Dairesi
Yasalarla tanınan yetkiye uygun olarak düzenlenen yönetmelik hükümleri doğrultusunda yayınlandığı anlaşılan 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde yer alan 'mahsuben iadelerde de nakden iadelerde olduğu gibi banka teminat mektubu verilmesi gerektiği'ne ilişkin düzenlemenin iptali yolundaki k
Karar No
2001/53
Esas No
2000/313
Karar Tarihi
09-02-2001

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu

Yasalarla tanınan yetkiye uygun olarak düzenlenen yönetmelik hükümleri doğrultusunda yayınlandığı anlaşılan 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde yer alan 'mahsuben iadelerde de nakden iadelerde olduğu gibi banka teminat mektubu verilmesi gerektiği'ne ilişkin düzenlemenin iptali yolundaki kararda isabet yoktur. İstemin Özeti: 22.07.1992 tarih ve 21292 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde yer alan 'mahsuben iadelerde de nakden iadelerde olduğu gibi banka teminat mektubu verilmesi' gerektiği yolundaki düzenlemenin iptali istemiyle dava açılmıştır. Danıştay Dördüncü Dairesi 14.06.2000 tarih ve E. 2000/2022, K. 2000/2809 sayılı kararıyla; 178 sayılı Maliye Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 11. maddesine dayanılarak çıkarılan Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği ile fazla ve yersiz tahsil edilen vergilerin ilgililere verilmesinde aranılacak belgelere ilişkin esasların açıklandığı, 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nin 'Tevkif yoluyla ödenen diğer gelir ve kurumlar vergilerinin nakden veya mahsuben ifadesi başlıklı A3 bölümünde; Gelir Vergisi Kanunu'nun 11 ve Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 44. maddesine göre yapılacak iadelerden yukarıda belirtilenler dışında kalan iade işlemlerinden, 25.000.000 liraya kadar olanlardan teminat mektubu ve inceleme raporu aranmayacağı, 25.000.000 lirayı aşan iade istemlerinde ise bu miktarın üzerindeki tutarın 'süresiz ve şartsız banka teminat mektubu' karşılığında inceleme raporu beklemeksizin iade edileceği bu konudaki mahsuben iadelerde de aynı şekilde iade yapılacağının belirtildiği, bu düzenlemeye dayanak alınan Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği'nin 'Geri Verilecek Paralar' başlıklı 52. maddesinde; nakden veya mahsuben tahsil edilerek bütçeye gelir kaydedilen paraların fazla veya yetersiz tahsil edilmesinden dolayı ilgililerine geri verilmesinde aranacak belgelere ilişkin esasların sayıldığı, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre yapılacak iadelere ilişkin esasları düzenleyen 2. fıkranın (b) bendinde; Gelirler Genel Müdürlüğü'nce belirlenen miktarı aşan iadelerden arta kalan tutarın mükellef tarafından talep edilmesi halinde, inceleme raporu beklemeksizin, bankalara yapılan ödemelerden kesilen vergilerde ise, bu vergilerin ilgili saymanlığa yatırıldığına ilişkin belge aranılmaksızın süresiz ve şartsız banka teminat mektubu karşılığında iade edildiği taktirde banka teminat mektubunun teslimine ilişkin alındığının onaylı bir örneğinin ödeme belgesine bağlanacağının belirtildiği, 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğine dayanak alınan Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği'nin 52. maddesinin 'Geri verilecek paralar' başlığını taşıdığı, teminat mektubu aranması koşullarının iade edilecek paranın varlığı halinde söz konusu olacağı, bu durumda mahsuben iadelerde de böyle bir şartın aranması mevzuatla tanınan yetkinin aşılması sonucunu doğuracağından dava konusu düzenlemede hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle sözü edilen düzenlemeyi iptal etmiştir. Maliye Bakanlığı tarafından dava konusu düzenlemede yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir. Karar: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 121. maddesi ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 44. maddesinde, yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iratlardan bu kanunlara göre kesilmiş bulunan vergilerin beyanname üzerinden hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edileceği, mahsubu gereken miktar, gelir veya kurumlar vergisinden fazla olduğu takdirde farkın mükelleflerin müracaatı üzerine kendilerine ret ve iade edileceği kurala bağlanmış, 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde de, mahsuplar sonunda arta kalan tevkif yoluyla kesilen vergilerin iadesine ilişkin usul ve esaslar açıklanmıştır. 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Kanunu'nun 70 ve 139. maddelerinde, gelir ve gider tahakkuklarına ait evrakların şekil ve içeriklerinin ve bu Kanun'da yer alan hesap usullerinin tayinine Maliye Bakanlığı'nın yetkili olduğu belirtilmiş olup, 178 sayılı Maliye Bakanlığı'nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 11. maddesi de Maliye Bakanlığını düzenleme yapmaya yetkili kılmıştır. Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği'nin 52. maddesinin Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre yapılacak iadelere ilişkin esasları belirleyen 2. fıkrasının b bendinde. Gelirler Genel Müdürlüğü'nce belirlenen miktarı aşan iadelerden arta kalan tutarın, mükellef tarafından talep edilmesi halinde inceleme raporu beklemeksizin, bankalara yapılan ödemelerden kesilen vergilerde ise, bu vergilerin ilgili saymanlığa yatırıldığına ilişkin belge aranılmaksızın, süresiz ve şartsız banka teminat mektubu karşılığında iade edildiği takdirde banka teminat mektubunun teslimine ilişkin alındığının onaylı bir örneğinin ödeme belgesine bağlanacağı belirtilmiştir. Söz konusu yönetmeliğe dayanılarak yayımlanan 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde de 25.000.000 lirayı aşan iade işlemlerinde bu miktarın üzerindeki tutarın süresiz ve şartsız banka teminat mektubu karşılığında inceleme raporu beklenmeksizin iade edileceği bu konudaki mahsuben iadelerde de aynı şekilde işlem yapılacağı açıklanmakla, Yönetmelikte yapılan düzenleme tekrarlanarak miktar konusunda belirleme yapılmıştır. Devlet Harcama Belgeleri Yönetmeliği'nin 52. maddesinde tahsil edilerek bütçeye gelir kaydedilen paraların nakit veya mahsup yoluyla kaydedilmiş olması yönünden bir ayrım gözetilmediği gibi, bu paraların fazla veya yersiz tahsil edilmesinden dolayı ilgililere geri verilmesinde aranacak koşulların belirlenmesinde de bu ayrım yapılmıştır. Esasen gerek gelir kaydında gerekse ilgililere iade işlemlerinde nakit kullanımla, işlemin mahsup yoluyla yapılması arasında fark bulunmaktadır. 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde de mahsup sonrası kalan tutarın nakden veya başka vergi borçlarına mahsup yoluyla iadesi aynı şartlara tabi tutulmuş her iki halde de iade işlemi belli miktarın aşılması halinde süresiz ve şartsız teminat mektubu verme koşuluna bağlanmıştır. Bu durumda yasalarla tanınan yetkiye uygun olarak düzenlenen Yönetmelik hükümleri doğrultusunda yayınlandığı anlaşılan 169 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde yer alan 'mahsuben iadelerde de nakden iadelerde olduğu gibi banka teminat mektubu verilmesi gerektiği' ne ilişkin düzenlemenin iptali yolundaki kararda isabet görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüne, Danıştay Dördüncü Dairesi kararının bozulmasına, oyçokluğuyla karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı