VADENİN SON GÜNÜ TATİLE RASTLADIĞINDA SÜRE TAKİP EDEN İŞ GÜNÜ SONUNDA BİTECEĞİNDEN İKİNCİ AY İÇİN HESAPLANAN GECİKME ZAMMINDA İSABET BULUNMADIĞI HK.
Temyiz İsteminde Bulunan : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
Karşı Taraf : ... A.Ş.
İstemin Özeti : Vadesinden sonra bir aylık gecikme zammı ile birlikte ödenen katma değer vergisi üzerinden ikinci ay için hesaplanan gecikme zammının tahsili için düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı;
uyuşmazlığın esasını 25.9.1998 vadeli harca uygulanacak gecikme zammının hesaplanması sırasında ilk aylık dilimin son günü olan 25.10.1998 tarihinin tatile rastlaması nedeniyle ödeme süresinin 26.10.1998 gününe uzayıp uzamayacağı, dolayısıyla ikinci ay için ayrıca gecikme zammı hesaplanıp hesaplanmayacağına ilişkin olduğu, 6183 sayılı Kanunun 8. maddesinde aksine bir hüküm bulunmadıkça bu Kanunda yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı, 213 sayılı Kanunun 18. maddesinde ise resmi tatil günlerinin süreye dahil olduğu, şu kadar ki sürenin son gününün resmi tatile rastlaması halinde tatili takip eden ilk iş gününün tatil saatinde biteceğinin kabul edildiği, şu halde davacının 25.9.1998 vadeli borcundan dolayı aylar itibariyle gecikme zammı hesaplanmasında birinci aylık bölümün son günü olan 25.10.1998 tarihinin Pazar gününe rastlaması nedeniyle ödeme süresi 26.10.1998 tarihine uzayacağı ve bu tarihte ödenen vergi aslına ilişkin bir aylık gecikme zammı hesaplanması gerekeceğinden ikinci ay için hesaplanan gecikme zammında ve tahsili için düzenlenen ödeme emrinde isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek ödeme emrini iptal eden ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve ... sayılı kararının; ikinci ay için hesaplanan gecikme zammının tahsili için düzenlenen ödeme emrinin yerinde olduğu ve onanması gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Savcı O.Nuri Karabağ'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi Mustafa Doğan'ın Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz edilen ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve ... sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan Mahkeme kararının onanmasına 21.11.2001tarihinde oybirliği ile karar verildi.
BŞ/ŞGK
|