Dairesi
ŞEKER FİYAT FARKININ TESBİTİ AMACIYLA İSTENEN DEFTER VE BELGELERİNİ İNCELEMEYE İBRAZ ETMEYEN YÜKÜMLÜNÜN İŞYERİNİN İNCELEMEYE MÜSAİT OLDUĞUNU İDAREYE BİLDİRMESİNE RAĞMEN DİKKATE ALINMAYARAK KDV 'Sİ İNDİRİMLERİ KABUL EDİLMEMEK SURETİYLE YAPILAN TARHİYATTA YASAYA UYGUNLUK BULUNMADIĞI HK.
Karar No
411
Esas No
275
Karar Tarihi
08-11-2002
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
VERGİ DAVA DAİRELERİ
2002
411
2002
275
08/11/2002
 
KARAR METNİ

ŞEKER FİYAT FARKININ TESBİTİ AMACIYLA İSTENEN DEFTER VE BELGELERİNİ İNCELEMEYE İBRAZ ETMEYEN YÜKÜMLÜNÜN İŞYERİNİN İNCELEMEYE MÜSAİT OLDUĞUNU İDAREYE BİLDİRMESİNE RAĞMEN DİKKATE ALINMAYARAK KDV 'Sİ İNDİRİMLERİ KABUL EDİLMEMEK SURETİYLE YAPILAN TARHİYATTA YASAYA UYGUNLUK BULUNMADIĞI HK.

Temyiz Eden : Doğanbey Vergi Dairesi Müdürlüğü - ANKARA

Karşı Taraf : ...

İstemin Özeti : Gıda ve ihtiyaç maddeleri ticareti yapan ve 1991 yılı defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmeyen yükümlünün katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyerek adına 1992 Ocak dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır.

Ankara 3.Vergi Mahkemesi 25.11.1997 günlü ve E:1997/110, K:1997/1364 sayılı kararıyla tarhiyatı kaldırmıştır.
Danıştay Onbirinci Dairesi 9.12.1999 günlü ve E:1998/1493, K:1999/4863 sayılı kararıyla aynı hukuki neden ve gerekçelerle temyiz istemini reddetmiştir.

Vergi dairesi müdürlüğünün karar düzeltme istemini inceleyen Danıştay Yedinci Dairesi 19.11.2001 günlü ve E:2000/5372, K:2001/3532 sayılı kararıyla; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30 uncu ve 256 ncı maddelerine göre kanunen tutulması zorunlu defterlerin ibraz edilmemesinin dönem matrahının resen takdirini gerektirebilmesi için ibraz isteğinin vergi incelemesine yetkili olanlarca yapılmış olmasının yeterli olduğu, ayrıca defterlerin vergi incelemesi sırasında istenmiş olması koşulunun düzenlemede yer almadığı, davacının 1991 yılı defter ve belgelerinin 213 sayılı Yasanın 135 inci maddesi uyarınca vergi incelemesine yetkili vergi denetmenince istenmesine karşın ibraz edilmediği hususu tartışmasız bulunduğundan, bu durumun resen takdir nedeni olarak kabulünün zorunlu olduğu, Katma Değer Vergisi Kanununun 29 ve 30 uncu maddeleri uyarınca mal ve hizmet alımlarında yüklenilen katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi halinde vergileme dönemi içinde tahsil edilen, katma değer vergisi olarak beyan edilen tutarların doğruluğunun defter ve belgeler üzerinde yapılacak inceleme ile tespit edilebileceğinin açık olduğu, mükelleflerin iş yerinde de ayrıca inceleme yapılmasına gerek bulunmadığından, davacının talebine rağmen incelemenin işyerinde yapılmamış olmasının, tarh dosyasında mevcut beyannamede gösterilen katma değer vergisi indiriminin kabul edilmemesi sonucu yapılan tarhiyatı bu yönüyle kusurlandıracak nitelikte görülmediği, ancak, mahkemece, ilgili dönemde indirim konusu yapılan katma değer vergisinin kaydedildiği defterlerle bu verginin gösterildiği belgelerin davacıdan istenilmesi, biçimsel kurallara uygun ve gerçek mahiyetle uyumlu olup olmadıklarının saptanması amacıyla davalı idarece incelemesine olanak sağlanması ve yapılacak bu incelemenin sonucu değerlendirilmek suretiyle uyuşmazlığın karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle kararı bozmuştur.

Bozma kararına uymayan Ankara 3.Vergi Mahkemesi 28.2.2002 günlü ve E:2002/124, K:2002/175 sayılı kararıyla; 1991 yılına ait şeker fiyat farkının tespiti amacıyla davacı şirketin 1991 yılı defter ve belgelerinin incelenmek üzere istenmesine ilişkin yazının şirketin işyeri adresinde tebliğ edildiği, davacı şirketçe istem yerine getirilmediğinden vergi inceleme elemanınca düzenlenen inceleme raporuna istinaden 1992/Ocak dönemi katma değer vergisi beyannamesindeki bu döneme ait indirim konusu yapılan katma değer vergisinin reddedilerek resen salınan cezalı katma değer vergisinin dava konusu yapıldığı, Vergi Usul Kanununun 30 uncu maddesinin üçüncü bendi ile 134, 139 ve 140 ncı maddeleri gereği vergi incelemesinden söz edilebilmesi için ilgili yasal gereklerin yerine getirilmesi gerektiği, davacıya tebliğ edilen 24.9.1996 tarihli yazıda şeker fiyat farkının tespiti amacıyla inceleme yapılacağı bildirilmiş olup, defter ve belgelerin bir vergi araştırması için istenilmediği, şeker fiyat farkının Vergi Usul Kanununun 1 inci maddesinin şumulüne girmediğinden davacı hakkında başlatılan bir vergi incelemesi bulunmadığı, ayrıca davacı verdiği dilekçe ile ilgili dönem evrakının yoğunluğu dolayısıyla incelemenin işyerinde yapılmasını talep ettiği halde bu istemin dikkate alınmadığı, şeker fiyat farkının tespiti amacıyla yapılacak inceleme nedeniyle istenen defterlerin ibraz edilmemesinin Vergi Usul Kanununun 30 uncu maddesi uyarınca katma değer vergisi yönünden resen takdir sebebi oluşturmadığı, davalı idare işlemlerinde usul açısından isabet görülmediği gerekçesiyle ilk kararında ısrar etmiştir.

Vergi dairesi müdürlüğü, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmeyen davacı adına salınan cezalı vergide yasaya aykırılık bulunmadığını ileri sürerek ısrar kararını temyiz etmiştir.

Savunmanın özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen BİŞKİN'in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Münevver DEMİR'in Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen ısrar kararının dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi Kararın özet bölümünde yazılı Ankara 3.Vergi Mahkemesinin 28.2.2002 günlü ve E:2002/124, K:2002/175 sayılı ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, Kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.

Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 8.11.2002 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

- K A R Ş I O Y

Israr kararının Danıştay Yedinci Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçelerle bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.

BŞ/ŞGK

 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı