|
Dairesi
Aralarında vasıtalı vasıtasız şirket ilişkisi bulunan veya sıkı ve devamlı bir iktisadi bağ bulunan gerçek ve tüzel kişilerden, yaptıkları borçlanmaların işletmede devamlı olarak kullanılması ve borçlarla kurumun öz sermayesi arasındaki nispetin, emsal kurumlara nazaran bariz bir farklılık göstermes
|
|
Karar No
2004/4378
|
|
Esas No
2003/3635
|
|
Karar Tarihi
14-09-2004
|
|
|
Danıştay 9. Daire
KVK Md. 15/2, 16 ÖRTÜLÜ SERMAYE NİTELİĞİNDEKİ BORÇ ÜSTÜNDEN HESAPLANAN FAİZİN GİDER KAYDEDİLEMEYECEĞİ, KDV?NİN İNDİRİLEMEYECEĞİ İstemin Özeti: Yükümlü şirketin 1998-2001 yılları hesap ve işlemlerin incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporuyla anılan dönemde kullanılan bir kısım istikrazların örtülü sermaye kabul edilmesi suretiyle 1998/Nisan, Mayıs, Haziran, Eylül, Aralık dönemleri için adına salınan ağır kusur cezalı katma değer vergisinin terkini istemiyle açılan davayı; ambalaj maddeleri üretimi işi yapan şirketin 1998-2001 yıllarında aynı zamanda ortağı olan (...) Anonim Şirketinden yaptığı ve sonradan sermayeye dönüştürülen istikrazlar nedeniyle ödenen faiz giderlerinin tarhiyata konu edildiğinin anlaşıldığı olayda, örtülü sermayenin varlığı için aranan şartlar gerçekleşmiş ise de finans kaynaklarının şirket amaçları doğrultusunda işbirliği içinde kullanılması ve bu kaynakların maliyetine de birlikte katlanılmasının ticari hayatın normal icaplarına uygun olduğu, davacı tarafından gider kaydedilen faizlerin, aynı oranda kurumlar vergisine tabi olan (...) Anonim Şirketince de gelir kaydedilmiş olması nedeniyle hazinenin bir kaybı bulunmadığı bu nedenle davacı şirketin aynı grup içinde bulunan ve ortağı olan şirketten temin ettiği borçlar karşılığında tahakkuk ettirilen faizleri gider ve maliyet unsuru olarak deftere kaydetmesinde ve faturalarda yer alan katma değer vergilerini indirim konusu yapmasında yasaya aykırılık olmadığı gerekçesiyle kabul eden Vergi Mahkemesi Kararının; örtülü sermaye üzeriden hesaplanan faizi gider kaydettiği vergi inceleme raporlarıyla açıkça ortaya konan davacı adına yapılan cezalı tarhiyatın yasaya uygun olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar: İstem; yükümlü şirket adına 1998/Nisan, Mayıs, Haziran, Eylül, Aralık dönemleri için re?sen tarh edilen ağır kusur cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı kabul eden Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına ilişkindir. Yükümlü şirket adına aynı nedenden dolayı re?sen salınan vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisi ve fon payına karşı açılan davalarda Vergi Mahkemesince kabulü üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucu Danıştay Üçüncü Dairesince verilen kararlarla Vergi Mahkemesi kararı bozulmuş olup gerekçesinde; ?5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu?nun 16. maddesinde; kurumların aralarında vasıtalı vasıtasız bir şirket ilişkisi veya sıkı ve devamlı bir iktisadi bağ bulunan gerçek ve tüzel kişilerden yaptıkları borçlanmaların teşebbüste devamlı olarak kullanılması ve borçlarla kurumun özserma-yesi arasındaki nispetin, emsal kurumlarınkine nazaran bariz bir farklılık göstermesi halinde bu borçlar örtülü sermaye sayılmış, örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faizlerin kurum kazancının tespitinde indirilemeyeceğinin Yasa?nın 15. maddesinin birinci fıkrasının 2. bendinde kurala bağlandığı, ambalaj maddeleri üretimi yapan davacının üretimde ağırlıklı olarak kullandığı alüminyum folyonun tamamına yakın kısmını aynı zamanda şirketin 0,00095 hisseli ortağı olan (...) Anonim Şirketinden satın aldığı, hammadde alışının yanı sıra adı geçen bu şirketten 1998-2001 yılları arasında önemli miktarlara varacak tutarlarda borçlanıldığı, (...) A.Ş. tarafından bu borçlara ilişkin olarak 1998 ve 2001 yılında düzenlenen finansman faturasında yer alan faizlerin bir kısmının doğrudan gider yazıldığı, kalan kısmının ise üretime ve sabit kıymet maliyetine pay verilmek suretiyle kaydedildiğinin tespit edildiği, 2001 yılı Temmuz döneminde mevcut sermayesini 8.000.000.000.000 liraya yükseltme çalışmalarına başlayan davacının, artışın 6.470.704.317.280 liralık kısmının (...) A.Ş. tarafından tam ve nakden ödenmesi suretiyle gerçekleştirilmesi hususunda Sermaye Piyasası Kurulu?ndan izin aldığı ve (...) A.Ş.?nin davacı kurumdan olan alacağına mahsup yoluyla sermaye artırımı taahhüdünü yerine getirdiği ve sermaye artırımı sonrası (...) A.Ş.?nin şirketteki hissesinin 80.88?e yükseldiğinin dosya içeriğinden anlaşıldığı, sermaye yetersizliği neticesinde yapılan borçlanmaların, sermaye artırımı öncesinde 6.464.820.756.775 liraya ulaşarak ödenemez hale gelmesi ve (...) A.Ş.?nin alacaklarını sermaye olarak şirkette bırakarak sermaye yetersizliğini telafi etmesi, borcun niteliğinin aslında örtülü sermaye olduğunu ve sermaye artırımı yoluyla bu meblağın açık sermayeye dönüştürüldüğünü gösterdiği, diğer taraftan davacı kurum ile borçlanılan şirket arasında hem doğrudan ortaklık ilişkisi hem de sıkı iktisadi münasebet olduğu, borç ilişkisinin 1998-2001 yılları arasında artarak devam etmesinin yanında, baskılı ambalaj maddesi üretimi ile uğraşan aynı makinalar ve benzer hammaddeler ile üretim yapan, işletme büyüklüğü ve iş hacmi davacı şirketinkine yakın olan (...) Ambalaj Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin yaptığı borçlanmaların özserma-yesine oranının davacı ile kıyaslanamayacak kadar bariz farklılıklar gösterdiği de saptandığından örtülü sermayenin varlığı için Yasa?da aranan diğer şartlar da gerçekleştiği, (...) A.Ş.?nin bankalardan kullandığı kredilerin kendilerine aktarıldığı iddia edilmesine karşın inceleme raporunda bu şekilde birebir kredi aktarımı olmadığı tespit edildiğinden bu iddianın dava konusu tarhiyata etkisi bulunmadığı bu durumda örtülü sermaye olduğu anlaşılan istikrazlar üzerinden ödenen faizlerin gider kaydedilmesi mümkün bulunmadığından vergi mahkemesince matrahın miktarının hukuka uygun olup olmadığı incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle tarhiyatın kaldırılması yolunda verilen kararda yasaya uygunluk görülmediği? belirtilmiştir. Bu durumda; yükümlü şirket adına aynı yıl ve nedenlerden dolayı tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisi, fon payına ve ilişkin olarak verilen bu kararlar, katma değer vergisi yönünden de geçerli olduğundan Dairemizce de aynı gerekçe ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesinin Kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.
|
|