Dairesi
Ticaret mahalli olan işhanında kapıcı olarak çalışan kişiye ödenen ücretlerin, gelir vergisi kesintisine tabi tutulması gerekmektedir.
Karar No
2002/3149
Esas No
2002/667
Karar Tarihi
08-10-2002

Danıştay Dördüncü Daire

Ticaret mahalli olan işhanında kapıcı olarak çalışan kişiye ödenen ücretlerin, gelir vergisi kesintisine tabi tutulması gerekmektedir. İstemin Özeti: 1996/112, 1997/112, 1998/112, 1999/112, 2000/112, 2001/1. ayları için davacı işhanı yönetiminin çalıştırdığı kapıcıya ödediği ücretlerden tevkifat yapmadığı ileri sürülerek re'sen takdir olunan matrah üzerinden gelir (stopaj) vergisi salınmış, ağır kusur ve vergi ziyaı cezası kesilmiştir. (...) Vergi Mahkemesi; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinde, bentler halinde sayılan ödemeleri yapanların istihkak sahiplerinin gelir vergisine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur olduklarının öngörüldüğü, 94. maddenin 1. fıkrasının 1. bendinde, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden tevkifat yapılacağının belirtildiği, Gelir Vergisi Kanunu'nun 23. maddesinin 1. fıkrasının 6. bendinde hizmetçilerin ücretlerinin istisna kapsamında olduğunun ifade edildiği, ticaret mahalli olan işhanı gibi yerlerde çalışan kapıcıların ücretlerinin vergiden istisna edilmediği, dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucu, davacı işhanında bir kişinin kapıcı olarak çalıştığına dair 17.12.1999 tarihli bir tutanak düzenlendiği, bu tutanağa istinaden ilgili yıl beyannamelerinin verilmemesi üzerine takdir komisyonu kararına dayanılarak tarhiyat yapıldığı, ticaret mahalli olan işhanında çalıştırılan kapıcıya ödenen ücretten dolayı tevkifat yapılmaması nedeniyle salınan vergi ve kesilen cezanın yasal olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Davacı, işhanı yönetiminin Gelir Vergisi Kanunu'nun 94. maddesinde tevkifat yapmakla yükümlü bulunan kişi veya kurumlar arasında sayılmadığını, aynı Kanun'un 23. maddesinin 1. maddesinin 6. fıkrasında 'kapıcılık gibi' işler için ödenen ücretlerin de istisna kapsamında olduğunun öngörüldüğünü ileri sürmekte, kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Davacı tarafından vergi aslına ilişkin olarak temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında yerinde ve kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 347. maddesinde; ağır kusur mükellef veya vergi sorumlusu tarafından, madde metninde sayılan hallerden birisiyle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi olarak tanımlanmıştır. Olayın niteliği gereği davacının ağır kusur sayılan eylemlerde yasa koyucunun aradığı irade ile davranmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu itibarla ağır kusur cezasının kusur cezasına çevrilmesi gerekmektedir. Bu nedenle davacı temyiz isteminin kısmen kabulüyle, Vergi Mahkemesi kararının ağır kusur cezasına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, diğer temyiz isteminin reddine oybirliğiyle karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı