MAHKEMENİN BİLİRKİŞİ RAPORUNA UYMAK ZORUNDA OLMADIĞI HK.
Bulgur ve yan ürünleri imalatı yapan yükümlü şirketin 1993 yılı hesap-
larının randıman yolu ile incelenmesi sonucunda bir kısım satışlar
için fatura düzenlenmeyerek satış hasılatının eksik gösterildiğinin,
ayrıca ... Ltd. Şirketlerinden alınan buğdayların gerçek olmadığının
saptanması üzerine düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak re'sen
tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılması is-
temiyle açılan davayı; olayda randıman esasına göre bulunan matrah ve
matrah farklarıyla birlikte, bir kısım alışların sahte faturalarla
belgelendirildiği, bazı satışların belge düzenlenmeden yapıldığı yö-
nünde tesbitlerin bulunması ve hesaplarda hatalar bulunduğunun belir-
lenmesi karşısında ortada re'sen tarhiyat nedeninin bulunduğunun açık
olduğu, Mahkemelerinin ... sayılı dava dosyasında bulunan ve katma de-
ğer vergisi tarhiyatına esas alınan kurumlar vergisine ilişkin ...
tarih ve ... sayılı vergi inceleme raporunda, elektrik enerjisinin ya-
nı sıra aydınlatma dışında kullanılan elektrik miktarının, üretimdeki
diğer maliyet unsurlarının ve fire nispetinin dikkate alındığı, yüküm-
lü aleyhine olan hesap hatalarının lehine değerlendirildiği, resmi ku-
ruluşlardan alınan bilgilere göre hareket edildiği, yükümlünün beyan-
larının da gözönünde tutularak yapılan böyle bir incelemenin hukuka
aykırı olmadığının görüldüğü, ancak 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
134.maddesinde açıklanan hüküm karşısında davacı iddialarının araştı-
rılması ve işletmenin fiziki ve hesap durumunun saptanması amacıyla
keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, düzenlenen bilirkişi rapo-
runda, işletmenin fiziki yapısı itibariyle düzensiz ve kullanılan tek-
nolojinin eski olduğu yolunda saptamalar yapıldığı, hesaplamaya yöne-
lik doneler itibariyle inceleme raporunda esas alınan verilerle, bi-
lirkişilerce kanaate dayalı veriler arasında önemli farklılıkların bu-
lunması nedeniyle Mahkemelerince, gerek bilirkişi raporunda ve gerekse
vergi inceleme raporundaki somut verilerle beraber yükümlü şirketin
beyanları da gözönünde bulundurularak dönem kazancının yeniden hesap-
landığı ve hasılat farkının ...- lira olarak belirlendiği, bu miktarın
ilgili dönemlere eşit olarak dağılımı yapıldığında ve sahte faturalar-
la ilgili katma değer vergisi indirimlerinin de kabul edilmemesi sure-
tiyle yıl içinde uygulanması gereken katma değer vergisi oranları dik-
kate alındığında Ocak dönemi için ...- TL, Şubat dönemi için ...- TL,
Mart dönemi için ...- TL, Nisan dönemi için ...- TL, Mayıs dönemi için
...-TL, Haziran dönemi için ...-TL, Temmuz dönemi için ...- TL, Ağus-
tos dönemi için ...- TL, Eylül dönemi için ...- TL, Ekim dönemi için
...-TL, Kasım dönemi için ...-TL, Aralık dönemi için ...-TL katma de-
ğer vergisinin tarhiyata konu edilmesi gerektiği, kesilen cezaya ge-
lince, sahte faturaların intikal ettirildiği dönemler olan 1993/Ağus-
tos, Aralık dönemlerine ilişkin olarak salınan ve faturalarda haksız
yere indirim konusu yapılan miktarlara kaçakçılık cezası, diğer dönem-
ler ve belirtilen dönemlere ait kalan kısımlara ise randıman esasından
hareketle bulunan fark üzerinden hesaplama yapıldığından kusur cezası
uygulanması icabedeceği gerekçesi ile kısmen kabul eden ... Vergi Mah-
kemesinin ... tarih ve ... sayılı kararının; yükümlü şirket vekili ta-
rafından, alış ve satışlarının belgelere dayandığı, , ve ... firmala-
rından alınan faturaların sahte olmadığı, adı geçen firmaların sahte
fatura ile uğraşmış olmasının kendilerini bağlamayacağı, bilirkişi ra-
poruna uyulmadığı, olayda re'sen takdir nedeni bulunmadığı, vergi dai-
resi müdürlüğü tarafından ise, vergi inceleme raporuna dayalı olarak
yapılan tarhiyatın yerinde olduğu iddiaları ile bozulması isteminden
ibarettir.
2577 sayılı yasanın 31. maddesinin atıf yaptığı Hukuk Usulü Mu-
hakemeleri Kanununun 275. maddesine göre, bilirkişi incelemesine, dava
ile ilgili olup, çözümü hakim tarafından bilinemiyen özel ve teknik
bilginin gerekli olduğu hallerde başvurulacağı belirtilmiştir. Öte
yandan hakimin delilleri serbestçe takdir edeceği yolundaki genel il-
keye paralel olarak anılan yasanın 286. maddesinde de, bilirkişi rapo-
runun hakimi bağlamıyacağı hükmü yer almıştır. Buna göre, hakimin, bi-
lirkişi raporunda yazılı olan bilgi ve açıklamalardan bu raporun sonu-
cunun doğru olmadığını takdir edebilecek ölçüde bilgi sahibi olduğu ve
konuyu bu bilgilerle çözümleyebileceği kanısına varabiliyorsa, yeni
bir bilirkişi incelemesi yoluna gitmeden de, bilirkişi raporundaki so-
nucun aksine bir karar verebileceği kabul edilmelidir. Başka bir de-
yimle, yargıç bilirkişi raporunda varılan sonucu yeterli ve uygun gör-
memekle beraber, raporda yazılı olan özel ve teknik açıklamaların,
kendisinde bu dava için başlangıçta eksik olan özel ve teknik bilgiyi
sağladığı, yani bu bilgilere raporu okuduktan sonra sahip olduğu kana-
atine ulaşırsa, yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırmadan raporun ak-
sine de karar verebilir.
Yargıcın bilirkişi raporunu serbestçe takdir ederek, bu raporun
aksine de karar verebilmesi, yargıcın kendisini bilirkişi yerine koy-
ması anlamına gelmez. Zira yukarıda sözü edilen Hukuk Usulü Muhakeme-
leri Kanununun 286. maddesi hakime bilirkişi incelemesine başvurması-
nın gerekli olup olmadığını belirlemek yetkisini vermekle beraber, bu
rapordan edineceği bilgilere göre, gerektiğinde rapor sonucunun aksi
yönünde karar verebilmesi yetkisini de tanımaktadır.
Bilirkişilik müessesesi, hakime, önüne gelen bir ihtilafı çöz-
mek için gerekli olan özel ve teknik bilgiyi sağlamak amacı ile ortaya
çıkmıştır. Yoksa, bilirkişi raporunun sonucu, davayı sona erdirecek
nitelikte bir karar değildir. Uyuşmazlığı çözen kararı verme görev ve
yetkisi sadece hakime aittir.
Bu nedenle vergi mahkemesinin, matrahın bulunmasında aldığı do-
nelerle yaptığı hesaplama yerinde olup davacının mahkemenin bilirkişi
raporuna uymamasının yerinde olmadığı yönündeki iddiasında isabet gö-
rülmemiştir.
Diğer taraftan, gerek Vergi Dairesi Müdürlüğü gerekse yükümlü
şirket vekili tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen diğer id-
dialar da usule ve hukuka uygun vergi mahkemesi kararının bozulmasını
sağlıyacak nitelikte görülmediğinden yerinde bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle taraflar temyiz istemlerinin reddine, ...
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve ... sayılı kararının onanmasına karar
verildi.
(MT/ES)
|