Danıştay Dokuzuncu Daire
Kooperatif üyelerinden sadece birinin ifadesine dayanılarak inşaat organizatörlüğü faaliyetinde bulunulduğu ve mükellefiyet tesis ettirilmesi gerektiği iddiasında bulunulamaz. İstemin Özeti: Davacının, ortağı bulunduğu yapı ortaklığının inşaat organizatörlüğünü yaptığı halde mükellefiyet tesis ettirmediği, defter tasdiki yaptırmadığı ve beyanname vermediği iddiasıyla 1997 yılı Ekim dönemi için adına re'sen salınan katma değer vergisi ile kesilen ağır kusur cezasına karşı açılan davayı; kooperatif ya da yapı ortaklığı oluşturulup, maliyet üzerinden hesaplanacak bir yüzdenin anlaşma yapılan organizatöre verilmesi ya da organizatörün yapacağı işlerin bizzat ortaklarca iş bölümü yapılarak yerine getirilmesi suretiyle konut edinme yoluna gidilebileceği, dava konusu olayda (...) Yapı Ortaklığı üyelerinden, (...) Tarafından, inşaat işlerinin davacı tarafından yürütüldüğü, karşılığında kendisine inşaat maliyetinin % 10 ila % 15'i arasında ödemede bulunulduğu ifade edilmiş ise de, üyelerden yalnızca birinin, belli bir rakamı ifade etmeyen bu beyanının 11 ortağı bulunan yapı ortaklığının tüm üyelerine teşmil edilmesi yoluyla vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin saptanamayacağı, öte yandan, toplanan aidatların yıllık tutarının, inceleme elemanınca belirlenen inşaat maliyet bedellerinin de altında olduğu, vergisel ödevlerin ise yapı ortaklığınca yerine getirildiği hususları da dikkate alındığında, davacının inşaat organizatörlüğü faaliyetinin bulunmadığı sonucuna varıldığından yapılan cezalı tarhiyatta isabet görülmediği gerekçesiyle kabul ederek sözkonusu cezalı tarhiyatı kaldıran Vergi Mahkemesinin kararının; cezalı tarhiyatın aynen onanması gerekitği ileri sürülerek bozulması istemidir. Karar: Temyiz edilen Vergi Mahkemesinin kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı anlaşıldığından temyiz isteminin reddine, anılan mahkeme kararının onanmasına oybirliği ile karar verildi.