Dairesi
KAMU ALACAĞININ TAHSİLİ İÇİN ASIL BORÇLU OLAN ŞİRKET TÜZEL KİŞİLİĞİ...
Karar No
386
Esas No
187
Karar Tarihi
21-10-1994
 
Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
VERGİ DAVA DAİRELERİ
1994
386
1993
187
21/10/1994
 
KARAR METNİ

KAMU ALACAĞININ TAHSİLİ İÇİN ASIL BORÇLU OLAN ŞİRKET TÜZEL KİŞİLİĞİ
HAKKINDA YAPILAN TAKİP SONUÇSUZ KALMADIKÇA, VERGİ USUL KANUNUNUN 10.
MADDESİNE DAYANILARAK KANUNİ TEMSİLCİLER ADINA ÖDEME EMRİ DÜZENLENEME-
YECEĞİ HK.

Yönetim kurulu üyesi olduğu anonim şirketin vergi borcunun tahsili ama
cıyla 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10.maddesine göre davacı adına
düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davada İzmir 3.
Vergi Mahkemesi 23.10.1991 günlü, 1991/952 sayılı kararıyla, şirket tü
zel kişiliği adına ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmeden, dolayısıyla
kamu alacağının şirket tüzel kişiliğinden alınamadığı sabit olmadan yö
netim kurulu üyesi olan davacı adına ödeme emri düzenlenmesinin yasaya
aykırı olduğu gerekçesiyle, dava konusu ödeme emirlerinin iptaline ka-
rar vermiştir.

Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Üçün-
cü Dairesi 12.11.1992 günlü ve 1992/3386 sayılı kararıyla; davalı ida-
renin savuanmasında kamu alacağının şirket tüzel kişiliğinden tahsili
için ödeme emri düzenlendiği ancak şirketin bilinen adresinde bulunama
ması sebebiyle tebliğ edilemediği, şirketin hiçbir mal varlığının olma
dığının saptandığı ve bu konudaki bütün belgelerin mahkemenin E:1991/
275 sayılı dosyasında bulunduğunun ileri sürülmesine karşın, bu iddia-
ların doğruluğunun araştırılmadığı gerekçesiyle, vergi mahkemesi kara-
rını bozmuştur.

Bozma kararı üzerine İzmir 3.Vergi Mahkemesi 24.2.1993 günlü ve
E:1993/79 sayılı kararıyla; dava dosyası, mahkemelerinin E:1991/275 sa
yılı dosyası ve takibat dosyasının incelenmesinden, şirket adına düzen
lenen ödeme emirlerinin tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı, ödeme emirle
rinin şirketin bildirilen adreste bulunamaması nedeniyle tebliğ edile-
mediği kabul edilse dahi, Vergi Usul Kanununun 103.maddesi uyarınca
ilanen tebligat yoluna gidilmediği, şirket adına ödeme emri tebliğ
edilmeden, dolayısıyla kamu alacağının kısmen veya tamamen şirket tü-
zel kişiliğinden alınamadığı belirlenmeden yönetim kurulu üyeleri kuru
lu üyeleri adına ödeme emri düzenlenemeyeceği, 378 Seri No'lu Tahsilat
Genel Tebliği uyarınca şirket tüzel kişiliğinden dahi aranması mümkün
olmayan vergi aslına dönüşmüş gecikme zamlarının davacıdan istenemeye-
ceği gerekçesiyle, davanın kabulü ve ödeme emirlerinin iptali yolunda-
ki ilk kararda direnilmesine karar vermiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10.maddesi uyarınca, tüzel kişilerin
vergi borçları nedeniyşle kanuni temsilcilerin takibi, kamu alacağının
öncelikle şirket tüzel kişiliğinden tahsil edilememiş olmasına bağlı-
dır. Vergi ve buna bağlı alacaklarının tüzel kişiliğin malvarlığından
kısmen veya tamamen alınamadığının söylenebilmesi içn 6183 sayılı Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun İkinci Kısmında yer alan
amme alacaklarının cebren tahsiline ilişkin hükümlerinin uygulanması
ve bütün takiplerin sonuçsuz kalması gerekir.

Olayda, vergi mahkemesince, takibat dosyası ile mahkemelerinin
E:1991/275 sayılı dava dosyasında mevcut belgelerin incelenmesi sonu-
cu, davacıdan Vergi Usul Kanununun 10.maddesine göre istenen vergi
borçlarının tahsili için anonim şirket adına ödeme emri tebliğ edilme-
den dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiği, dolayısıyla alacağın
asıl borçlu olan şirket tüzel kişiliğinden alınamaması koşulunun ger-
çekleşmediği saptandığından, kanuni temsilci sıfatı nedeniyle davacı
adına düzenlenen ödeme emirlerinin iptali yolundaki kararda yasaya ay-
kırılık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, vergi dairesi müdürlüğünün temyiz isteminin red-
dine karar verildi.

KARŞI OY:

Dava dosyasının incelenmesinden, davayı konu edilen ve kanuni temsilci
sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinin kesinleşen kamu alaca-
ğının şirket tüzel kişiliğinden tahsil imkanının kalmamış olmasına da-
yandığı anlaşılmaktadır. Vergi dairesince kamu alacağının şirket tüzel
kişiliğinin malvarlığından tahsiline imkan kalmadığının tesbitine iliş
kin belgelerin mahkemenin bir başka dosyasında mevcut olduğu yolundaki
iddiasının incelenmesi sonucu gerçekleşmesi halinde Vergi Usul Kanunu-
nun 10.maddesinde öngörülen koşulun varlığı ortaya çıkacaktır. Kanun
Koyucunun söz konusu 10.maddeyi düzenlemekten amacı, şirket tüzel kişi
liğinden tahsil edilemeyen kamu alacağının kanuni temsilcinin varlığın
dan alınmasını sağlamaktır. Bu amaç gözönüne alındığında, kesinleşen
kamu alacağının kanuni temsilciden alınabilmesi için asıl borçlu olan
şirket tüzel kişiliğinin mal varlığından tahsil imkanının var olup ol-
madığının saptanması önem kazanmaktadır. Bu durumda vergi dairesinin,
asıl borçlu olan şirket tüzel kişiliğinin hiçbir mal varlığının bulun-
madığı yolundaki iddiasının, buna ilişkin belgelerin incelenmesi sonu-
cu doğru olduğu anlaşılırsa kamu alacağının kanuni temsilciden alınma-
sı yoluna gidilmesinde kanuna aykırılık söz konusu olamaz. Asıl olan
kesinleşen kamu alacağının kamu tarafından tahsil edilmesidir. Kanuni
temsilcinin takibinden önce şirket adına düzenlenen ödeme emrinin, şir
ketin bilinen adresinde bulunamaması ve başkaca bir adresinin bilineme
mesi sonucu tebliğ edilememiş olması karşısında, söz konusu ödeme emri
nin sırf ilanen tebliğ edilmemiş olması, kamu alacağının şirket tüzel
kişiliğinden tahsil olanağının kalmaması koşulunun gerçekleşmediği yo-
lundaki görüşe haklılık kazandırmaz. Zira yukarıda belirtildiği üzere
10.maddenin amacı doğrultusunda önemli olan kesinleşen kamu alacağının
asıl borçlu şirket tüzel kişiliğinin mal varlığından tahsil olanağının
kalmamış olmasıdır. Bu husus vergi dairesinin iddiası doğrultusunda
mahkemenin diğer dosyasında mevcut belgelerle kanıtlanabiliyorsa, şir-
ket adına düzenlenen ödeme emrinin iptalini sağlayacak ağırlıkta bir
şekil sakatlığı olarak düşünülemez.

Bir başka anlatımla, şirket adına düzenlenmiş ödeme emrinin ilanen teb
liğ edilmemiş olması, 10.madde uyarınca kamu alacağının şirket malvar-
lığından tahsil olanağının kalmamış olması gerçeğini ortadan kaldır-
maz.

Açıklanan nedenlerle Vergi Mahkemesinin, sırf şirket adına düzenlenen
ödeme emrinin ilanen tebliğ edilmemiş olmasına dayanan direnme kararı-
rın bozulması gerekirken aksi yolda verilen karara katılmıyoruz.

ŞT/ES




 
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı