GERÇEĞİ YANSITMADIĞI TESPİT EDİLEN FATURALARLA GİDER KAYDEDİLEMEYECEĞİ MUHASEBE STANDARTLARINA UYMADIĞI TESPİT EDİLEN DAVACI ADINA KESİLEN ÖZEL USULSÜZLÜK CEZASINDA YASAYA AYKIRILIK GÖRÜLMEDİĞİ HK.
Temyiz Eden : ... Anonim Şirketi
Karşı Taraf : Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : Un ve kepek imalatı yapan davacı şirketin 1995 yılı işlemlerinin incelenmesi üzerine düzenlenen vergi
inceleme raporuna dayanılarak adına ikmalen ve resen kaçakçılık cezalı kurumlar vergisi, geçici vergi salınmış ve özel usulsüzlük cezası kesilmiştir.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen ... Vergi Mahkemesi ... günlü ve ... sayılı kararıyla; binek otomobillere ait yakıt, amortisman gibi giderlerden yarısının matraha ilavesinin yerinde olduğu, motorlu taşıtlar vergisi, kurumlar vergisi matrahından indirilemeyeceğinden dönem matrahına ilavesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, kurumlar vergisi matrahını ilgilendirmediği anlaşılan katma değer vergisi indiriminin kurumlar vergisi matrahına ilave edilemeyeceği, ... isimli kişiden alınan faturaların, belge basım izni olmadan bastırılıp kullanılmış olmaları nedeniyle dönem kazancından indirilemeyeceği, matraha ilavesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ...'den alınan faturaların gerçeği yansıtmadığı yolunda somut bir tespit bulunmadığı, yalnız işyerinde bulunmadığı tespit edilerek eksik incelemeye dayalı olarak düzenlenen kaçakçılığa iştirak raporuna göre gerçeğe aykırı faturalar düzenlediği sonucuna varıldığı, fatura bedelinin dönem matrahına ilave edilmesinde yasal isabet görülmediği, buna göre kurumlar vergisi ve fon payının değiştirilmesi gerektiği, matrah farkı defter ve belgeler üzerinden hesaplandığından uygulanması gereken cezanın kaçakçılık değil kusur olması, beyanname verme süresi geçtiğinden geçici verginin aranmaması, geçici vergiye uygulanan cezanın kaçakçılık değil kusur olması gerektiği, davacı şirket tarafından 1995 takvim yılı hesap ve işlemleri muhasebeleştirilirken yurt içi satışlar hesabı ile satılan mamüller maliyeti hesabının hiç kullanılmadığı inceleme raporuyla tespit edildiğinden 213 sayılı Yasanın 353 üncü maddesinin 6 ncı bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasında yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle matrahı azaltarak kurumlar vergisini kusur cezalı olarak tadil etmiş, geçici vergiyi kaldırmış, cezasını kusura çevirmiş, davanın özel usulsüzlük cezasına yönelik kısmını ise reddetmiştir.
Taraflar temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi 7.6.2000 günlü ve E:1998/1431, K:2000/2188 sayılı kararıyla; safi kazancın tespitinde yersiz olarak indirilen giderler ile ...'den alınan faturalara ilişkin hüküm fıkralarının aynı gerekçe ve nedenlerle uygun görüldüğü, ...'dan alınan ...-lira tutarındaki iki fatura nedeniyle bulunan matrah farkının ise, bu şahsın vergi mükellefi olduğu ve faturaların gerçeği yansıtmadığının kabul ediliş sebebinin salt adı geçenin izinsiz fatura bastırdığı yolundaki tespite dayalı olduğu, fatura içeriği malların davacıya ait işletmede kullanılmadığı yolunda bir veri bulunmadığı, karşı tarafta nasıl bir işleme tabi tutulduğu da araştırılmadığından faturaların gerçeğe aykırı olduğunun kabul edilemeyeceği, davacı şirketçe muhasebe standartlarına uyularak söz konusu hesapların açıldığı anlaşıldığından, işlemler muhasebeleştirilirken kayıtların sehven başka hesaplara yapılmış olmasının özel usulsüzlük cezasını gerektirmeyeceği gerekçesiyle ...'dan alınan faturalar ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkralarını bozmuş, tarafların diğer kısımlara yönelik temyiz istemlerini reddetmiştir.
Bozma kararına uymayan ... Vergi Mahkemesi ... günlü ve ... sayılı kararıyla; ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçeye ek olarak, ...'dan alınan faturalara ilişkin katma değer vergisi tarhiyatına karşı açılan davanın reddi yolundaki karara yönelik temyiz isteminin Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 23.6.1999 günlü ve E:1998/1490, K:1999/2710 sayılı kararıyla vergi aslı yönünden reddedildiği gerekçesiyle direnmiştir.
Yükümlü şirket tarafından varsayıma dayalı tarhiyatın terkini gerektiği ileri sürülerek ısrar kararı temyiz edilmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen BİŞKİN'in Düşüncesi : Israr kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Nurten KARAÇAY'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasına gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Un ve kepek imalatı yapan yükümlü şirket adına 1995 yılı için salınan kaçakçılık cezalı kurumlar vergisine karşı açılan davayı ...'dan alınan faturalara isabet eden kısmı ve özel usulsüzlük cezası yönünden reddeden vergi mahkemesi ısrar kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiştir.
Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesinin (B) bendinde, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemlerin gerçek mahiyetinin esas olduğu kurala bağlandığından, vergilendirme ile ilgili belgelerin biçimsel kurallara uygun düzenlenmiş olması olayın gerçek niteliğinin araştırılmasına ve sonucuna göre işlem yapılmasına engel değildir. Bu nedenle faturaların biçimsel kurallara uygun düzenlenmiş olması, faturalarda gösterilen emtianın gerçekten faturanın düzenleyicisi olan kimselerden satın alındığını kanıtlamaya yeterli değildir.
İnceleme raporunda uyuşmazlık konusu dönemde yükümlünün gerçeğe aykırı fatura aldığı ileri sürülen kişiyle ilgili tespitlerin değerlendirilmesinden bu şahıs tarafından davacı şirket adına düzenlenen faturaların içeriği itibarıyla yanıltıcı olduğu ve gerçek bir emtia hareketine dayanmadığı sonucuna varıldığından gider kaydının kabul edilmemesinde isabetsizlik görülmemiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353 üncü maddesinin 6 ncı bendinde, bu kanuna göre belirlenen muhasebe standartlarına, tek düzen hesap planına ve mali tablolara ilişkin usul ve esaslar ile muhasebeye yönelik bilgisayar programlarının üretilmesine ve kullanılmasına ilişkin kural ve standartlara uymayanlara özel usulsüzlük cezası kesileceği öngörülmüş olup, davacı şirketin 1995 yılı hesaplarını kaydederken yurt içi satışlar hesabı ile satılan mallar maliyeti hesabını kullanmadığı tespit edilerek özel usulsüzlük cezası kesildiği anlaşıldığından ısrar hükmünde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 18.5.2001 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
X - K A R Ş I O Y
Israr kararının Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.
XX- K A R Ş I O Y
Israr kararının özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği görüşüyle kararın bu kısmına katılmıyorum.
YÖ/ŞGK
|