bir matrah veya matrah farkı üzerinden alınacak verginin tarh edilmesi
olarak tarif edildiği, aracın kasko sigorta değerinin maddede adı ge-
çen belgelerden olmadığı, kanuni ölçüye dayanılarak yapılacak ikmalen
tarhiyatta ise bu ölçülerin kullanılmasına kanunda açık bir hükümle
yer verilmiş olması gerektiği, Harçlar Kanununun 43.madde hükmünün
katma değer vergisi uygulaması bakımından ikmalen vergi tarhiyatına
esas yasal ölçü olarak alınamıyacağı, resen takdir yoluyla tarhiyat
yapılması gerekirken ikmalen yapılan tarhiyatta yasal isabet bulunma-
dığı gerekçesiyle kabul eden ve cezalı tarhiyatı terkin eden Gaziantep
Vergi Mahkemesinin 1.7.1993 gün ve 1993/647 sayılı kararının bozulması
istenilmektedir.
Temyiz edilen Vergi Mahkemesi kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama
Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden
hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine,
anılan mahkeme kararının onanmasına karar verildi.
(MT/NÇ)
|