Dairesi
Türkiye'de Türkiye'ye sefer yapan yerli ve yabancı hava yolları uçaklarına uçuş faaliyetleri ile ilgili olarak verilen her türlü yer hizmetlerinin, hizmet ihracı olarak değerlendirilemeyeceği, 193 sayılı Yasa'nın 40. maddesinin parantez içi hükmünde yer a
Karar No
1999/546
Esas No
1999/173
Karar Tarihi
10-12-1999

Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu

Türkiye'de Türkiye'ye sefer yapan yerli ve yabancı hava yolları uçaklarına uçuş faaliyetleri ile ilgili olarak verilen her türlü yer hizmetlerinin, hizmet ihracı olarak değerlendirilemeyeceği, 193 sayılı Yasa'nın 40. maddesinin parantez içi hükmünde yer alan götürü gider indiriminden yararlandırılmasının mümkün olmadığı hk. İstemin Özeti: Ulaştırma Bakanlığı Devlet Hava Meydanları işletmesinden aldığı çalışma ruhsatı ile Türkiye'de ve Türkiye'ye sefer yapan yerli ve yabancı hava yolları uçaklarına, özel hava taşıyıcılarına, uçuş faaliyetleri ile ilgili her türlü yer hizmetleri veren davacı şirketin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin 1. fıkrasının parantez içi kuralına göre götürü giderlerinin indirilmesi istemi kabul edilmeyerek adına 1995 yılı için kurumlar vergisi ve geçici vergi tahakkuk ettirilmiştir. Tahakkuka karşı açılan davayı inceleyen (...) Vergi Mahkemesi kararıyla; yükümlü şirketin faaliyetinin hizmet ihracı olduğu ve ihracat olarak kabulü gerektiği sonucuna vararak fazla tahakkuku kaldırmıştır. Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz başvurusunu inceleyen Danıştay Dördüncü Dairesi, kararıyla: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 'indirilecek giderler' başlıklı 40. maddesinin 1. fıkrasında yer alan parantez içi hükmün amacının, yurtdışında ve kanunla belirlenen alanlarda verilen hizmetler dolayısıyla giderlerini, mevzuatımızın aradığı belge düzenine uygun belgelerle belgeleyemeyen mükelleflere kanunla belirlenen oranda bir götürü gider düşme imkanı sağlamak olduğu, giderlerin belgelendirilemediğinin kabulü için hizmetin mutlaka ülke toprakları dışında verilmiş olması gerektiği, davacı şirketin de ülke toprakları içinde yer alan havaalanı dışında, bu hizmetlerin görülmesine ilişkin olarak diğer ülkelerde belgelenemeyecek ne gibi bir gider yapılabileceği konusunda açıklama getiremediği, bu durumda hizmetlerin gümrük hattı dışında yapılmış olmasını hizmet ihracı olarak kabul etmek suretiyle davacı şirketin 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin 1. fıkrasında yer alan parantez içi kuraldan yararlandırılmasının kanunun amacına aykırı sonuç doğuracağı gerekçesiyle vergi mahkemesi kararını bozmuştur. Bozma kararına uymayan (...) Vergi Mahkemesi, kararıyla; çalışma ruhsatı ve ihracatı teşvik belgesi ile bu belgelerdeki bilgilerin birlikte değerlendirilmesi ve yapılan hizmetin münhasıran yabancı uçaklara döviz karşılığı olarak gerçekleştirildiğinin de dikkate alınması sonucunda yapılan işin hizmet ihracı olarak kabulü gerektiği, hizmetin münhasıran yabancı uçaklara döviz karşılığı yapıldığı, birçok havaalanında yabancı hava yolları uçaklarına yer hizmeti veren davacı şirketin bu işleri almak için yurtdışı seyahatler ve iş görüşmeleri yapmak zorunda olduğu, bu kapsamda belgesiz masrafları bulunduğu yolundaki iddianın da makul bulunduğu gerekçesiyle ilk kararında direnmiştir. Vergi dairesi müdürlüğü, 193 sayılı Yasa'nın 40. maddesinin 1. fıkrasının parantez içi hükmünde yer alan götürü gider indiriminden yararlanılabilmesi için belirleyici hususun, söz konusu işlerle ilgili olarak gerçekten yapılmış bir gider bulunup bulunmaması olduğunu, davacı şirketin ise bu nitelikte bir gider yaptığına ve bu giderlerinin dövizle elde edilen hasılatın binde beşi kadar olduğuna ilişkin bir iddiası bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir. Karar: Davacı şirketin Türkiye'deki hava alanlarında yurtdışından Türkiye'ye uçuş yapan yabancı uçak firmaları ile yurtdışına uçuş yapan Türk uçak firmalarına ait uçaklara ve özel hava taşıyıcılarına uçuş faaliyetleri ile ilgili olarak verdiği yer hizmetleri hizmet ihracı kapsamında görülmeyerek tahakkuk ettirilen kurumlar vergisi ve geçici vergiyi kaldıran vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 'indirilecek giderler' başlıklı 40. maddesinde ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirileceği belirtilmiş, parantez içinde yer alan hükümde de ihracat, yurtdışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık faaliyetlerinde bulunan mükelleflerin bu bentte yazılı giderlere ilaveten bu faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hasılatın binde beşini aşmamak şartıyla yurtdışındaki bu işlerle ilgili giderlerine karşılık olmak üzere götürü olarak hesapladıkları giderleri de indirebilecekleri belirlenmiştir. Söz konusu götürü gider indiriminden yararlanabilmek için yapılan işin maddede sayılan faaliyetler kapsamında bulunması ve yapılacak götürü gider indiriminin yurtdışındaki bu işlerle ilgili giderlerine ilişkin olması aranmıştır. 40. maddenin parantez içi hükmünün amacı yurtdışında ve kanunla belirlenen alanlarda verilen hizmetler nedeniyle, giderlerini mevzuatın aradığı belgelerle belgeleyemeyen mükelleflere yasada belirlenen oranda götürü gider düşme imkanı sağlamaktır. Dava konusu olayda yükümlü, yurtdışına uçuş yapan Türk uçak firmaları ile yurtdışından Türkiye'ye uçuş yapan yabancı uçak firmalarına Türkiye'deki hava alanlarında gümrük hattı dışında temsil, yolcu trafik, ramp, kargo ve operation gibi uçuş faaliyetleriyle ilgili her türlü yer hizmetleri vermektedir. Gümrük hattı geçilmeden verilmiş olması nedeniyle bu hizmetlerin yurtdışında yapıldığı ve hizmet ihracı kapsamında bulunduğu sonucuna ulaşılması mümkün olmadığı gibi söz konusu hizmetlerle ilgili her türlü gider belgesini temin etme olanağı da bulunduğundan tahakkukun ihtilaflı kısmının kaldırılması yolundaki ısrar kararında hukuka uygunluk görülmemiştir. Bu nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile (...) Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından yargılama giderleri yönünden hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, oy çokluğu ile karar verildi.(*) (*) Karşı Oy: Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı