T.C.
DANIŞTAY
VERGİ DAVA DAİRELERİ GENEL KURULU
o KATMA DEĞER VERGİSİ İNDİRİMİ (İçeriği İtibariyle Yanıltıcı Belge - Belgeyi Düzenleyenlerin Yasal Yükümlülüklerini Yerine Getirip Getirmediğinin Tesbitinin Zorunlu Olduğu - Fatura Düzenleyenlerin Adreslerinde Bulunamaması - Faturaların Gerçeği Yansıtmadığının İddia Edilemeyeceği - Fatura Düzenleyenlerin Kayıtlarının Mükellefçe Araştırılmış Olması - KDV İndirimlerinin Reddedilemeyeceği)
o FATURALARIN GERÇEĞİ YANSITMADIĞI İDDİASI (Somut Tesbit Yapılmadan KDV İndirimlerinin Reddedilemeyeceği - Mükellefçe Firmaların Tahakkuk Fişlerinin Araştırmasının Yapıldığı - Adresinde Bulunmama - Faturanın Gerçeği Yansıtmadığının İddiasının İddia Eden Tarafça İsbatlanması Gerektiği)
o GERÇEĞİ YANSITMAYAN FATURA (Somut Tesbit Yapılmadan KDV İndirimlerinin Reddedilemeyeceği - Mükellefçe Firmaların Tahakkuk Fişlerinin Araştırmasının Yapıldığı - Adresinde Bulunmama - Faturanın Gerçeği Yansıtmadığının İddiasının İddia Eden Tarafça İsbatlanması Gerektiği)
Özet : Ticari ilişkide bulunduğu kişilerin mükellefiyet kayıtlarını araştırdıktan sonra metrajlı hakediş raporlarına göre inşaat işinde kullandığı mal ve hizmet faturalarında gösterilen bedelleri fatura düzenleyicilerine ödeyen davacı bu belgelerde yazılı katma değer vergisini indirebilecektir.
İstemin Özeti : İnşaat taahhüt işiyle uğraşan yükümlü şirket adına, emtia alımlarına ilişkin faturaların bir kısmının içeriği itibarıyla yanıltıcı olduğu ve bu faturalarda gösterilen katma değer vergilerinin indirim konusu yapılmayacağından bahisle 1991 yılının çeşitli dönemleri için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi salınmıştır.
Tarhiyata karşı açılan davayı inceleyen İstanbul 5. Vergi Mahkemesi. 28.4.1995 günlü ve E:1994/1486, K:1995/876 sayılı kararıyla: davacı kurum adına fatura düzenleyen ... isimli şahsın emniyetteki ifadesinde, içeriği itibarıyla yanıltıcı fatura düzenlediğini beyan ettiği, fatura düzenleyen diğer kişi ve firmalarla ilgili olarak yeterli tespit bulunmadığı, adreste bulunmama nedeniyle karşıt inceleme yapılamamasının, faturanın gerçeği yansıtmadığına kanıt oluşturmayacağı, bu nedenle, ... tarafından düzenlenen faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı, diğer şahıs ve kuruluşların düzenlediği faturalardaki katma değer vergilerinin indirim konusu yapılmasının yasaya aykırı olmadığı gerekçesiyle tarhiyatın değiştirilmesine karar vermiştir.
Tarafların temyiz istemlerini inceleyen Danıştay Onbirinci Dairesi, 19.11.1996 günlü ve E:1996/1600, K:1996/4277 sayılı kararıyla: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29 uncu maddesi uyarınca katma değer vergisi indiriminden yararlanabilmenin ön şartının indirim konusu yapılacak verginin gösterildiği fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması olduğu, davacıya fatura düzenleyen kişi ve şirketler hakkında yapılan tespitlerden, söz konusu belgelerin sadece biçimsel yönden yasaya uygun göründüğü, bu tespitlerin fatura içeriği hizmet ve teslimatı gerçekten yapmış oldukları konusunda kuşkular oluşturduğu, bu itibarla, ... isimli şahıs dışındaki kişi ve kuruluşlar tarafından düzenlenen faturalarla ilgili olarak bu faturaları düzenleyen mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairelerinden, gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri ile katma değer vergisi beyannamelerinin ve tahakkuk fişlerinin istenmesi, ilgili dönemlerde katma değer vergisi beyannameleri verilmemiş ise haklarında ne gibi işlem yapıldığı ve adlarına bir tarhiyat yapılıp yapılmadığı, bu mükelleflerden bazılarının vermiş olduğu beyannamelerin ve beyan edilen matrahların gerçeği yansıtmadığı yolundaki görüşün hangi verilere dayandığı, çalıştırdıkları işçiler için muhtasar beyanname verip vermedikleri, faaliyetlerine son verenler varsa, işi terk dilekçesi verip vermedikleri, başka bir vergi dairesine bağlı olarak faaliyetlerine devam edip etmedikleri araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu hususlar araştırılmaksızın verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle yükümlü temyiz isteminin reddi, vergi dairesi müdürlüğü temyiz isteminin kabulü ile yapılacak araştırma sonucuna göre yeniden bir karar verilmek üzere kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan İstanbul 5. Vergi Mahkemesi, 24.4.1997 günlü ve E:1997/303, K:1997/615 sayılı kararıyla; idarece yapılmayan tespitlerin mahkeme tarafından yapılmasının 2577 sayılı Yasanın 2 nci maddesine aykırılık oluşturacağı gerekçesiyle ilk kararın terkine ilişkin hüküm fıkrasında direnmiştir.
Direnme kararına karşı vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu, 11.12.1998 günlü ve E:1997/360, K:1998/378 sayılı kararıyla: yükümlü şirket yetkilisinin inceleme elemanına verdiği ifadede, resmi taahhüt işi yaptıklarını, kendilerine mal ve hizmet temin edenlere teslim ve hizmet bedelini ödemeden önce vergi dairelerinden mükellefiyetlerini araştırdıklarını, bu araştırma sonucuna göre ödemenin çekle veya nakden yapıldığını belirttiği, davacının mükellef olarak ticari ilişkide bulunduğu kişi ve kuruluşlar hakkında yapılabilecek araştırmayı yaparak gerçekte ödediği katma değer vergisini indirdiğinin anlaşıldığı, idarenin söz konusu katma değer vergisinin ödenmeksizin indirildiği yolunda yaptığı bir tespit bulunmadığı gibi inceleme elemanı tarafından eleştiri konusu yapılan kişi ve firmaların davacı kuruma sağladıkları mal ve hizmetlerin taahhüt işlerinin gerçekleştirilmesinde kullanıldığının dosyaya ibraz edilen metrajlı hakediş belgelerinden saptandığı, yeterli tespite dayanmaksızın salınan cezalı katma değer vergisinin kaldırılması yolundaki ısrar kararında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle temyiz istemini reddetmiştir.
Vergi dairesi müdürlüğünce vergi inceleme raporundaki tespitlere değinilerek ve tarhiyatın yasaya uygun olduğu ileri sürülerek kararın düzeltilmesi istenmiştir.
Savunmanın Özeti Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Gülsen BİŞKİN'in Düşüncesi:
Dilekçede ileri sürülen nedenler istemin kabulünü gerektirecek nitelikte bulunmamaktadır.
Bu nedenle karar düzeltme isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Sadri BOZKURT'un Düşüncesi:
Karar düzeltilmesi yoluyla bozulması istenilen V.D.D.G.K.nun 11.12.1998 gün ve E:1997/360, K:1998/378 sayılı kararında yazılı düşüncemiz uyarınca karar düzeltilmesi isteminin kabul edilerek temyiz konusu vergi mahkemesinin ısrar kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54 üncü maddesinde, Danıştay tarafından verilen yargısal kararlar hakkında, bu maddede yazılı sebeplerle kararın düzeltilmesinin istenebileceği belirtildiğinden ve dilekçe sahibinin ileri sürdüğü sebeplerin bunlardan hiçbirine uymadığı anlaşıldığından,
SONUÇ : Yerinde olmayan istemin reddine, 10.12.1999 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Düzeltilmesi istenilen kararın "Karşı Oy" yazısında açıklanan nedenle düzeltme isteminin kabulü ile kararın kaldırılması, ısrar kararına karşı vergi dairesi müdürlüğünce yapılan temyiz başvurusunun kabulü ve kararın bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.