Dairesi
DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU E. 2000/6
Karar No
2000/225
Esas No
2000/6
Karar Tarihi
09-06-2000

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU

o FATURA (Alt ve Üst Nüshalarının Farklı Miktarlar İçermesi/Düzenleyicisinin Salınan Vergi ve Cezalar Üzerinde Uzlaşması - Alıcıya Resen Kaçakçılık Cezalı Gelir Vergisi Tarhedilemeyeceği)

o FARKLI MİKTARLAR İÇEREN FATURA NÜSHALARI (Düzenleyicisinin Salınan Vergi ve Cezalar Üzerinde Uzlaşması - Alıcıya Resen Kaçakçılık Cezalı Gelir Vergisi Tarhedilemeyeceği)

o KAÇAKÇILIK CEZALI GELİR VERGİSİ (Faturanın Alt ve Üst Nüshalarının Farklı Miktarlar İçermesi/Düzenleyicisinin Salınan Vergi ve Cezalar Üzerinde Uzlaşması - Alıcıya Resen Tarhedilemeyeceği)

o UZLAŞMA (Faturanın Alt ve Üst Nüshalarının Farklı Miktarlar İçermesi/Düzenleyicisinin Salınan Vergi ve Cezalar Üzerinde - Alıcıya Resen Kaçakçılık Cezalı Gelir Vergisi Tarhedilemeyeceği)

Özet : Alış faturalarının alt ve üst nüshalarının farklı miktarlar içermesi nedeniyle aradaki fark üzerinden yapılan cezalı tarhiyatın, fatura düzenleyicisi adına salınan vergi ve cezalar üzerinde uzlaştığı da göz önüne alınarak karar verilmesi gerekirken, davanın reddinde hukuka uygunluk bulunmadığı hk.

İstemin Özeti: Diş hekimi olan ve malzeme alımlarına ilişkin bir kısım faturalarının gerçeği yansıtmadığı ihbar üzerine saptanan davacı adına 1993 yılı için resen kaçakçılık cezalı gelir vergisi salınmış ve tarhiyat dava konusu yapılmıştır.

Davayı inceleyen Ankara 2. Vergi Mahkemesi, 30.11.1998 günlü ve E: 1997/24, K: 1998/632 sayılı kararıyla, dönem başı ve sonu stoku bulunmayan davacının malzeme alış faturalarının üst nüshalarında, faturaları düzenleyende kalan nüshalardan daha yüksek miktarlar bulunduğu, diş deposu işleten fatura düzenleyicisi nezdinde yapılan karşıt incelemede, üst nüshalarda yazılı tutarda malzeme satabilecek iş kapasitesine sahip olmadığını ifade ettiği, işlemleri üzerinde yapılan kaydi envanterle de bunun doğrulandığı, satıcının, adına aynı nedenle yapılan tarhiyata karşı uzlaşmaya başvurduğu ve söz konusu vergi ve cezayı uzlaşarak ödediği, cezalı tarhiyatta yasaya aykırılık bulunmadığı, ikmalen ve resen vergi salınması sırasında fon hesaplanamayacağı gerekçesiyle fon ve cezasını kaldırmış, gelir vergisi ve kaçakçılık cezası yönünden davayı reddetmiştir.

Kararın taraflarca temyizi üzerine Danıştay Dördüncü Dairesi, 7.6.1999 günlü ve E: 1999/234, K: 1999/2409 sayılı kararıyla; vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini reddetmiş, ağır ceza mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesine ilişkin rapordan faturalar üzerindeki imzanın fatura düzenleyicisine ait olduğu ve faturaya konu emtianın davacının emtia dengesi içinde yer aldığının saptandığı, davacının serbest meslek sahibi olduğu ve stok bildirimi zorunluluğu bulunmadığı, fatura düzenleyicisinin üst ve alt nüshalara farklı miktarlar yazmasından davacının sorumlu tutulamayacağı ve uzlaşmış olmasının davayı etkilemeyeceği, bu durumda ilgili yılda alıp kullandığı emtia bedellerinin gider kaydında kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle kararı yükümlü lehine bozmuştur.

Bozma kararına uymayan Ankara 2. Vergi Mahkemesi, 28.9.1999 günlü ve E: 1999/450, K: 1999/578 sayılı kararında, ilk kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca ısrar etmiştir.

Israr kararı yükümlü tarafından temyiz edilmiş ve ağır ceza mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi ile faturada yazılı emtianın kullanıldığının tespit edildiği, fatura düzenleyicisinin verdiği ifadede faturaları kendisinin farklı düzenlediğini kabul ettiği ileri sürülerek ısrar kararının bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen Bişkin'in Düşüncesi:

Israr kararının Danıştay Dördüncü Dairesinin 7.6.1999 günlü ve E: 1999/234, K: 1999/2409 sayılı bozma kararında yer alan esaslar doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı Nilgün Akpınar'ın Düşüncesi:

Danıştay Dördüncü Dairesinin 7.6.1999 gün ve K: 1999/2409 sayılı kararında yer alan düşüncemizde yazılı gerekçe uyarınca temyiz isteminin kabulü ile temyize konu vergi mahkemesi ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

Diş hekimi olan davacının malzeme alımlarına ilişkin faturalarının gerçeği yansıtmadığı kabul edilerek adına 1993 yılı için salınan kaçakçılık cezalı gelir vergisi ve fon payına karşı açılan davanın kaçakçılık cezalı gelir vergisi yönünden reddi yolundaki ısrar hükmü yükümlü tarafından temyiz edilmiştir.

Davacının ilgili dönemde diş malzemesi alımına ilişkin olup, diş deposu sahibi ... adındaki şahıs tarafından düzenlenen faturaların alt ve üst nüshalarının farklı miktarlar içerdiği, fatura düzenleyicisinin üst nüshada yazılı malı satacak iş kapasitesine sahip olmadığı yolundaki ifadesi esas alınarak söz konusu faturada yazılı emtia alımının gerçek durum yansıtmadığı ve faturaların giderleri yüksek göstermek amacıyla kullanıldığı kabul edilmek suretiyle, alt ve üst nüshalar arasındaki fark üzerinden cezalı tarhiyat yapılmıştır.

Aynı faturalar nedeniyle "vergi kaçakçılığı" suçundan dolayı açılan davada ... 8. Ağır Ceza Mahkemesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporlarda, faturalardaki imzaların ...'e ait olduğu tespit edilmiş, adı geçen mahkemede verdiği yeminli ifadesinde; faturaların gerçek emtia satışı nedeniyle düzenlendiği ve faturalardaki farklı düzenlemeden davacının bilgisi olmadığını beyan etmiştir. Faturaların alt ve üst nüshalarının farklı olması nedeniyle fatura düzenleyicisi adına yapılan tarhiyatta uzlaştığı da sabittir.

Bu tespitler karşısında fatura muhteviyatı emtiaya ilişkin gider kaydında yasaya aykırılık bulunmadığından davanın reddi yolunda verilen ısrar kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

SONUÇ : Bu nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Ankara 2. Vergi Mahkemesinin 28.9.1999 günlü ve E: 1999/450, K: 1999/578 sayılı ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 9.6.2000 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY:

Temyiz dilekçesinde ileri sürülen sebepler, bozulması istenen mahkeme kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında yerinde ve ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte değildir.

Bu nedenle, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı