Danıştay Yedinci Daire 

Dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan vergi ve ceza ihbarnamelerinin davacıya ödeme emrinin tebliğ edildiği en son adreste tebliğ edilmesi gerekirken, eski adreslerine gönderilen tebliğatın yapılamadığı belirtilerek ilanen tebliğ yoluna gidildiği; tebliğinin usulüne uygun olmadığının anlaşılması nedeniyle ödenecek safhaya gelen bir kamu alacağından söz edilemeyeceği; bu durumda, ödeme emri düzenlenmesinde yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden vergi mahkemesi kararının aynı gerekçe ile onanması. İstemin Özeti: Davacı adına 1993 yılının Kasım ve 1994 yılının Ekim dönemleri için tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen cezanın ve gecikme faizinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrini; olayda dava konusu ödeme emrinin dayanağını oluşturan vergi ve ceza ihbarnamelerinin davacıya ödeme emrinin tebliğ edildiği en son adreste tebliğ edilmesi gerekirken, eski adreslerine gönderilen tebliğatın yapılamadığı belirtilerek ilanen tebliğ yoluna gidildiği; tebliğinin usulüne uygun olmadığının anlaşılması nedeniyle ödenecek safhaya gelen bir kamu alacağından söz edilemeyeceği; bu durumda, ödeme emri düzenlenmesinde yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle iptal eden (...) Vergi Mahkemesi kararının; davacının bilinen adresinde bulunamaması nedeniyle 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 103. maddesi uyarınca ilanen yapılan tebliğat üzerine tahsil edilebilir hale gelen kamu alacağı için düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle, gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine, kararın onanmasına, oybirliğiyle karar verildi.