Danıştay Yedinci Daire

Mükellefin kaybolan belgeler için vergi dairesi müdürlüğüne bildirimde bulunmadan önce, gazeteye zayi ilanı vermesi, uyuşmazlık konusu dönemlerde beyannamelerini yasal süresi içinde düzenli olarak vergi dairesi müdürlüğüne vermesi ve kaybolan belgelerin başkaları tarafından kullanıldığına ilişkin idarece yapılmış somut bir tespit bulunmaması karşısında, davacı adına tarhiyat yapılmasında yasal isabet yoktur. İstemin Özeti: Tuhafiyecilik faaliyetiyle uğraşan davacı adına 1997 yılının Ağustos dönemine ilişkin olarak re'sen takdir yoluyla katma değer vergisi salınması ve kusur cezası kesilmesi işlemini; dosyanın incelenmesinden, davacının dört cilt fatura ve beş cilt perakende satış fişini kaybettiğini vergi dairesi müdürlüğüne bildirmesi üzerine re'sen takdire sevk edilerek takdir komisyonu kararıyla katma değer vergisi salındığının ve kusur cezası kesildiğinin anlaşıldığı; mükellefin kaybolan belgeler için vergi dairesi müdürlüğüne bildirimde bulunmadan önce, gazeteye zayi ilanı vermesi, uyuşmazlık konusu dönemlerde beyannamelerini yasal süresi içinde düzenli olarak vergi dairesi müdürlüğüne vermesi ve kaybolan belgelerin başkaları tarafından kullanıldığına ilişkin idarece yapılmış somut bir tespit bulunmaması karşısında, davacı adına kusur cezalı tarhiyat yapılmasında yasal isabet bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle iptal eden Vergi Mahkemesi kararının; davacının belgelerini 5 yıl süreyle muhafaza etmesi gerektiği, gazeteye zayi ilanı vererek ve durumu idareye bildirerek bu yükümlülükten kurtulamayacağı, davacı adına re'sen takdir yoluyla yapılan cezalı tarhiyatın yerinde olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. Karar: Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle, gerekçesi yukarıda açıklanmış bulunan mahkeme kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddine; kararın onanmasına oyçokluğu ile karar verildi (*). (*) AYRIŞIK OY: Olayda, her ne kadar, dört cilt fatura ve beş cilt perakende satış fişinin kaybolduğu, davacı tarafından vergi dairesi müdürlüğüne bildirilmiş ve dava dilekçesinde de, kaybolma olayı, işyerindeki dolaba koli halinde konulan anılan belgelerin sonradan yerinde bulunmaması sebebiyle çalınmış olabileceği şeklinde açıklanmışsa da; davacının basiretli tüccar gibi davranarak çalınma olayını emniyete bildirip, usulüne uygun tespit yaptırmadığı anlaşıldığından; anılan iddiaya itibar edilmesi olanaklı değildir. Bu nedenle, temyiz isteminin kabulü ve mahkeme kararının bozulması gerektiği oyu ile aksi yoldaki karara katılmıyorum.