UZLAŞMA TOPLANTISINA AĞIR HASTALIK NEDENİYLE KATILAMAMA HALİNİN VUK.
NUN 13.MADDESİ GEREĞİNCE MÜCBİR SEBEB OLARAK KABUL EDİLEMEYECEĞİ, GE-
NEL HUKUK KURULLARI İÇERİSİNDE MÜCBİR SEBEP SAYILABİLMESİ İÇİN YATAKLI
TEDAVİ KURUMLARINDA TEDAVİYİ GEREKTİRİR NİTELİKTE AĞIR HASTALIK OLDUĞU
NUN KANITLANMASI GEREKTİĞİ HK.
Kesilen usulsüzlük cezası için uzlaşma isteminde bulunan yükümlünün,
vekilinin uzlaşma toplantısına hastalığı nedeniyle katılamaması sonucu
yeniden uzlaşma günü verilmesi yolundaki başvurusunun reddine ilişkin
işlemin iptali istemiyle açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu-
nun 13.maddesinde ağır hastalık halinin, mücbir sebep olarak belirtil-
diği, davacı vekilinin, ağır hastalığı nedeniyle 21.9.1987 günü uzlaş-
maya gidemediği, bu durumun aynı yerde serbest meslek faaliyetini sür-
düren hekimden 22.9.1987 gününde alınan ve sağlık ocağına onaylatılan
raporla kanıtlandığının anlaşıldığı, davalı idare özel hekimden alınan
raporun geçerli sayılamayacağını ileri sürmekte ise de, söz konusu ra-
porun resmi kuruma onaylatılmakla özel hekim raporu olma özelliğini
kaybettiğinin kabulü gerektiği, bu nedenle, aksine görüşle tesis edi-
len işlemin yasal dayanağının bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek iş
lemi iptal eden Vergi Mahkemesi kararının; bozulması istenilmektedir.
Uyuşmazlık, uzlaşmaya katılacak olan yükümlü vekilinin uzlaşma günü
hastalandığını özel hekimden aldığı ve sağlık ocağına onaylattığı ra-
porla kanıtladığı halde, bu durumu, mücbir sebep kabul edilmeyerek ye-
niden uzlaşma günü verilmemesine ilişkin istemi iptal eden vergi mahke
mesi kararının temyizen incelenerek bozulması istemidir.
Davacı tarafından uzlaşma toplantısına katılamamaya neden gösterilen
ağır hastalık halinin yer aldığı Vergi Usul Kanunun 13.maddesinde ver-
gi ödevlerinin yerine getirilmesine engel teşkil eden mücbir sebep hal
lerine yer verilmiş olup, aynı Kanunun 15.maddesiyle de, bu hallerin
ortadan kalkmasına kadar vergi ödevlerinin yerine getirilmesi ile ilgi
li sürelerin işlemeyeceği belirtilmiştir. Burada sözü edilen vergi öde
vinin gerek Vergi Usul Kanununun "mükllefin ödevleri" başlığı altında-
ki ikinci kitabında sayılan ödevler, gerekse ilgili vergi kanunların-
da, doğrudan mükellefler üzerine düşen ödevler olduğu kuşkusuzdur.
Vergi Usul Kanununa 205 sayılı Kanunla ayrı bir bölüm halinde eklenen
"uzlaşma" müessesesi ise, vergi mükelleflerinin vergi ödevlerini zama-
nında yerine getirmemek yada eksik yerine getirmek suretiyle beyan dı-
şı bıraktıkları kazanç veya vergiye tabi işlemlerle ilgili olarak bila
hare vergi idaresince ikmalen veya resen tarh edilen vergiler ve bunla
ra ilişkin cezaların miktarları üzerinde ihtilaf yaratılmaksızın mükel
leflerle idarenin karşılıklı olarak uyuşmazlarına imkan veren bir mües
sesedir. Dolayısıyla söz konusu müessese ile tanınan imkandan yararlan
mak yada yararlanmamak, vergi ve ceza muhatabına tanınan bir hakkın
kullanılması ile ilgili olup, bir vergi ödevinin yerine getirilip ge-
tirilmemesi ile ilgisinin bulunmadığı açıktır. Bu bakımdan uzlaşma ile
ilgili sürelerde Vergi Usul Kanununun 13.maddesinin dikkate alınması
mümkün değildir.
Bununla beraber, Kanunla öngörülmemiş olsa da, mücbir sebep hallerinde
idareye başvuru için öngörülen sürelerin işlemeyeceği genel hukuk kura
lı olarak kabul edilmektedir. Uzlaşma toplantısına katılmamanın hukuki
niteliği ve sonuçları gözönünde bulundurulduğunda, uzlaşma toplantısı-
na katılmaya engel olacak haller, ancak, kişinin iradesi dışında geli-
şen tabii afet, savaş hali ve benzeri durumlarla kişinin bu tür hakla-
rını kullanmasını imkansız kılan çok ağır hastalık gibi olağanüstü
özellikler taşıyan durumlar olabilir.
Davacı vekilinin süresinde uzlaşma toplantısına katılmasını engelledi-
ğini ileri sürdüğü hastalığının resmi teşekküllerce teyit edilmiş olma
sına rağmen, yataklı tedavi kurumlarında tedaviyi gerektirir nitelikte
bulunmaması, yalnızca istirahati gerektirir nitelikte olduğunun rapor-
da belirtilmiş olması, söz konusu hastalığın çok ağır nitelikte hasta-
lık olmadığına karine teşkil edeceğinden, genel hukuk kuralları içinde
de mücbir sebep olarak kabulüne imkan bulunmamaktadır.
Bu durumda, yükümlü vekilinin uzlaşma toplantısına katılmasını engelle
diği ileri sürülen üç günlük itrahati içeren raporu Vergi Usul Kanunu-
nun 13.maddesi gereğince mücbir sebep olarak kabul eden Vergi Mahkeme-
si kararında yasal isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenler, temyiz isteminin kabulüne, İzmir 1.Vergi Mahkemesi
nin 29.1.1988 gün ve 1988/44 sayılı kararının bozulmasına karar veril-
di.
BŞ/SE
(DAN-DER; SAYI:88)
|