Dairesi
Yükümlünün piyasadan faturasız temin ettiği ve ihraç ettiği yada ihraç etmiş gibi gösterdiği malların faturalarını belli bir organizasyon çerçevesinde kurulmuş bir sistemden komisyon karşılığı temin ettiği anlaşıldığından yükümlü adına yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmamaktadır.
Karar No
2001/3848
Esas No
2001/2433
Karar Tarihi
01-01-2000
T.C. DANIŞTAY

Dokuzuncu Daire 

Özet: Yükümlünün piyasadan faturasız temin ettiği ve ihraç ettiği yada ihraç etmiş gibi gösterdiği malların faturalarını belli bir organizasyon çerçevesinde kurulmuş bir sistemden komisyon karşılığı temin ettiği anlaşıldığından yükümlü adına yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmamaktadır.

İstemin Özeti : 1996 yılı işlemleri incelenen yükümlünün sahte fatura kullandığının tespiti üzerine inceleme raporuna dayanılarak 1996/ Şubat dönemi için re?sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin terkini istemiyle açılan davayı; dosyanın ve inceleme raporunun incelenmesinden yükümlünün ihraç kotasını tutturmak amacıyla aracı ihracat kapsamında sözleşme yaptığı bazı firmalar aracılığıyla ihracat yaptığının ve satın aldığı mal ve hizmete ilişkin olarak banka çeki kullanarak ödediği katma değer vergilerini başka işlemler sebebiyle uhdesinde kalan katma değer vergisinden indirdiğinin, bu aşamada mal ve hizmet satın aldığı firmalara katma değer vergilerini çek ile ödediğinin, bu şirketler nezdinde yükümlü tarafından Yeminli Müşavirler kanalıyla inceleme yaptırıldığının, satıcı şirket yetkilisi ile Yeminli Mali Müşavirin imza, kaşe ve mührünü taşıyan ve bu tutanaklarda mal satışı ile katma değer vergisinin defterlerde kayıtlı olduğu ve katma değer vergisi beyannamelerine intikal ettirilerek beyanda bulunduğunun ve tahakkuk fişi alındığının kayıtlı olduğunun, 2000 yılında düzenlenen vergi inceleme raporunda bu tutanakların sahte veya gerçeği yansıtmadığına dair bir tespit yapılmadığının, sadece 1997 ve takip eden yıllarda yoklama memuru tarafından şirketle ilgisi bulunmayan, gayri menkul sahibi olmayan İngiliz şirketlerin tahminine göre düzenlenmiş iş yeri terk yoklama fişleriyle çeliştiğinin belirtilmesiyle yetinildiğinin, söz konusu yoklama fişlerine göre, bazı firmaların adreslerinde bulunmadığının, ulaşılamadığının veya defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinin, yahut bu miktarlarda mal ve hizmet satacak kapasiteye sahip olmadığının ve bazı satıcı firmaların mal alımında bulundukları alt firmalar hakkında daha önce düzenlenmiş vergi incilime raporlarına göre bir kısmının sahte belge düzenlediği kanaatine varıldığı gerekçesiyle yükümlüye mal satan bazı firmaların alışlarının sahte belgeye dayandığının dolayısıyla mal satışlarının da sahte belgeye dayandığının kabul edildiğinin, bu tespitlere göre yükümlü şirketlerin aracılı ihracat ,yapmak üzere satın aldığı malları piyasadan belgesiz olarak aldığı ve belgelendirmek için de sahte belge temin ettiği kanaatine varılarak indirim konusu yaptığı katma değer vergilerinin kaçakçılık cezalı olarak tarh edildiğinin anlaşıldığı, ? Tekstil, ? Tekstil, ? Dış Ticaret, ? Ticaret ve ? Tekstil Şirketlerine ait kurumlar vergisi beyannamesi ekinde bulunan işleme ayrıntılı bilançolarında önemli tutarda mal satışı beyanında bulunduğunun görüldüğü, inceleme raporunda bu bilgilerin bir tarafa bırakılarak ilgisiz kişilerin bilgisi ışığında işyeri terk yoklama fişlerine dayanılarak dava konusu tarhiyatın önerildiği, bu durumda malların yükümlü tarafından gerçekten alındığının ve satıcı firmalara katma değer vergilerinin ödendiğinin kabul edilmesi gerektiği, ??dan alınan nakliye faturalarına gelince; anılan bu şahıs için vergi inceleme raporu bulunduğu, bu raporda bulunan ??nun ifadesinde; 21.12.1994 tarihinde nakliyecilik faaliyetine başladığını, kapakları pembe ve yeşil olmak üzere aynı seri ve numaraları taşıyan 2 takım 5?er cilt fatura bastırdığını, bu faturalardan pembe kapaklı olanların gerçekten izin alınarak bastırıldığını, diğer yeşil kapaklı 5 cilt faturaların ise sahte numara taşıdığını, yeşil kapaklıların komisyon karşılığı düzenlendiğini, pembe kapaklı olan faturaların ise bir kısmını gerçek mal ve hizmet için düzenlendiğini bir kısmının ise sahte olduğunu beyan ettiğinin anlaşıldığı, ??dan fatura alan yüzlerce mükellefin yanı sıra, oldukça büyük ticaret hacmine sahip olan yükümlünün çok cüz?i miktarlardaki katma değer vergilerini indirim konusu yapabilmek için sahte belge temini yoluna başvurduğunun kabul edilmesinin iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymadığı, diğer yandan iyi niyetli mükelleflerin ticari faaliyette bulunan bu tür mükelleflerin düzenledikleri faturalardan hangilerinin sahte, hangilerinin gerçek olduğunu bilmelerinin mümkün olmadığı, sadece faturayı düzenleyenin ifadesine dayanılarak tarhiyat yapılamayacağı gerekçesiyle kabul eden ? 3. Vergi Mahkemesinin 13.3.2001 tarih ve 2001/223 sayılı kararının; firmaların hiçbirisinin yükümlüye düzenlediği faturalardaki malları üretebilecek yada alıp satabilecek kapasiteye ve sermayeye sahip olmadıkları, faaliyete başladıktan yada ortak değişikliği yapıldıktan sonra ortadan kaybolan firmalar olduğu, yurt dışında gelen ihracat bedellerinin büyük bölümünün ya alt firmalarla ilgisi bulunmayan şahıslar tarafından tahsil edildiği, yada bu kişiler tarafından yurt dışına geri gönderildiği, yükümlünün alt firmalara düzenlediği çeklerin yine aynı şahısların da içinde bulunduğu bazı kişilerce tahsil edildiği, bu tespitlere göre yükümlünün, belgesiz olarak temin ettiği yada ihraç edilmiş gibi gösterdiği mallar için belli bir organizasyon çerçevesinde kurulmuş olan bu sistemden alış faturası temin ettiği, bu nedenle yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.

Savcı ??ün Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.

Açıklanan nedenle temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

Tetkik Hakimi ??in Düşüncesi :Vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan tarhiyatın yerinde olduğu bu nedenle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:

Uyuşmazlıkla, 1996 yılı işlemleri incelenen yükümlünün ihraç konusu malları piyasadan faturasız temin ettiğinin ve sahte faturalarla belgelendirildiğinin tespit edilmesi üzerine 1996/Şubat dönemi için re?sen tarh edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin terkini istemiyle açılan davayı kabul eden İzmir 3. Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Dosyada mevcut vergi inceleme raporu ile eklerin incelenmesinden yükümlüye 1996 yılında fatura düzenleyen ? Tekstil, ? Tekstil, ? Tekstil, ? Dış Tic., ? Tic., ? Tekstil, X adlı firma ve şahısların, adreslerinde bulunmadığı, bildirimde bulunmadan işyeri adreslerini terk ettikleri, hepsinin yüz milyarlarca satış hasılatı elde etmiş gibi göründüğü, oysa kapasitelerinin bu hasılatlar için yetersiz olduğu, bu firmaların sahte fatura düzenlediklerinin tespitli olduğu, ihraç bedellerinin yurt dışında bulunan alıcıların dışındaki bazı kişiler tarafından yurda gönderildiği, sadece küçük bir kısmının yükümlü adına gönderildiği ve alt firmalarla ilgili olmayan kişilerin hesaplarına aktarıldığı, nakden hesaplardan çekilen dövizlerin yurt dışındaki hesaplarına geri gönderildiği, öte yandan bu paraların ürünlerin satın alındığı firmalara ödendiğini gösteren hiçbir belge ve beyana rastlanmadığı, satın alınan tekstil ürünlerine ilişkin katma değer vergilerinin ilgili firmalara çek verilerek ödendiği, ancak bu çeklerin çoğunu tahsil eden kişilere banka kayıtlarından temin edilen adreslerinde ulaşılmadığı, ulaşılabilenlerin ise çekin verildiği firma ile ilişkilerini açıklayamadıkları yada ilişkilerinin bulunduğu kabul etmedikleri, gerek yurt dışından gelen ihraç bedellerinin, gerekse verilen çeklerin söz konusu firmalardan hangisine ait olursa olsun aynı kişilerin yurt dışındaki banka hesaplarına geri gönderildiği veya aynı kişilerce tahsil edildiği, mal satan bazı firmaların ortaklarının aynı olduğu, bir kısmının beyannamelerinde yer alan serbest muhasebeci mali müşavir imzalarının sahte olduğu, aynı isim ve imzanın kullanıldığı, diğer bir kısım beyannamelerde ise imzası bulunan mali müşavirlere ulaşılamadığı, bazı ortakların şirket hisselerini devrettiği halde bildirimde bulunmadığı ve devralan şahıslara ulaşılamadığı, ilgili gümrük müdürlüklerinden yükümlü şirkete satılmış görünen malların ihracatına ilişkin gümrük beyannamelerinin teyidi istendiğinde bazılarının teyit edilmediği, yani sahte gümrük beyannameleri kullanıldığı anlaşılmaktadır.

? adlı şahıstan alınan nakliye faturalarına gelince; 20.11.1996 tarihinde ? Emniyet Müdürlüğü mali Şube ekipleri tarafından işyeri adresinde arama yapıldığı, evraklarına el konulduğu, el konulan evraklar arasında 2.1.1995 tarihi itibariyle ? Matbaasına bastırılan A 1801-2050 numaralar arasındaki çift kapağı pembe renkte olan 5 cilt faturaya 5 cilt yeşil kapaklı faturaya rastlandığı, ??nun ifadesiyle yeşil renkli 5 cilt faturanın yasal prosedüre göre ve anlaşmalı matbaalara bastırılmadığı, mali durumun kötü olduğu bir dönemde ? adlı şahsın teşviki ile yasal faturaların aynısından beş cilt fatura daha bastırıldığını bunların %4 komisyon karşılığı sattığını beyan ettiği, yükümlüyü düzenlenen bir kısım nakliye faturasının da bu bastırılan sahte faturalar arasında yer aldığı görülmektedir.

Bütün bunlardan yükümlünün piyasadan faturasız temin ettiği ve ihraç ettiği yada ihraç etmiş gibi gösterdiği malların faturalarını belli bir organizasyon çerçevesinde kurulmuş bir sistemden komisyon karşılığı temin ettiği anlaşıldığından yükümlü adına yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmamaktadır.

Ayrıca yükümlü hakkında daha önce benzer tespitlere dayanılarak yapılan tarhiyatlara karşı açılan davalar ? 1.Vergi Mahkemesi tarafından reddedilmiş olup Danıştay Dokuzuncu Dairenin 24.10.2001 tarih ve E:2001/1695, K: 2001/3857, E: 2001/1696, K: 2001/3858, E: 2001/1697,K: 2001/3859 sayılı kararları ile onanmış bulunmaktadır.

Bu durumda mahkemece davanın reddedilmesi gerekirken verilen terkin kararında isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile İzmir 3.Vergi Mahkemesinin 13.3.2001 tarih ve 2001/223 sayılı kararını bozulmasına 24.10.2001 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı