UYDU ARACILIĞI İLE TELEVİZYON YAYINI İÇİN UYDU İŞLETMECİSİ OLAN YABAN-
CI KURUMA YAPILAN ÖDEME TİCARİ KAZANÇ KAPSAMINDA OLDUĞUNDAN KVK 24.
MADDESİNE GÖRE TEVKİFATA TABİ BİR ÖDEME OLARAK KABUL EDİLEMEYECEĞİ
HK.
Davacı şirketin Türkiye'ye yönelik televizyon yayını gerçekleştire
bilmek için Almanya'da bulunan bir Alman firmasından kiralamış olduğu,
uydu kanalı (transponder) üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma im-
tiyazı gibi bir hak olan uydu yayınından yararlanma hakkı için nakden
veya hesaben yaptığı ödemeler veya tahakkuk ettirdiği bedeller üzerin-
den Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 24 üncü maddesi uyarınca yapması gere-
ken tevkifatı yapmadığının incelemeyle tespiti sonucunda, 1993/Eylül -
Ekim dönemi için re'sen kurumlar (stopaj) vergisi salınıp fon hesap-
lanmış, kaçakçılık cezası kesilmiştir. İstanbul 5. Vergi Mahkemesinin
20.12.1995 günlü ve 1995/2230 sayılı kararıyla; Kurumlar Vergisi Kanu-
nu'nun 24 üncü maddesi hükmü çerçevesinde olayın incelenmesiyle, bir
uydudan yararlanmak suretiyle televizyon yayını yapabilmenin, belli
bir süre ve bedel karşılığında uydu sahibinin iznine bağlı olacağı,
uydu sahibinin bu suretle elde ettiği gelirin ise tam olarak bir hak-
kın kiralanması olmasa dahi ticari, zirai veya sair kazanç ve irat dı-
şında kalan bir gelir niteliğinde olduğu ve dolayısıyla yukarıda anı-
lan kanun hükmü kapsamında bir ödeme olarak kabulüyle tevkifata tabi
tutulması gerekeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı Şirket, televizyon yayını gerçekleştirebilmek için uydu sahibi
şirkete yapılan ödemenin Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 24 üncü maddesin-
de sayılanlar niteliğinde bir ödeme olarak kabulü ile tevkifata tabi
tutulmasının mümkün olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını is-
temektedir.
Uyuşmazlık, uydu aracılığıyla Türkiye'ye yönelik televizyon ya-
yını gerçekleştirebilmek için davacı şirket tarafından Almanya'da bu-
lunan bir Alman firmasına uydu kanalı (transponder) üzerindeki kullan-
ma hakkı karşılığında yapılan ödemelerin, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun
24 üncü maddesi kapsamında bir ödeme olup olmadığının belirlenmesine
ilişkindir.
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 3239 sayılı Kanunla değişik 24 üncü
maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tabi kurumların tica-
ri, zirai ve sair kazanç ve iratları dışında kalan kazanç ve iratları
ile telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret ünvanı, alameti farika ve
benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki mukabilinde alı-
nan bedellerin % 25 nispetinde kurumlar vergisi tevkifatına tabi tutu-
lacağı öngörülmüştür.
Bu hüküm uyarınca tevkifat sorumluluğundan söz edilebilmesi i-
çin dar mükellef kurumun, maddede sayılan türde bir gelir elde etmesi
gerekli olup, bunun niteliğinin belirlenmesi ise söz konusu gelirin
dar mükellef kurum açısından hangi gelir grubuna dahil olduğunun sap-
tanmasına bağlıdır.
Olayda davacı şirket, Türkiye'ye yönelik televizyon yayını faa-
liyetinde bulunabilmek için, Almanya'da bulunan, asıl faaliyeti uydu
üzerinde yer alan ve teknik anlamda yer istasyonundan gönderilen düşük
frekanslı yayın sinyallerini güçlendirip frekans değişikliği suretiyle
yayının izlenmesine elverişli hale dönöştürdükten sonra tekrar yeryü-
zünde tesis edilen verici ve yansıtıcılara aktarma işlevini üstlenen
uydu kanalı (transponder) tahsis ve işletmeciliği olan bir Alman fir-
masına, bir uydu kanalı tahsisi için aralarında imzalanan sözleşme u-
yarınca ödeme yapmaktadır. İnceleme elemanınca bu ödemelerin yukarıda
anılan kanun hükmü kapsamında bir ödeme olduğu kabul edilerek davacı
şirketin bu hüküm uyarınca tevkifat yapıp muhtasar beyanname ile bil-
dirme yükümlülüğünde olduğu belirtilerek re'sen tarh yoluna gidilmişse
de, söz konusu gelirin elde eden Alman firması yönünden yapısı üzerin-
de hiç durulmadığı anlaşılmaktadır.
Anılan firma yukarıda açıklanan uydu işletmeciliği işiyle uğ-
raşmakta ve ticari faaliyeti münhasıran buna ilişkin bulunmaktadır.
Davacı ile aralarında düzenlenen sözleşmeye göre yaptığı için niteli-
ği, gönderilen resim ve filmlerin frekans değişikliği için yapılan
teknik hizmetler, kanal üzerindeki haklar ve sorumluluklar bunun Borç-
lar Kanununda belirlenen anlamda kira olmadığını gösterdiğinden bu
faaliyetten sağladığı gelirinin de ticari kazanç olduğundan kuşku duy-
mamak gerekir. Bu haliyle davacı şirketin anılan Alman firmasına tica-
ri nitelikli hizmet karşılığı ödemede bulunduğunun kabulü gerekmekte-
dir. Dolayısıyla bu tür bir ödeme için davacının Kurumlar Vergisi Ka-
nunu'nun 24 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kurumlar vergisi
tevkifatı yapıp muhtasar beyanname ile bildirme zorunluluğundan söz e-
dilemiyeceğinden, Vergi Mahkemesince söz konusu ödemenin elde eden yö-
nünden yapısı irdelenmeksizin davanın reddine karar verilmesinde isa-
bet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı temyiz isteminin kabulü ile Vergi
Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.
(MT/ES)
(DAN-DER; SAYI:93)
|