Danıştay Dördüncü Daire
İrtifak hakkı yoluyla tahsiste kiralamadan söz edilemeyeceğinden davacı şirketin arazi üzerine inşa etmiş olduğu binalar, yer altı ve üstü tesisleri için yapılan ödemeler özel maliyet bedeli değil, inşaat maliyet gideri olup aktifte sabit değerler olarak bulunması gerekir. İstemin Özeti: Davacı şirketin, mülkiyeti Hazine'ye ait olan ve 49 yıllığına irtifak hakkı tesis edilen taşınmaz üzerinde kurulan (...) Turistik Tesisleri Anonim Şirketi'nin tüm aktif ve pasifiyle devralınması nedeniyle Hazine'ye ödenmesi gereken kâr payının tespitine yönelik olarak 1995 yılına ait işlemlerinin incelenmesi sonucu, amortismanları fazla hesaplayarak gider kaydedilmek suretiyle dönem kazancını eksik beyan ettiği ve ihtilaflı dönemde gider olarak kaydedilen Hazine'ye ödenmesi gereken kâr payı tutarının eksik kaydedildiğinin tespit edildiği ileri sürülerek düzenlenen inceleme raporuna göre adına 1995 yılı için ikmalen kurumlar vergisi salınıp, fon payı hesaplanmış ağır kusur cezası kesilmiştir. (...) Vergi Mahkemesi; konuyla ilgili kanun maddelerinin incelenmesi sonucu irtifak hakkı ile devir alınan arazinin kiralanmış olduğunun ve irtifak hakkı tesisi ve tespiti için yapılan sözleşmenin kira sözleşmesi olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığının anlaşıldığı, her ne kadar davalı İdarece Kamu Arazisinin Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca bu tür tahsislerin bir nevi kiralama olduğu ileri sürülmekte ise de anılan yönetmeliğin 18, 19, 20 ve 21. maddesinin birlikte değerlendirilmesinden, kamu arazilerinin, müteşebbüslere kiralama ve irtifak hakkı yoluyla olmak üzere iki ayrı tahsis yolunun bulunduğu, irtifak hakkı yolu ile tahsis halinde bedelin 18, 19 ve 20. maddede belirtilen usullere göre tespit edileceği öngörülmekte olup bu madde de belirtilen 18, 19 ve 20. maddelere yapılan göndermenin sadece bedelin tespitine ilişkin olması karşısında irtifak hakkı yoluyla tahsiste de kiralamadan söz edilemeyeceğinden davacı şirketin arazi üzerine inşa etmiş olduğu binalar, yer altı ve üstü tesisleri için yapılan ödemeler özel maliyet bedeli değil, inşaat maliyet gideri olup aktifte sabit değerler olarak bulunması gerektiği, ihtilaflı dönemde gider olarak kaydedilen Hazine'ye ödenmesi gereken kâr payı tutarının eksik kaydedilmesi hususuna ilişkin davacı şirketin bir iddiasının bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar vermiştir. Vergi Dairesi Müdürlüğü, düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak yapılan tarhiyatın kanun ve usule uygun olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine oy birliğiyle karar verildi.