- İNCELEMENİN İŞYERİNDE YAPILMAMIŞ OLMASININ TEK BAŞINA TARHİYATI KUSURLANDIRMAYACAĞI,
- ÖDENEN RÜSUM BEDELİNDEN HAREKETLE BULUNAN TOPLAM SATIŞ TUTARINDAN KOMİSYON KARŞILIĞI SATIŞLARIN DÜŞÜLMESİ SONUCU KENDİ ADINA SATIŞ TUTARI VE BU SATIŞLARDAN ELDE EDİLEN DÖNEM KARININ TESPİTİ SURETİYLE HESAPLANAN MATRAH FARKINDA YASAYA AYKIRILIK GÖRÜLMEDİĞİ HK.
Kararın Düzeltilmesini İsteyen : ... Gıda Tarım San. ve Tic. Ltd. Şti.
Karşı Taraf : Nizip Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : Yaş sebze-meyve alım satımı ve komisyonculuğu yapan yükümlü şirketin 1995 yılına ilişkin işlemlerinin incelenmesi üzerine adına resen kaçakçılık cezalı kurumlar vergisi ve geçici vergi salınmıştır.
Gaziantep Vergi Mahkemesi 3.2.1999 günlü ve E:1997/279, K:1999/64 sayılı kararıyla; tarhiyatı, matrahı azaltmak, geçici vergiyi kaldırmak, cezaları kusura çevirmek suretiyle değiştirmiştir.
Tarafların temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi 27.4.2000 günlü ve E:1999/1582, K:2000/1662 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 139 uncu maddesi gereğince incelemenin işyerinde yapılmasının esas olduğu, maddede incelemenin dairede yapılabilmesi için öngörülen koşulların herhangi birinin oluşması suretiyle incelemenin dairede yapılması gereği ortaya çıkmadıkça, defter ve belgelerin ibrazının yazı ile istenmesinin mümkün bulunmadığı, olayda resen takdir sebebinin varlığından söz edilemeyeceği, aksi yoldaki kararda hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle yükümlü temyiz istemini kabul ederek kararı bozmuş, vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini ise reddetmiştir.
Bozma kararına uymayan Gaziantep Vergi Mahkemesi 9.11.2000 günlü ve E:2000/1104, K:2000/1218 sayılı kararıyla, ilk kararında yer alan hukuksal neden ve gerekçelere ek olarak, inceleme elemanı tarafından incelemenin dairede yapılması için öngörülen koşulların oluşup oluşmadığı tam olarak tespit edilmeden inceleme yapılmış ise de, mahkemelerince defter ve belgelerin bilirkişiye inceletilerek olayın gerçek mahiyetinin tespit ettirildiğini, bilirkişi raporunda ulaşılan sonucun mahkemelerince de aynen benimsendiğini belirterek ısrar etmiştir.
Yükümlünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu 8.6.2001 günlü ve E:2001/78, K:2001/232 sayılı kararıyla; Vergi Usul Kanununun 139 uncu maddesinde yazılı zaruri sebeplerle veya mükellef veya vergi sorumlularının istemeleri halinde incelemenin dairede yapılabileceği, lüzumlu defter ve belgelerini daireye getirmesi istenen mükelleflerin belli edilen zamanda mazeretsiz olarak getirmemeleri halinde bunları ibraz etmemiş sayılacağı, aynı Yasanın 256 ncı maddesinin mükelleflere defter, belge ve karnelerini muhafaza süresi içinde ibraz zorunluluğu getirdiği, 30 uncu maddenin 3 üncü fıkrasında da, tutulması mecburi olan defterlerin vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemesi halinin resen takdir sebebi sayıldığı belirtildikten sonra olayda, yükümlüden 1995 yılı defter ve belgelerinin incelenmek amacıyla 15 gün süre verilerek ibrazının vergi denetmeni tarafından istendiği, bu yazının 4.6.1996 tarihinde yükümlü şirketin ortağına tebliğ edildiği, defter ve belgelerin mazeret gösterilmeksizin ibraz edilmediği, vergi mahkemesince yükümlüden 1995 yılı defter ve belgeleri istenerek yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda safi karın tespit edildiğinin anlaşıldığı, incelenmek üzere istenen defter ve belgelerin yukarıda belirtilen yasa hükümleri gereğince ibrazı zorunlu olduğu halde belirtilen sürede ibraz edilmemesi nedeniyle olayda resen takdir sebebi bulunduğu, inceleme elemanınca hesaplanan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatı bilirkişi raporuna göre tadil eden vergi mahkemesi ısrar kararında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle temyiz istemini reddetmiştir.
Yükümlü tarafından hasılatın, komisyoncu sıfatıyla yapılan satışlar nedeniyle hesaplanmadığı, gerek vergi inceleme raporunda gerekse bilirkişi raporunda bulunan matrah farkının gerçekle ilgisi olmadığı ileri sürülerek kararın düzeltilmesi istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Özlem ERDEM KARAHANOĞULLARI'nın Düşüncesi :
Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sefer YILDIRIM'ın Düşüncesi : Karar düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54.maddesinde yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından istemin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde, Danıştay dava daireleri ve İdari veya Vergi Dava Daireleri Genel Kurullarının temyiz üzerine verdikleri kararlar hakkında, bu maddede yazılı sebeplerle kararın düzeltilmesinin istenebileceği belirtildiğinden ve dilekçe sahibinin ileri sürdüğü sebeplerin bunlardan hiçbirine uymadığı anlaşıldığından, yerinde olmayan istemin reddine, 25.1.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
YÖ/ÖEK
|