Dairesi
KDVK. Md34
Karar No
1999/4850
Esas No
1999/2573
Karar Tarihi
09-12-1999
Danıştay Onbirinci Daire

KDVK. Md34 Katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, indirilecek verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir. Defter ve belgelerin zayi olması, yukarıda belirtilen ispat ve ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmaya dayanak sayılabilecek hukuki bir neden olarak düşünülemez. Zira ticari icaplara göre emtia satın aldığı kişi veya kuruluşları tanımak ve bilmek durumundaki bir alıcı, gerekli girişimleri yaparak emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini ispat olanağına her zaman sahip bulunmaktadır. Bu durumda, ispat külfeti kendisine düşen mükellefler tarafından ibraz edilebilen fatura ve benzeri vesikalarda yer alan katma değer vergileri indirim konusu yapılabilecek, aksi takdirde indirimler kabul edilmeyecektir. İstemin Özeti: Yükümlü şirketin, defter ve belgelerini su baskınında zayi olduğunu belirterek incelemeye ibraz edememesi nedeniyle, katma değer vergisi indirimleri kabul edilmemek suretiyle adına 1994 yılının OcakAralık dönemleri için katma değer vergisi salınmıştır. Vergi Mahkemesi kararıyla; ara kararıyla yükümlü şirketten alış belgeleri istenildiği halde tanınan süre içerisinde ibraz edilmediği gibi ek süre talebinde de bulunulmadığı, buna göre alış belgelerini ibraz etmeyen, dolayısıyla ödediği katma değer vergisini ispatlayamayan yükümlü şirket adına indirimleri kabul edilmemek suretiyle yapılan tarhiyatta 3065 Sayılı Kanunun 29. ve 34. maddelerine aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Yükümlü şirket tarafından, umumi bir sel felaketine maruz kısmını oluşturan (...) Petrol San. ve Tic.Ltd. Şirketi’nin defter ve belgelerinin de aynı su baskınında zayi olması sonucu adı geçen firmadan belge temin edemedikleri ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmiştir. Karar: Uyuşmazlık, 1994 yılı defter ve belgelerini su baskınında zayi olması nedeniyle incelemeye ibraz edemeyen yükümlü şirketin katma değer vergisi indirimleri kabul edilmeyerek adına OcakAralık dönemleri için salınan katma değer vergisinden doğmuştur. 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde ’re’sen vergi tarhı’ tanımlanmış, aynı maddenin 3. bendinde bu Kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmı tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemiş olması halinde maddi delillerin var olmadığının kabul edileceği belirtilmiştir. Madde hükmüne göre, defter ve belgelerin her ne sebeple olursa olsun ibraz edilmeme halinin, re’sen tarh sebebi sayılacağı açıktır. 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1/a bendinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, aynı Kanunun 34. maddesinin 1. bendinde, yurt içinde sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin, alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği hüküm altına alınmıştır. Bu hükümlere göre, katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, indirilecek verginin fatura veya benzeri belgeler ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve söz konusu belgelerin kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir. Olayda, su baskınında zayi olması nedeniyle ibraz edilemeyen defter ve belgeler üzerinden vergi matrahının tamamen veya kısmen maddi delillere dayanılarak saptanması olanağı ortadan kalkmış olduğundan re’sen tarh nedeninin varlığının kabulü zorunlu hale gelmiştir. Ancak, defter ve belgelerin zayi olması, yukarıda belirtilen ispat ve ibraz yükümlülüğünü ortadan kaldırmaya dayanak sayılabilecek hukuki bir neden olarak düşünülemez. Zira ticari icaplara göre emtia satın aldığı kişi veya kuruluşları tanımak ve bilmek durumundaki bir alıcı, gerekli girişimleri yaparak emtia alımına ilişkin belgelerin mevcudiyetini ispat olanağına her zaman sahip bulunmaktadır. Bu durumda, ispat külfeti kendisine düşen mükellefler tarafından ibraz edilebilen fatura ve benzeri vesikalarda yer alan katma değer vergileri indirim konusu yapılabilecek, aksi takdirde indirimler kabul edilmeyecektir. Bu suretle yansıtmalı bir vergi olan katma değer vergisi yönünden vergi yükünün mükellef üzerinde kalmasının önlenmesi de mümkün olabilir. Bu açıklama ve tespitler karşısında, vergi mahkemesince verilen karardan sonra yükümlü şirket tarafından ibraz edilen alış belgeleri üzerinde gerekirse bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle indirilecek katma değer vergisi tutarlarının tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi icap etmektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının, yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurulmak suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına oyçokluğu ile karar verildi. Karar’ın tam metnine KDVK’nın 29. maddesi ile ilgili kısımda yer verilmiştir. AZLIK OYU (X): Defter ve belgelerin zayi oldu¤u mahkeme karar›yla tespit ettirildiği takdirde, 5 yıllık muhafaza mecburiyetine ilişkin 213 Sayılı Kanunun 253. maddesinde öngörülen düzenleme gözönünde bulundurularak alış belgelerinin temin edilebilmesi için mükelleflere makul bir süre verilmesi, 5 yıllık sürenin dolması halinde ise alış belgelerinin mükelleflerden istenilmemesi gerekir. Bu hüküm karşısında defter ve belgeleri su baskınında zayi olan yükümlü şirketin, aradan 5 yıldan fazla süre geçtikten sonra alış belgelerini temin edip mahkemeye sunmasının beklenemeyeceği, bu nedenle 04.12.1998 tarihli ara kararı gereğince yerine getirilmediğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle Daire kararına katılmıyorum. AZLIK OYU (XX): Dosyanın incelenmesinden, 1011.06.1997 tarihinde meydana gelen sel felaketinde defter ve belgelerinin zayi olduğunu mahkeme kararıyla tespit ettiren yükümlü şirket hakkında 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 13. maddesindeki mücbir sebep hali tahakkuk ettiğinden, bu tarihten önceki dönemler için yükümlü şirketçe beyan edilen indirilecek katma değer vergilerinin, yükümlü şirketten belge istenilme gereği duyulmadan kabulü gerekmektedir. Aksine mücbir sebep bulunduğu ve bu kabul edildiği halde, yükümlü şirketten belge istenilmesi durumunda mücbir sebebin hukuki sonuç doğurması mümkün değildir ve bunun idarece şeklen kabulü söz konusudur. Su baskınında defterinin zayi olduğunu ispatlayan yükümlü şirket adına idarece inceleme yapılmadan (zayi olan belgelerle ilgili hususların aksini ispat külfeti idareye geçtiğinden) yasal defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi nedeniyle indirimlerin kabul edilmemesi suretiyle salınan vergide kanuna uyarlık görülmediğinden davanın reddine ilişkin kararın bu gerekçeyle bozulması icap ettiği oyuyla verilen karara bu yönden karşıyım.
 
Ücretsiz üyelik
Şifremi Unuttum
USD
Euro
Üfe & Tüfe Oranlarını görmek için aşağıdaki excel ikonuna tıklayınız.

*Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileridir.​

ÜFE & TÜFE
Endeks Arşivi

Excel Dokümanı
     
  Copyright ® 2013 Esenlik Yeminli Mali Müşavirlik Ltd. Şti. Web Tasarımı