Danıştay Dokuzuncu Daire
Yükümlü şirketin faaliyetinin devre tatil organizasyon ve işletmeciliği olduğu dikkate alındığında ticari faaliyetin konusunu oluşturan devre tatil sözleşmelerinin ticari teslim niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığından, tüketicilerden devre tatil sözleşmesi uyarınca peşin veya 12, 24 ve 36 aylık dönemler halinde tahsil edilen devre tatil bedelinin 3065 sayılı Kanun’un 10/a ve 20. maddeleri hükümleri uyarınca tahsil edilen dönemler itibarıyla beyan edilmesi gerekir. İstemin Özeti: Turizm işletmeciliği ve devre tatil pazarlama ve organizasyon işiyle uğraşan yükümlünün 1996 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen inceleme raporuna istinaden aynı yılın Ocak ila Ekim dönemleri için tarh edilen katma değer vergisinin terkini istemiyle açılan davayı kabul eden vergi mahkemesi kararının devre tatil satış bedelinden kaynaklanan matrah farkı üzerinden yapılan tarhiyata ilişkin hüküm fıkrasını; yükümlü şirketin faaliyetinin devre tatil organizasyon ve işletmeciliği olduğu dikkate alındığında ticari faaliyetin konusunu oluşturan devre tatil sözleşmelerinin ticari teslim niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığından, tüketicilerden devre tatil sözleşmesi uyarınca peşin veya 12, 24 ve 36 aylık dönemler halinde tahsil edilen devre tatil bedelinin 3065 sayılı Kanun’un 10/a ve 20. maddeleri hükümleri uyarınca tahsil edilen dönemler itibarıyla beyan edilmesi gerektiğinden hesaplanan matrah farkı üzerinden salınan katma değer vergisini terkin eden vergi mahkemesi kararında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle bozan, diğer hüküm fıkralarını ise onayan Danıştay Onbirinci Dairesi kararının; müşteriler ile yapılan sözleşmelerin düzenlendiği tarihte teslim gerçekleşmediğinden yapılan cezalı tarhiyatın terkini gerektiği ileri sürülerek düzeltilmesi istenilmektedir. Karar: Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Genel Kurulları tarafından verilmiş olan kararlar hakkında kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ancak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesinde yazılı sebeplerden birinin bulunması ile mümkündür. Dilekçe sahibinin ileri sürdüğü sebepler bunlardan hiçbirine uymadığından yerinde olmayan karar düzeltme isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.