Danıştay Dördüncü Daire

İnceleme raporunda, borçlunun ifadesi dışında olayı açıkça ortaya koyacak maddi delillerden yararlanılarak vergiyi doğuran olayın mahiyeti, ödünç verilen paranın ve elde edilen faiz tutarının ne olduğu ortaya konulmadan eksik incelemeye dayalı olarak yapılan tarhiyatta isabet yoktur. İstemin Özeti: 1997 yılı işlemleri incelenerek düzenlenen rapora dayanılarak davacı adına re'sen gelir vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp, vergi aslı için ağır kusur, aslı aranmayan geçici vergi için kusur cezası kesilmiştir. (...) Vergi Mahkemesi; dosyanın incelenmesinden davacının 19961999 yıllarında faizle borç para vererek gelir elde ettiğinin (...) İcra Müdürlüğündeki muhtelif sayılı icra dosyalarından elde edilen bilgiler ve davacıdan borç para alanların ifadelerinden anlaşılması üzerine inceleme raporu ile yükümlünün ihtilaflı dönemde faiz karşılığı verdiği borç para miktarı ile yaptığı tahsilatların belirtilen kişi ve kuruluşlarla temas edilmek suretiyle tespit edilerek menkul sermaye iradı olarak elde edildiği belirlenen faiz gelirleri tutarları esas alınarak saptanan matrah farkı üzerinden tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı, yükümlünün 1996 ve 1999 yılları arasında, aralarında akrabalık ilişkisi ve sıkı bir ticari iş ilişkisi bulunmayan kişilere borç para verdiği ve bu paraların bir kısmını cebri icra yoluyla, bir kısmını ise karşılıklı sulh olunmak suretiyle faiziyle birlikte tahsil ettiğinin sabit olduğu, buna göre davacının belirtilen yıllarda ikrazatçılık faaliyetinde bulunduğu ve bu faaliyeti sonucu faiz geliri elde ettiği açık ise de, ihtilaflı döneme ilişkin olarak düzenlenen inceleme raporunda, borçlunun ifadesi dışında olayı açıkça ortaya koyacak maddi delillerden yararlanılarak vergiyi doğuran olayın mahiyeti, ödünç verilen paranın ve elde edilen faiz tutarının ne olduğu ortaya konulmadan eksik incelemeye dayalı olarak yapılan tarhiyatta isabet görülmediği gerekçesiyle kaldırılmasına karar vermiştir. Davalı İdare, yapılan tarhiyatın yasal olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Fındık ticareti işi ile uğraşan davacının ikrazatçılık faaliyetinde bulunduğu ve bu faaliyeti sonucu faiz geliri elde ettiği halde bu gelirini beyan etmediğinden söz edilerek inceleme raporu ile saptanan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, yükümlünün ihtilaflı dönem de dahil olmak üzere 1996 ile 1999 yılları arasında değişik kişilere ödünç para verdiği ve bu paraları daha sonra faiziyle birlikte tahsil ettiği, para verdiği kişilerle arasında akrabalık ilişkisi olmadığı gibi tespit edilen miktarlarda para alışverişini makul kılabilecek sıkı bir iş ilişkisinin de bulunmadığı anlaşılmış olup, belirtilen yıllarda çeşitli kişilere birden çok kez para vermek suretiyle ikrazatçılık faaliyetinde bulunduğu ve bu faaliyeti sonucunda da faiz geliri elde ettiği Vergi Mahkemesince de kabul edilmiştir. Buna göre, Mahkemece gerek cebri icra yoluyla, gerekse sulh yoluyla davacı tarafından tahsil edilen paralara iç yüzde yönteminin uygulanması suretiyle ve piyasadaki cari faiz oranları da ilgili kuruluşlardan sorulup tahsilatının ne kadarının ana para, ne kadarının faiz olduğu belirlenerek buna göre bir karar verilmesi gerekirken ihtilaflı dönemde yükümlünün ne kadar faiz geliri elde ettiğinin inceleme raporuyla açıkça ortaya konulmadığı gerekçesiyle tarhiyatın eksik incelemeye dayalı olduğu ve kaldırılması yolunda verilen kararda yasaya uyarlık görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle belirtilen hususlarda araştırma yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere (...) Vergi Mahkemesi Kararının bozulmasına oyçokluğuyla karar verildi(*) (*) AZLIK OYU: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden temyiz isteminin reddi gerekeceği oyu ile karara karşıyız.