Danıştay Dokuzuncu Daire
Mükellefin terk ettiği iş adresinde kardeşine yapılan tebliğin geçersiz olduğu. İstemin Özeti: Yükümlü adına 1992 / Şubat Aralık dönemleri için salınan katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının terkini istemiyle açılan davayı süre aşımı yönünden reddeden (…) Vergi Mahkemesi kararını onayan Danıştay Onbirinci Dairesi'nin kararının; dava konusu vergi ve cezaları içeren ihbarnamelere ilişkin tebligatın usulüne uygun yapılmadığı ileri sürülerek düzeltilmesi istenilmektedir. Karar: İstem; 1992 / Şubat Aralık dönemleri için yükümlü adına salınan katma değer vergisi ile kesilen kaçakçılık, usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının terkini istemiyle açılan davayı süre aşımı yönünden reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına ilişkindir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 93/1. maddesinde; tahakkuk fişinden gayri vergilendirme ile ilgili olup hüküm ifade eden bilumum vesikalar ve yazıların adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilan yolu ile tebliğ edileceği; 94. maddenin birinci fıkrasında tebliğin mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müstahdemlerinden birine yapılacağı hükümlerine yer verilmiştir. Öte yandan 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesinde tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılacağı, muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi sayılacağı belirtilmiştir. Olayda davacının '…' adresindeki faaliyetini terk etmesi üzerine defter ve belge ibrazına ilişkin yazı ikametgah adresinde annesine tebliğ edildiği halde dava konusu vergi ve ceza ihbarnamelerinin de aynı adreste tebliğ edilmesi gerekirken terk ettiği iş adresinde kardeşine tebliğ edildiği, bu kişinin ise 213 sayılı Kanun'nu 94. maddesinde sayılan kişilerden olmadığı anlaşıldığından ve davacı tebligatın 12.01.1998 tarihinde eline geçtiğini beyan ettiğinden 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesi uyarınca bu tarihin tebliğ tarihi olarak kabulü gerekmektedir. Bu durumda 04.02.1998 tarihinde açılan davada süreaşımı bulunmadığından Vergi Mahkemesince esas hakkında karar verilmesi gerekirken davanın süreaşımı nedeniyle reddedilmesinde isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, (…) Vergi Mahkemesinin kararının bozulmasına oybirliği ile karar verildi.