KAYITSIZ VE ŞARTSIZ OLARAK YAPILAN HİBENİN TAPUYA TESCİLİNDEN SONRA
LEHİNE HİBE EDİLENİN HİBEYİ RÜCU ŞARTIYLA KABUL EDEBİLECEĞİNİ BEYAN
ETMESİ VE TAPU İPTALİ TALEBİYLE AÇILAN DAVAYI KABUL ETMESİ DOLAYISYLA
GAYRİMENKULÜN HİBE EDEN ADINA TESCİLİNE KARAR VERİLMESİ VERGİYİ DOĞU-
RAN OLAYI ORTADAN KALDIRMAYACAĞINDAN HİBE EDİLEN YÜKÜMLÜNÜN BEYANI ÜZE
RİNE TAHAKKUK ETTİRİLEN VERGİLERİN ÖDENMEMİŞ OLMASI NEDENİYLE ÖDEME EM
Rİ DÜZENLENMESİNDE YASAYA AYKIRILIK BULUNMADIĞI HK.
Uyuşmazlık; hibe yolu ile intikal eden taşınmaz nedeniyle yükümlü adı-
na salınan veraset ve intikal vergisi ile mali denge vergisinin tahsi-
li amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemi ile açılan davayı
kabul ederek ödeme emrini iptal eden Vergi Mahkemesi kararının bozulma
sı isteminden ibarettir.
7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1.maddesinde, Türkiye
Cumhuriyeti, tabiyatinde bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye'de
bulunan malların veraset tarikiyle veya herhangi bir suretle olursa ol
sun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve
intikal vergisine tabi olacağı belirtilmiş olup, 213 sayılı Vergi Usul
Kanununun 19.maddesinde de vergi alacağının vergi kanunlarının vergiyi
bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumunun tekemmülü ile doğacağı
hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden; gayrimenkulün tamamı adına kayıtlı iken eşi
...'ya 17.8.1982 tarihinde kayıtsız şartsız hibe edilerek tapuya tes-
cil edildiği, ...'nın hibeyi "rücu şartı" ile kabul edeceğini beyan et
mesi üzerine eşi (hibe eden) tarafından tapu kaydının iptali istemi
ile dava açıldığı, davayı reddeden Asliye Hukuk Mahkemesi kararının
"davalı davayı kabul ettiğine göre istek doğrultusunda karar verilmesi
gerekirken olaya uymayan sebep ve düşüncelerle davanın reddedilmiş ol-
ması (HUMK.95) usul ve kanuna aykırıdır" gerekçesi ile bozulması üzeri
ne, bozma kararına uyularak Asliye Hukuk Mahkemesince gayrimenkulün hi
be eden adına tesciline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, hibe muamelesinin gerçekleşmesi ve tapuya tescil işlemi yapıl-
ması ile yukarıda anılan 213 sayılı kanunun 19.maddesi hükmü uyarınca
vergiyi doğuran olay meydana gelmiş bir başka deyimle devletin vergi
alacağı doğmuş bulunmaktadır.
14.3.1983 tarih ve 2054 sayılı Yargıtay İlamının incelenmesinden kara-
rın hibe muamelesinin iptali nedeniyle, değil, davalının davayı kabul
etmesi sonucu taşınmazın tekrar davacı adına tescil edilmesi gerekti-
ği, nedeniyle bozulduğu ve mahkemenin de bozma kararı doğrultusunda
gayrimenkulün hibe eden adına tesciline karar verdiği, anlaşılmakta o-
lup, bu karar doğuran olayı ortadan kaldırmayacağından yükümlü beyanı
üzerine tahakkuk ettirilen vergilerin ödenmemiş olması nedeniyle adına
ödeme emri düzenlenerek tebliğ edilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
Diğer taraftan ödeme emrinde yükümlünün istemin yazılacağı yerde yazıl
ması 213 sayılı kanunun 108.maddesi hükmü uyarınca belgenin hukuki kıy
metini kaybetmesine neden teşkil etmeyecektir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne mahkeme kararının bozul
masına karar verildi.
AYRIŞIK OY:
İhtilafa konu verginin tahakkukuna mesnet teşkil eden sebep-hibe-mahke
me kararıyla ortadan kaldırılmış olduğuna göre ihtilaflı olaya Vergi
Usul Kanununun 19.maddesinde öngörülen hukuki sonucun tatbikine hukuki
imkan göremiyoruz. Bu nedenle çoğunluk kararına karşıyım.
(DAN-DER; SAYI:70-71)
BŞ/YÖ
|