T.C.
DANIŞTAY
VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU
o İLAN REKLAM VERGİSİ (Yoklama Fişi - Usulüne Uygun Düzenlenmeyen Yoklama Fişi - İlan Reklam Vergisinin Hukuka Aykırı Olduğu)
o ZABITA TARAFINDAN RE'SEN TUTULAN YOKLAMA TUTANAĞI (Mükellefe ya da Yetkili Adamına İmzalatılmayan Tutanağın Hukuken Geçersiz Olduğu)
o GEÇERSİZ YOKLAMA TUTANAĞINA GÖRE İLAN VE REKLAM VERGİSİ İSTENİLEMEYECEĞİ (Zabıta Memurunca Re'sen Tutulan Yoklama Tutanağının Hukuken Geçersiz Olduğu - Mükellefe ya da Yetkili Adamının İmzasını Taşıması Gerektiği)
3030
Özet : 213 sayılı Yasanın 131. maddesine aykırı olarak yalnız zabıta memurunun imzasını içeren yoklama fişine dayalı tarhiyat hukuka aykırıdır.
İstemin Özeti: Yükümlü şirketin ... Caddesi ... köprü direkleri üzerine kağıt afişler astığı yoklama fişi ile saptanmış ve adına 13.11.1996-19.11.1996 dönemi için ilan asma tahsis ve bakım ücreti salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen İstanbul 7. Vergi Mahkemesi, 26.6.1997 günlü ve E: 1997/269, K: 1997/1036 sayılı kararıyla: tespit tutanağının yükümlü şirket nezdinde tanzim edilmediği ve yalnız belediye zabıta memurunun imzasını taşıdığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 131 inci maddesine aykırı olarak düzenlenen bu tutanağa dayanılarak salınan ilan asma tahsis ve bakım ücretinin hukuka uygun bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatı kaldırmıştır.
Belediye başkanlığının temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Dokuzuncu Dairesi, 17.9.1998 günlü ve E: 1997/5073, K: 1998/3152 sayılı kararıyla; dosyada bulunan 28.8.1996 tarihli yoklama tutanağında şirket yetkilisinin imzasının bulunduğu, ayrıca zabıta memuru imzasını taşıyan bir başka tutanağın da dosyada olduğu, şirket yetkilisinin imzasını taşıyan yoklama tutanağının usule uygun ve tarhiyat için yeterli bulunduğu, 3030 sayılı Yasanın 6 ncı maddesinin (A) fıkrasının (c) bendi ile 18 inci maddesinin (e) fıkrası hükümlerinden maddede sayılan bu yerlere konulacak ilan ve reklamlara ait ilan ve reklam vergisi ile ilan asma tahsis bakım ücretlerinin büyükşehir belediyesine ödeneceğinin anlaşıldığı, hizmetleri büyükşehir belediyeleri kanun gereği yerine getirdiklerinden ilan asma tahsis bakım ücreti alınabilmesi için ilgilinin belediyeden herhangi bir hizmet talebinde bulunması gerekmediği, ilan ve reklamın bu yerlerde yapılıp yapılmadığının önem taşıdığı, yükümlünün reklam amacıyla astığı kağıt afişlerin asılı olduğu ... Caddesi ... köprü direklerinin 3030 sayılı Yasanın 18 inci maddesinin (e) fıkrasında yer alan elektrik direği gibi düşünülmesi gerektiğinden yapılan tarhiyatta isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan İstanbul 7. Vergi Mahkemesi, 24.2.1999 günlü ve E: 1999/33, K: 1999/209 sayılı kararıyla; dava konusu ilan asma tahsis ücretinin dayanağını teşkil eden 30.10.1996 tarihli tutanağın yanı sıra 28.8.1996 tarihli tutanağın da dosyada bulunduğu ancak, söz konusu tutanakla muhtelif arterlere 25 adet (70x100 cm. ebatlı) kağıt afiş asıldığının davacının imzasıyla saptandığı, 30.10.1996 günlü zabıt varakasıyla da davacıya ait (100x80 cm ebatlı) 60 afişin ... köprü direklerine asıldığının saptandığı ve bu zabıt varakasının yalnız zabıta memuru tarafından imzalandığı, davacı şirket yetkilileri nezdinde düzenlenmediği gibi 213 sayılı Yasanın 131 inci maddesinde öngörülen kişilere de imzalatılmadığı açık olan yoklama tutanağına dayanılarak yapılan tarhiyatta yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir.
Direnme kararını temyiz eden ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı: yükümlü şirketin adresi ile afişlerin asılı olduğu yerin farklı semtler olması nedeniyle tespit üzerine düzenlenen yoklama tutanağının yükümlüye imzalatılmasının ya da muhtara bırakılmasının, dolayısıyla 213 sayılı Yasanın 131 inci maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Süreyya ÇAKIN'ın Düşüncesi:
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden istemin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Cavit ZEYBEK'in Düşüncesi:
İlan asma ve tahsis ve bakım ücreti tarhiyatının dayanağı olan yoklama fişine, şirket temsilcisi tarafından, ihtirazi kayıt konulmadan imza konulması ve yapılan tespitin içeriğinin aksinin de ispat edilmemesi karşısında, vergi mahkemesinin ısrar konusu kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Yükümlü şirketin ... köprü direkleri üzerine kağıt afişler astığı tespit edilerek adına salınan ilan asma tahsis ve bakım ücretini kaldıran vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 127 nci maddesinde yoklamadan maksadın mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddi olayları, kayıtları ve mevzuları araştırmak ve tespit etmek olduğu belirlenmiş, 131 inci maddesinde de yoklama neticelerinin tutanak mahiyetinde olan "yoklama fişine" geçirileceği, bu fişlerin yoklama yerinde iki nüsha tanzim olunarak tarihleneceği, bulunursa nezdinde yoklama yapılana veya yetkili adamına imza ettirileceği; bunlar bulunmaz veya imzadan çekinirlerse keyfiyetin fişe yazılacağı ve yoklama fişinin polis, jandarma, muhtar ve ihtiyar meclisi üyelerinden birine imzalatılacağı kurala bağlanmıştır.
Yükümlünün ... köprü direkleri üzerine 60 adet kağıt afiş astığı saptanan ve tarhiyatın dayanağı olan 30.10.1996 tarihli zabıt varakasında belediye zabıta memurunun imzası bulunmaktadır. Söz konusu tespitin yükümlü nezdinde yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Yükümlü, 28.8.1996 tarihinde ... belediye sınırları içinde muhtelif arterlerde 25 adet kağıt afiş astığının kendisinin de imzaladığı bir tutanakla tespiti üzerine tarhedilen ilan reklam ve ilan asma tahsis ücretini ödediğini, bu tarihten sonra da hiçbir afiş asmadığını iddia etmekte, idarece de bu iddianın aksi yönde ve usulüne uygun olarak yapılmış bir tespitin varlığı savunulmamaktadır.
Bu durumda yalnız zabıta memurunun imzasıyla düzenlenen 30.10.1996 tarihli yoklama fişi, 213 sayılı Yasanın 131 inci maddesine uygun olmadığından bu tespite dayalı tarhiyatın kaldırılması yolundaki ısrar kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
SONUÇ : Bu nedenle temyiz isteminin reddine, 28.1.2000 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Israr kararının Danıştay Dokuzuncu Dairesinin E: 1997/5073, K: 1998/3152 sayılı kararında yer alan esaslar doğrultusunda bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.