|
Dairesi
KDV indiriminin ön şartı, teslim ve hizmete ait faturanın gerçeği yansıtmasıdır. Gerçekleşmemiş, teslim ve hizmete ait faturadaki KDV indirilemez. Dolayısıyla gerçeği yansıtmadığı tespit edilen faturalardaki KDV’nin indirilmesi mümkün değildir.
|
|
Karar No
2000/382
|
|
Esas No
1998/2784
|
|
Karar Tarihi
07-02-2000
|
|
|
Danıştay Onbirinci Daire
KDV indiriminin ön şartı, teslim ve hizmete ait faturanın gerçeği yansıtmasıdır. Gerçekleşmemiş, teslim ve hizmete ait faturadaki KDV indirilemez. Dolayısıyla gerçeği yansıtmadığı tespit edilen faturalardaki KDV’nin indirilmesi mümkün değildir. İstemin Özeti: Yükümlü ortaklığın 1996 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanmak suretiyle haksız katma değer vergisi indiriminde bulunduğundan bahisle düzenlenen inceleme raporuna dayanılarak adına Mayıs dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; mali şube görevlileri tarafından yakalanan (MG)’den (...) San. ve Ticaret) davacının gerçekten mal aldığı inceleme elemanınca kabul edildiğine göre faturada yazılı mal bedelinin ve katma değer vergisinin ödendiğinin kabulü gerektiği, öte yandan, faturaların Yasa’ya uygun olarak düzenlenmesi karşısında, bu faturaların sahte olmasından dolayı davacının sorumlu tutulmasının mümkün bulunmadığı ve faturada yazılı katma değer vergisinin ödendiği de kabul edildiğine göre, indirim konusu yapılması gerektiğinden vergi inceleme raporuna göre yapılan cezalı tarhiyatta isabet görülmediği gerekçesiyle cezalı tarhiyat kaldırılmıştır. Vergi dairesince, vergi inceleme raporu doğrultusunda yapılan tespitler uyarınca yapılan cezalı tarhiyatın yasal olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmiştir. Karar: Uyuşmazlık, yükümlü ortaklığın 1996 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanmak suretiyle haksız katma değer vergisi indiriminde bulunduğundan bahisle adına Mayıs dönemi için tarh olunan kaçakçılık cezalı katma değer vergisinden doğmuştur. 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin (a) bendinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde malın teslimi veya hizmetin yapılması vergiyi doğuran olay kapsamında sayılmış, Kanunun 29. maddesinin (a) bendinde de, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükme bağlanmıştır. Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendinde belirtildiği üzere vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Bu kuralın bir gereği olarak yükümlünün Katma Değer Vergisi Kanunu’nun yukarıda sözü edilen 29. maddesinde belirtilen vergi indirimlerinden yararlanabilmesinin ön şartı, kendilerine yapılan teslim ve hizmetlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması bir başka anlatımla yükümlü tarafından vergi indirimine konu teşkil eden mallar için gerçekte katma değer vergisi ödenmiş olmasıdır. Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla bir vergi ödemesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi söz konusu edilemeyeceğinden, indirime dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp, yansıtmadığı hususlarının saptanması, uyuşmazlığın çözümü bakımından önem arz etmektedir. Dosyada mevcut inceleme raporu ve ekli belgelerin incelenmesinden, yükümlü ortaklığa fatura düzenleyen (MG)’nin (M) Oto Otomotiv Sanayi ve Ticaret (...) Vergi Dairesi mükellefi olduğu, mali şube elemanlarınca (...) adresinde bulunan ’(A) Otomotiv Rulman Yedek Parça ve Metal Ticaret’ ünvanlı iş yerinde yapılan aramada, aralarında davacı ortaklığa söz konusu faturaları düzenleyen firma ile başka firmalara ait faturalar ile çok sayıda çalıntı çekler, sahte kamyon plakaları ve gümrük kaçağı rulmanların el geçirildiği, sanıklardan ve aynı zamanda davacı ortaklığa fatura düzenleyen (M.G) ifadesinde, 1989 yılında İstanbul (...)’de bulunan (Y) Otomotiv Sanayi A.Ş’de % 20 hisseli pazarlamacı olarak çalıştığını, daha sonra buradan ayrıldığını ve 1994 yılında ’(...) semtinde (M) Oto Otomotiv Sanayi ve Ticaret’ ünvanlı iş yerini kurduğunu, iş yerini 1995 yılına kadar çalıştırdığını, daha sonra borçları olduğu için iş yerini kapatıp (...)’ya kaçtığını, beraberinde dükkanındaki mallar ile defter ve belgelerini getirdiğini, ayrıca (Y) Otomotiv A.Ş, (A) Rulman San. Tic. Ltd. Şti. ile arkadaşından aldığı (M) Rulman San. Tic. Ltd. Şti. başlıklı faturaların hepsinden birer cilt fatura koçanlarını getirdiğini, (...) sanayi sitesinden çıkma rulman, hurda yedek parça toplayıp temizlediğini, kaçak olarak pazarlarda satılan rulman yedek parçalarını bularak bunları düşük fiyatla aldığını, bunlara pahalı bir marka olan SKF rulman markasını seligrafi yöntemi ile bastığını ve sahte kutulara koyduğunu, isteyen müşterilere verdiğini, mal karşılığı olmaksızın yüzdelik komisyon karşılığında naylon fatura kesip sattığını, kimlere sattığını hatırlamadığını beyan ettiği hususlarının tespit edildiği anlaşılmaktadır. Bu inceleme ve tespitler karşısında, indirim konusu yapılan katma değer vergisi ile ilgili faturaların gerçeği yansıtmadığı, dolayısıyla kanunun öngördüğü anlamda mal teslimi ve katma değer vergisi ödemesi yapılmadığı sonucuna varıldığından, mahkemece yazılı gerekçeyle kaçakçılık cezalı katma değer vergisinin kaldırılmasında isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen hususlar gözönüne alınmak suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına oy çokluğu ile karar verildi. AZLIK OYU: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından mahkeme kararının onanması icap ettiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyoruz.
|
|