ÜYELERİNİ MESKEN SAHİBİ YAPMAK AMACI İLE KURULAN KOOPERATİFİN EKONOMİK
KOŞULLARIN ZORLUĞU KARŞISINDA AMACINI GERÇEKLEŞTİRMEYECEĞİ ANLAŞILARAK
TASFİYESİ SONUCU ORTAKLARIN KOOPERATİFE ÖDEDİKLERİ AYLIK ÖDENTİLERLE
BUNLARA BANKACA TAHAKKUK ETTİRİLEN FAİZLERİN ORTAKLARA DAĞITILMIŞ OL-
MASI KURUMLAR VERGİSİ KANUNUNUN 7/16.MADDESİNDEKİ ŞARTLARIN İHLAL
EİLDİĞİ ANLAMINI TAŞIMAYACAĞI HK.
Uyuşmazlık; yükümlü kooperatifin 1986 takvim yılı için ihtirazi kayıt-
la veRdiği beyanname üzerinden tahakkuk eden Kurumlar Vergisini öden-
miş bulunan Kurumlar Vergisi 1.taksidinin ret ve iadesine 2 ve 3.tak-
sitleri terkin eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması isteğine iliş-
kindir.
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 7/16.maddesinde, esas mukavelerin
de sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi başkan ve üye
lerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi ihtiyat akçelerinin ortakla-
ra dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile iş görülmesine dair hüküm-
ler bulunması şartı ile kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf ola-
cağı hükme bağlanmıştır.
Esas mukavelerinde yukarıki şartlar mevcut olmakla beraber fiilen bu
kayıt ve şartlara uymayan kooperatifler muafiyetten faydalanamaz.
Yükümlü Kooperatif Ticaret Bakanlığınca hazırlanan tip ana sözleşme
kullanılması nedeniyle yukarıda açıklanan şartları içermediği, ancak
bu şartların ana sözleşmeye eklenmesi için sözleşme değişikliğine gi-
dilmesine rağmen tasfiye nedeniyle bunun gerçekleşmediği dosyanın in-
celenmesinden anlaşılmıştır.
Üyelerini mesken sahibi yapmak amacıyla kurulan kooperatifin ekonomik
koşullarının zorluğu karşısında amacını gerçekleştiremiyeceği anlaşıla
rak tasfiye edildiği ve tasfiye sonucu ortakların kooperatife ödedikle
ri aylık ödentilerle bunlara bankaca tahakkuk ettirilen faizler dışın-
da kooperatifin bir varlığı olmadığı ve ticari faaliyetinin ve kazancı
nın bulunmadığı tartışmasızdır.
Kurumlar Vergisi Kanununun 1.maddesinin son fıkrasında, kurum kazancı-
nın Gelir Vergisi mevzuuna giren gelir unsurlarından terekküp edeceği
öngörülmüştür. Davacı kooperatifin tasfiyesi sonucu ortaklarına dağıtı
lan meblağ kooperatif ortaklarının bir amacı gerçekleştirmek için yap-
tıkları toplu tasarrufların ve bunların fazilerinin kendilerine iadesi
mahiyetinde olduğundan bir gelir unsuru olarak değerlendirilmesi müm-
kün değildir.
Açıklanan nedenlerle temyiz konusu mahkeme kararı sonucu itibariyle
doğru olduğundan temyiz isteminin reddine oyçokluğuyla karar verildi.
AZLIK OYU:
5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 7.maddesinin 16 numaralı bendin
de, kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanması "Esas
mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi
başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçele
rinin ortaklara dağıtılmaması ve münhasıran ortaklar ile işgörüşülmesi
ne dair hükümler bulunması" şartına bağlanmıştır. Davacı kooperatifin
Esas mukavelesinde bu yönde hüküm bulunmadığı konusunda uyuşmazlık yok
tur. Bu şartların mukaveleye konması için Bakanlıktan izin alınması ve
konunun tasfiye nedeniyle genel kuruldan geçirilmemiş olması, kanunda
muafiyetten yararlanma için öngörülen şartın yerine getirildiğini gös-
termez. Kesin olan, söz konusu şartların hiçbir zaman esas mukavelede
yer almamış olmasıdır. Şartları haiz olmadığı anlaşılan kooperatifin
kurumlar vergisi muafiyetinden yararlandırılması mümkün bulunmadığın-
dan, itirazi kayıtla beyan üzerine salınan verginin terkininde isabet
yoktur.
Bu nedenle mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle karara kar-
şıyız.
|