İHRAÇ ETTİĞİ KONFEKSİYON ÜRÜNLERİNİN HAMMADDE VE YARDIMCI MALZEMESİNİ
TEMİN EDEN, İHRAÇ EDİLECEK ÜRÜNLERİN MADDELERİNİ KENDİ İŞYERİNDE DİK-
TİKTEN SONRA YALNIZCA DİKİM İŞLEMİNİ FASON OLARAK BAŞKA FİRMALARA YAP-
TIRAN YÜKÜMLÜ ŞİRKETİN BÜTÜN BU AŞAMALARDA ÜRETİMİN TÜM RİSK VE SORUM-
LULUĞUNU TAŞIMASI BAKIMINDAN İMALATÇI FİRMA OLARAK İHRACAT İSTİSNASIN-
DAN % 20 ORANINDA YARARLANACAĞI HK.
Uyuşmazlık, ihraç ettiği konfeksiyon ürünlerinin ham madde ve yardımcı
malzemesini kendisi temin eden, ihraç edilecek ürünlerin modellerini
kendi işyerinde diktikten sonra yalnızca dikim işlemini fason olarak
başka firmalara yaptıran yükümlü şirketin, ihracat istisnası uygulama-
sında imalatçı firma kabul edilip edilmeyeceği hususuna ilişkindir.
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 8.maddesinin 2573 sayılı Kanun-
la değişik 6.bendinde, "Sanayi ürünü ihraç eden ve yıllık ihracat tu-
tarı 250.000 Amerikan Doları veya muadili yabancı para karşılığı Türk
Lirasını aşan imalatçı kurumların bu ihracattan sağladıkları hasılatın
% 20 si kurum kazancından indirilir.
İhraç edildiğinin tevsiki şartıyla ihracatçılara yapılan satışlar yıl-
lık ihracat tutarının hesabında ihracat sayılır.
İhraç ettiği malı imal etmeyen ihracatçı kurumlarda bu istisnalar 1/4
oranında uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.
Bu hükümde dikkati çeken nokta imalatçı firmalara daha yüksek oranda
istisna uygulama olanağı tanınarak, imalat sektörünün teşvik edilmesi
olmaktadır.
Öyleyse imal işi ve imalatçı kavramlarının açıklığa kavuşturulması ge-
reklidir. Bu kavramlar vergi kanunlarında açıklıkla tanımlanmamış ol-
makla birlikte 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununda "imal ve istihsal
işi" tanımlanmış olduğundan, buradan hareketle imalatçı kavramını açık
lamak mümkündür.
Söz konusu 6802 sayılı Kanunda imal ve istihsal işi, tamir ve montaj
da dahil olmak üzere bir maddenin şeklinin, vasfının, terkibinin ve
hassasının değiştirilmesi suretiyle işlenmesi olarak tanımlandığına
göre bu işleri yapanların da imalatçı sayılacağı tabiidir.
Bu tanımla 6948 sayılı Sanayi Sicil Kanununda tanımı yapılan sanayi
ürünü ve sanayi işletmesi kavramları birlikte irdelendiğinde, imalat-
çıların imal edilecek ürünün her türlü madde ve malzemesini sağlayan,
bunların bir organizasyon içinde ve üretimin her türlü risk ve sorum-
luluğunu taşımak üzere çeşitli vasıtalarla mamul hale getiren kuruluş-
lar olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
O halde üretim safhasının her hangi bir aşaması farklı bir yerde, bir
başka kuruluşta yapılmış olsa bile, işin organizasyonunu ve riskini
üstlenen firma veya işletmelerin imalatçı vasfını taşıdıklarını kabul
etmek gereklidir.
Bu açıklamalar ışığında olay incelendiğinde yükümlü firmanın, ihraç
ettiği konfeksiyon ürünlerinin kumaş seçimini ve dokutturularak temi-
nini sağladığı, bu kumaşlardan talep edilen model ve cinse göre kendi
elemanlarınca ve kendi işyerinde model dikimini yaptığı, bundan sonra
üretilecek ürünlere ait kumaşların kesim işlemlerini yaptıkları ve ip-
lik, düğme gibi diğer malzemelerini de vermek ve görevlendirdiği kendi
elemanlarının nezaretinde olmak üzere yalnızca dikiş işlemini fason o-
larak ücret karşılığı başka firmalara yaptırdığı, bütün bu aşamalarda
üretimin tüm risk ve sorumluluğunu taşıdığı açık olduğuna göre, yüküm-
lü şirketin imalatçı firma olarak ihracat istisnasından % 20 oranında
yararlanmasında yasaya aykırılık yoktur.
Bu nedenle vergi dairesi temyiz isteminin reddine, yükümlü temyiz is-
teminin kabulüne Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, ikmalen salı-
nan cezalı tarhiyatın kaldırılmasına karar verildi.
(DAN-DER, SAYI:76-77)
(MT/YÖ)
|