Dairesi
ASIL OLAN KAMYON SATIN ALAN DAVACININ BU ARACI ALIŞ AMACINA UYGUN OLARAK FAALİYETTE BULUNMASIDIR. TİCARİ İCAPLARA, NORMAL VE MUTAD OLANA UYGUN OLAN BU DURUMUN AKSİNİ İSPAT KÜLFETİNİN DAVACIYA AİT OLDUĞU; TAKDİR KOMİSYONUNCA TAKDİR EDİLEN MATRAHIN HUKUKA UYGUN OLUP OLMADIĞININ BELİRLENMESİNİN İSE, TA
Karar No
4162
Esas No
8186
Karar Tarihi
16-12-2002
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
YEDİNCİ DAİRE
2002
4162
2000
8186
16/12/2002
 
KARAR METNİ

ASIL OLAN KAMYON SATIN ALAN DAVACININ BU ARACI ALIŞ AMACINA UYGUN OLARAK FAALİYETTE BULUNMASIDIR. TİCARİ İCAPLARA, NORMAL VE MUTAD OLANA UYGUN OLAN BU DURUMUN AKSİNİ İSPAT KÜLFETİNİN DAVACIYA AİT OLDUĞU; TAKDİR KOMİSYONUNCA TAKDİR EDİLEN MATRAHIN HUKUKA UYGUN OLUP OLMADIĞININ BELİRLENMESİNİN İSE, TAKDİR DOSYASININ GETİRTİLEREK İNCELENMESİNE BAĞLI OLDUĞU HK.

Temyiz İsteminde Bulunan: ... Vergi Dairesi Müdürlüğü

Karşı Taraf : ...

İstemin Özeti : 15.11.1995 tarihinde 1992 model Ford-Kargo kamyon satın alarak nakliyecilik faaliyetine başlayıp, 4.12.1997 tarihinde aracını satarak bu faaliyetini terk eden davacının ilgili dönem katma değer vergisi beyannamesini vermemesi nedeniyle, takdir komisyonu kararlarına istinaden Kasım-Aralık/1996-Ocak/1997 üç aylık dönem için davacı adına re'sen salınan katma değer vergisi ile kesilen ağır kusur cezasına ilişkin işlemi; olayda, ilgili dönem beyannamesini vermeyen davacının, beyana çağrı üzerine matrahsız olarak verdiği beyannameler nedeniyle 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371'inci maddesinden yararlanamayacağı; re'sen takdir nedeni bulunmakla birlikte takdir komisyonunca hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadan genel ve soyut ifadelerle matrah takdir edildiği hususunun dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı; dosyada davacı ile aynı işi yapan mükelleflerin beyanlarıyla ilgili bilgi ve belgeye de rastlanmadığı; bu durumda, takdir komisyonunca takdir edilen matrahta ve bu matrah üzerinden tesis edilen tarh ve ceza kesme işleminde yasal isabet görülmediği gerekçesiyle iptal eden Adana İkinci Vergi Mahkemesinin 21.12.1999 gün ve E:1999/767; K:1999/1045 sayılı kararının; faaliyette bulunduğu halde katma değer vergisi beyannamelerini vermeyen davacı adına takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan işlemin yasal olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Tetkik Hakimi Ergün Gökdam'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemi reddedilerek kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Buket Oral'ın Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

Temyiz başvurusu; davacının nakliyecilik faaliyetinde bulunduğu halde katma değer vergisi beyannamelerini vermediğinden bahisle, takdir komisyonu kararına dayanılarak re'sen salınan katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına ilişkin işlemi iptal eden mahkeme kararının bozulması istemine ilişkindir.

Vergi Usul Kanununu 30'uncu maddesinde, re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlanmış olup, 31'inci maddede de takdir kararlarında bulunacak malumatlar içinde "takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahat" hususu da sayılmıştır.

Takdir komisyonu kararında, mükellefin yaptığı işin ve iş yerinin durumu, mevkii, emsalleri, piyasa şartları, hayat standardı ve işle ilgili sair bilgiler araştırılmak suretiyle matrah takdir edildiği yazılı bulunmaktadır. Kararda yapılan bu açıklamalara göre, takdir kararının kimi araştırma sonuçlarına ve verilere dayalı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu bilgi ve verilerin takdire dayanak olup olmayacağının bilinmesi ise, ancak takdir dosyasının getirtilip incelenmesiyle olanaklıdır. Oysa, davada bu yapılmış değildir.

Öte yandan; asıl olan, davacının aracı satın alış amacına uygun faaliyette bulunmasıdır. Ticari icaplara ve normal ve mutad olana uygun olan bu durumun aksinin, bunu iddia eden tarafından kanıtlanması da, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3'üncü maddesinin (B) bendinin son fıkrasında yer alan düzenlemenin gereğidir. Oysa; davada, satın alınan aracın nakliyecilik faaliyetinde kullanılmadığı yönünde davacı tarafından getirilmiş herhangi bir kanıt dosyada mevcut değildir.

Bu bakımdan; dava hakkında, uyuşmazlık dönemine ilişkin takdir dosyası getirtilerek, matrah takdirine esas alınan verilerin hukuka ve gerçeğe uygunluğunun Adana'da faaliyette bulunan davacı ile aynı işi yapan mükelleflerin beyanları ile faaliyette bulunulan dönemlerden bazılarının kıst dönem olduğu hususu da dikkate alınmak suretiyle, araştırılmasından sonra karar verilmesi gerekirken, kanıt yükü tersine çevrilmek suretiyle ve noksan incelemeyle verilen temyize konu kararda isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüne; mahkeme kararının bozulmasına, bozma kararı üzerine mahkemece verilecek kararla birlikte yargılama giderleri de hüküm altına alınacağından, bu hususta ayrıca hüküm tesisine gerek bulunmadığına, 16.12.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.

YÖ/ÖEK
 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı