İKMALEN VE RE'SEN YAPILAN TARHİYATLARDA GEÇİCİ VERGİ ALINAMAYACAĞI HK.
Davacı şirket adına 1991 takvim yılı Kurumlar Vergisi beyannamesini ya
sal ve ek süreler geçtiği halde vermemesi nedeniyle takdir komisyonu
kararına istinaden re'sen salınan kurumlar geçici vergisi ile kesilen
kusur cezasına karşı açılan davayı; 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanu-
nunun mükerrer 40.maddesinde geçici vergiye ilişkin esasların hüküm al
tına alındığı, geçici verginin verilen beyannameler üzerinden hesapla-
nan ve yıl içinde ödenip yılın vergisinden mahsup edilmek üzere ödenen
peşin bir vergi olduğu, vergi incelemesi sonucunda yükümlülerin dönem
kazançları yeniden tesbit edilerek vergi tarh edildiğine göre bu tür
vergi tarhlarında geçici vergiden sözetmenin imkansız olduğu, kaldıki
kanunda ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarda ayrıca geçici vergi
tarh edileceğine ilişkin bir hükmün de yer almadığı gerekçesiyle kabul
ederek dava konusu cezalı tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararı
nın, mahsup imkanı bulunmayan geçici verginin tahakkuk aşamasında ta-
hakkuk ettirilmeyeceği, ancak davacı şirket geçici vergiyi süresinde
tahakkuk ettirip ödemediği için cezası ile birlikte gecikme faizi aran
ması gerekeceğinden geçici vergi tarh edilerek bu vergi üzerinden ke-
sildiği, yapılan işlemin yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması is-
temidir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan
Tarbzon Vergi Mahkemesinin 30.11.1993 gün ve 1993/425 sayılı kararı,
aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz is
temine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bo-
zulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine
ve kararın onanmasına karar verildi.
AYRIŞIK OY:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 120.maddesinde düzenlenen
geçici vergiyi, sıkı sıkıya beyanname verilen hallere ve beyannamede
gösterilen matraha bağlamak şeklinde tezahür eden görüşe katılmak imka
nı yoktur. Çünkü vergiye tabi gerçek gelirini doğru olarak beyan eden
mükellefe geçici vergi yüklerken hiç beyanda bulunmayan veya eksik be-
yanda bulunanı bu verginin dışında bırakmak vergi adaleti ve vergide
eşitlik ilkesi ile bağdaşmaz. Bir başka anlatımla gerçek usulde gelir
vergisine tabi ticari ve mesleki kazanç sahiplerinden gerçek gelirini
doğru olarak beyan edenleri beyan ettikleri matrah üzerinden geçici
vergi mükellefi kabul edip gelirini hiç beyan etmeyen veya eksik beyan
edenleri bu verginin yükümlüsü saymamak dolayısıyla onları bu vergiden
muaf veya müstesna tutmak anlamına gelir ki, bu konuda açık Kanun hük-
mü olmadıkça böyle bir sonuç çıkarmak hukuken de mümkün değildir.
Mükerrer 120.maddede yıllık gelir vergisi beyannamesinden söz edilmiş
olması, aynı Kanunun ticari kazanç ile serbest meslek kazançlarının
vergilendirilmesine ilişkin hükümleriyle parelellik sağlamak amacına
yöneliktir. Zira Kanunun bu kazançlarının vergilendirilmesine ilişkin
hükümlerinde, bu kazançları dolayısıyla gerçek usulde vergilendirilen
mükelleflerin söz konusu kazançlarını yıllık olarak beyan etmeleri esa
sı yer almıştır. Kanun ticari ve mesleki kazançlarını beyan etmeyen
veya eksik beyan edenleri gelir vergisi dışında bırakmadığına göre ay-
nı Kanunda yer alan geçici vergiyi bundan farklı olarak düşünmek müm-
kün değildir. Bu bakımdan sözü edilen mükerrer maddede ikmalen ve re'
sen tarh edilen vergilerin de geçici vergiye tabi olacakları yolunda
ayrıca bir hüküm aramaya da gerek yoktur. Zira Gelir Vergisi Kanununda
beyana tabi olup da eksik beyan edilen veya hiç beyan edilmeyen gelir-
lere de gelir vergisi uygulanacağına dair ayrıca bir hüküm yoktur.
Eksik beyan edilen veya hiç beyan edilmeyen gelirlerin ikmalen veya re
sen vergilendirilmesi ve bunun yöntemleri 213 sayılı Vergi Usul Kanu-
nunda düzenlenmiştir. Geçici vergi de 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunun
da yer aldığına göre geçici verginin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun
kapsamı dışında olduğunu düşünmek olanaksız bulunduğundan geçici vergi
nin de bu Kanunun ikmalen ve re'sen tarhları düzenleyen 29 ve 30.madde
lerine tabi olması gayet doğaldır.
Açıklanan nedenlerle geçici verginin münhasıran beyan edilen kurumlar
vergisine uygulanabileceği yolundaki görüşe katılmadığımdan Mahkeme
kararının bozulması gerekirken onanması yolunda verilen çoğunluk kara-
rına karşıyım.
BŞ/ES
|