ZİRAAT ODALARININ, ÜYELERİNE YAPTIĞI, GÜBRE, ZİRAİ İLAÇ VE ALET EDEVAT
SATIŞLARINA İLİŞKİN FAALİYETLERİ DOLAYISIYLA KURUMLAR VERGİSİNDEN MUAF
TUTULAMIYACAĞI HK.
Davacı Ziraat Odası adına ihtirazi kayıtla verdiği 1987 yılına ait be-
yanname üzerine tahakkuk ettirilen kurumlar vergisini; 5422 sayılı Ku-
rumlar Vergisi Kanununun 7/3.maddesinde, kamu idare ve müesseseleri
tarafından ilim, fen ve güzel sanatlar ile tarım ve hayvancılığı öğ-
retmek, yaymak, ıslah ve teşvik etmek maksadıyla işletilen müessesele-
rin kurumlar vergisinden muaf olacağının hükme bağlandığı, 6964 sayılı
Ziraat Odaları Kuruluş Kanununun 1.maddesinde de, ziraat odalarının bu
kanunda yazılı esaslar uyarınca meslek hizmetleri görmek, tarım sektö-
rünün her alanda genel menfaatlere uygun olarak gelişmesine ve Devle-
tin tarımsal plan ve proğramlarının gerçekleştirilmesine yardımcı ol-
mak, çiftçilerin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyet-
leri kolaylaştırmak, tarımda iş, meslek disiplini ve ahlaki ile birli-
ğini korumak, çiftçilerin birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerin-
de dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak amacıyla kurulan tüzel kişiliğe
sahip kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olarak tanımlandığı, zi-
raat odasının mesleki faaliyeti ile ilgili olarak ve amaçlarını ger-
çekleştirmek için ilaç, alet ve gübre alım-satımı yapmasının ticaretle
iştigal ettiği anlamına gelmiyeceği gibi, esasen Ziraat Odası'nın ku-
ruluş amacının dikkate alınarak olay yorumlandığında odanın Kurumlar
Vergisi Kanununun söz konusu 7/3.maddesi hükmü çerçevesinde kurumlar
vergisinden muaf tutulması gerekeceği gerekçesiyle terkin eden Vergi
Mahkemesi kararının bozulması istemidir.
Uyuşmazlık; Ziraat Odasının, üyelerine yaptığı gübre, zirai ilaç ve
alet vs. satışlarına ilişkin faaliyetleri dolayısiyle Kurumlar Vergi-
sinden muaf tutulup tutulamayacağı hususundan çıkmıştır.
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2362 sayılı Kanunla değişik 1/C
maddesinde, iktisadi kamu müesseselerinin kazançlarının kurumlar ver-
gisine tabi tutulacağı; aynı Kanunun 4.maddesinde de, Devlete, Özel
İdarelere, Belediyelere ve diğer kamu idarelerine ve müesseselerine
ait veya tabi olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci maddenin
A ve B bentleri (sermaye ve kooperatif şirketler) haricinde kalan ti-
cari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu müesseseler olduğu ve
bunların kazanç gayesi gütmemeleri, tüzel kişiliklerinin olmaması,
müstakil muhasebeleri ve kendilerine tahsis edilmiş sermayelerinin bu-
lunmamasının mükellefiyetlerine tesir etmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 7/3.maddesinde ise, kamu idare ve müesseseleri tarafından
ilim, fen ve güzel sanatlar ile tarım ve hayvancılığı öğretmek, yay-
mak, ıslah ve teşvik etmek maksadıyla işletilen müesseselerin (... nu-
mune fidanlıkları, tohum ve hayvan ıslah ve üretme istasyonları ...
emsali müesseselerin) aynı maddenin 7 numaralı bendinde de, 3.4.5 ve
6.bentlerde yazılı müesseselerden dernek veya vakıflara ait olup, mez-
kür bentlerde belirtilen maksat ve gayelerle işletildikleri, ilgili
bakanlıkların mutalası alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı'nca kabul
edilenlerin kazançlarının vergi mevzuuna alınmayacağı belirtilmiştir.
Olayda davacı Ziraat Odasının tüzel kişiliği olduğu, müstakil muhase-
besi bulunduğu gibi, çiftçilere zirai ilaç ve alet, gübre vs. emtia
alıp sattığı ve bu satışlardan belli nispetlerde de olsa bir kar sağ-
lamış olduğu dosyada mevcut bilanço ve kar-zarar tablosunun incelenme-
sinden anlaşılmakta olup, iktisadi işletme niteliği taşıyan bu faali-
yet Kurumlar Vergisi Kanununun 4.maddesi kapsamına girmektedir.
Kurumlar Vergisi muafiyeti yukarıda belirtilen madde hükümlerinden an-
laşılacağı üzere, belli faaliyetlerde belli şartların mevcudiyetine
bağlanmış olduğundan ve davacı Ziraat Odasıda bu şartları taşımadığın-
dan ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine oda adına tahakkuk et-
tirilen kurumlar vergisinde kanuna aykırılık görülmemiştir.
Bu bakımdan Ziraat Odasının söz konusu faaliyetinin Kurumlar Vergisi
Kanununun 7/3.maddesi kapsamında olduğu düşüncesiyle kurumlar vergi-
sinden muaf tutulması gerekeceği gerekçesiyle tahakkuku terkin eden
vergi mahkemesi kararında isabet yoktur.
Açıklanan nedenlerle Vergi Dairesi temyiz isteminin kabulüne Eskişehir
1.Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.
(MT/SE)
|