|
Dairesi
Kredi kartının finansman ihtiyacında kullanılması ticari icaplara uygun olmayıp, aksinin ispatı Vergi Usul Kanunu?nun 3. maddesi hükmü gereğince mükellefe ait olduğundan kredi kartları ile tahsil edilen hasılatın mal ve hizmet satışına ait olmadığı hususunun mükellef tarafından ispat edilmesi gerek
|
|
Karar No
2003/5168
|
|
Esas No
2001/2326
|
|
Karar Tarihi
01-01-2000
|
|
|
T.C. DANIŞTAY
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Özet: Kredi kartının finansman ihtiyacında kullanılması ticari icaplara uygun olmayıp, aksinin ispatı Vergi Usul Kanunu?nun 3. maddesi hükmü gereğince mükellefe ait olduğundan kredi kartları ile tahsil edilen hasılatın mal ve hizmet satışına ait olmadığı hususunun mükellef tarafından ispat edilmesi gerekmektedir.
İstemin Özeti : Telefon ve aksesuarları ticareti yapan ve Kasım/1999 dönemi işlemleri sınırlı olarak incelenen davacının kredi kartı ile yaptığı bir kısım satışlardan elde ettiği hasılatı kayıt ve beyan dışı bıraktığı görüşüyle adına resen salınan gelir vergisi, fon payı ile kesilen vergi ziyaı cezalarını; kredi kartı ile tahsil edilen fark miktarın satılan emtia karşılığında çekildiğinin müşteriler nezdinde yapılan karşıt incelemeler yoluyla tespit edilmediği, faturasız emtia alınıp satıldığına ilişkin somut tespit bulunmadığı, davacının da kendisi ve arkadaşlarının nakit ihtiyacını karşılamak maksadıyla tos makinasının kullanıldığına ilişkin iddiası bulunduğu, bu durumda sağlıklı ve yeterli inceleme ile araştırmaya dayanmayan ve hukuken geçerli maddi delilleri içermeyen inceleme raporundaki tespit ve iddialarla kayıt ve beyan dışı bırakılan hasılatın bulunduğu hususunun somut bir biçimde ortaya konulmadığından olayda yasada öngörülen anlamda bir re?sen tarh nedeni bulunmadığı ve varsayımdan hareketle matrah farkı hesaplandığı, gerekçesiyle kaldıran ? Birinci Vergi Mahkemesinin 22.12.2000 gün ve E:2000/447, K:2000/626 sayılı kararının; hasılat farkının katma değer vergisi beyannameleri ile banka kayıtlarından bulunduğu ve tarhiyatın hukuka uygun olduğu ileri sürülerek bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi ??nin Düşüncesi: Kredi kartı ile tahsil edilen miktarlar ticari işletmenin elde ettiği gelirin tespiti açısından en önümle donelerden olması nedeniyle hesaplanan matrah farkında hukuka aykırılık bulunmadığından tarhiyatı kaldıran mahkeme kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Savcı ??nın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3?üncü maddesinin ispat başlıklı B bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan ve olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olduğu, kuralına yer verilmiştir.
Anılan Kanunun 30?uncu maddesinin 2?nci fıkrasının 6?ıncı bendinde, tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması, re?sen tarh nedeni olarak sayılmıştır.
Olayda, Davacının kredi kartı ile yaptığı satışlardan kaynaklanan hasılatı ile katma değer vergisi beyannamesinde bildirdiği hasılat arasında fark olduğu inceleme raporu ile saptandığından re?sen tarh nedeni bulunmaktadır. Kredi kartı, bankalar ve özel finans kurumları tarafından, müşterilerine gerek mal ve hizmet alışverişi gerekse nakit çekişi sağlamak maksadıyla verdikleri ve belli bir limit dahilinde taşıyıcılarına, bedelini daha sonra ödemek kaydıyla alışveriş yapma imkanı sağlayan gayri nakdi bir kredi aracı olup kredi kartının esas kullanım alanı mal ve hizmet alışverişi olduğundan bir ticari işletmenin hesap döneminde elde etmesi gereken hasılatının hesabında kredi kartı ile yapılan mal ve hizmet satışına ilişkin elde ettiği hasılatının da dikkate alınması gerekmektedir. Kredi kartının finansman ihtiyacında kullanılması ticari icaplara uygun olmayıp, aksinin ispatı yukarıda açıklanan yasa hükmü gereğince davacıya ait olduğundan kredi kartları ile tahsil edilen hasılatın mal ve hizmet satışına ait olmadığı hususu davacı tarafından kanıtlanamamıştır.
Bu açıklamalar karşısında, inceleme raporuyla saptanan matrah farkı üzerinden davacı adına re?sen yapılan cezalı tarhiyatın kaldırılması yolunda verilen Mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, davalı idari temyiz isteminin kabulü ile ? Birinci Vergi Mahkemesinin 22.12.2000 gün ve E:2000/447, K:2000/626 sayılı kararının bozulmasına, Harçlar Kanununun 13?üncü maddesinin (i) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine 9.12.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|
|