CIF SATIŞ SÖZLEŞMESİYLE SINAİ ÜRÜN İHRACEDEN KURUMUN, DÖNEM KAZANCIN-
DAN İHRACAT İSTİSNASI YANINDA DIŞ NAVLUN HASILATINA AİT İSTİSNAYI DA
İNDİRMESİNDE YASAYA AYKIRILIK BULUNMADIĞI VE 2573 SAYILI KANUNLA YAPI-
LAN DEĞİŞİKLİK NEDENİYLE BU HESAPLAMADA KUR DEĞİŞMELERİNDEN DOĞAN AR-
TIŞLARIN DA GÖZÖNÜNE ALINMASI GEREKTİĞİ HK.
Uyuşmazlık; kurumlar vergisi beyannamesini, sanayi ürünü ihracatından
dolayı elde ettiği hasılata, kur farkından doğan hasılat ile cif satış
lar nedeniyle elde edilen navlun bedellerinin de dahil edilmesi ve ih-
racat istisnasının buna göre hesaplanması isteği ile veren ve bu iste-
ği kabul edilmeyen kurumun, beyannamesi üzerinden tahakkuk ettirilen
kurumlar vergisinin, kur farklarından doğan artışla navlun hasılatına
ait istisnaya isabet eden kısmına karşı açılan davayı, kabul eden Ver-
gi Mahkemesi kararının bozulması isteminden ibarettir.
Kurumlar Vergisi Kanununun "İstisnalar"ı düzenleyen 8.maddesinin 6.ben
dinde ihracat istisnası, 8.bendinde de dış navlun hasılatına uygulana-
cak orana göre hesaplanacak istisnanın, kurumlar vergisine matrah olan
kurum kazancından indirilmesi kabul edilmiştir.
Vergisi uyuşmazlığa konu yapılan yılda kurumun Cif satışı yoluyla sı-
nai ürün ihracettiği tartışmasızdır.
Türk Ticaret Kanununun 1139.maddesinde tanımlandığı üzere "cif satış"
satın alınan emtianın alıcının gösterdiği yere teslim koşuluyla, satı-
cının alıcıdan mal bedeli, sigorta masraflarıyla yükleme ve nakliye
karşılığında, maktu bir bedeli tahsil etmesini öngören satış türüdür.
İhraç edilen sınai ürünün Cif satış sözleşmesiyle satılmış olması, alı
cının gerek sınai ürün bedelini ve gerekse ürünün alıcının gösterdiği
yere ulaştırılması için yapılması zorunlu nakliye gideri olan navlun
bedelini yabancı para ile satıcı kuruma ödenmiş olmasını ifade etmek-
tedir.
Kurumlar Vergisi Kanununun 8.maddesinin 8.bendinde de kambiyo mevzuatı
gereğince Türkiye'ye döviz olarak getirildiğinin kanıtlanması kaydıyla
dış navlun hasılatının % 20 sinin kurum kazancından indirilmesi öngö-
rüldüğünden sınai ürünü cif satış sözleşmesine dayanarak ihraceden ku-
rumun, alıcıdan döviz olarak tahsil ettiği hasılatın bir kısmının dış
navlun hasılatına ait olduğundan kuşku bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanunun aynı maddesinin 6.bendinde,
sanayi ürünü ihraceden ve yıllık ihracat tutarı 250.000 Amerikan Dola-
rı veya muadili yabancı para karşılığı Türk Lirasını aşan imalatçı ku-
rumların, bu ihracattan sağladıkları hasılatın % 20 sinin kurum kazan-
cından indirilmesi kabul edilmiştir.
Maddede, kurum kazancından indirilecek kısmın hesabına esas alınan,
dış satım konusu sınai ürün hasılatıdır. Bu hasılatın hesabında kur
değişmelerinden doğan satış artışların hasılattan düşülmesine ilişkin
bir kural yer almamıştır. Altıncı bendin, 2573 sayılı Kanunla değişme-
den önceki ikinci fıkrasında, artan ihracat hasılatının hesabı bakımın
dan öngörülen ve kur değişikliklerinden doğan artışların gözönüne alın
maması yolundaki kuralın, ilk fıkra için de geçerli kabul edilmesi müm
kün olmadığı gibi ihtilaflı yılda geçerli madde metninden bu fıkranın
çıkarılmış olduğu da nazara alındığında, Vergi Mahkemesince verilen
kararda yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu nedenle temyiz isteğinin reddine karar verildi.
(DAN-DER; SAYI:64-65)
(MT/YÖ)
|