Danıştay Dördüncü Daire
Fatura konusu hizmetin yapılmadığı hususu araştırılmadan, fatura tarihinden çok uzun süre geçtikten sonra bu şahısların adreslerinde bulunmaması ve beyanname vermemeleri gerekçe gösterilerek bu faturaların gider olarak kabul edilmesi yerinde değildir. İstemin Özeti: 19911992 yılı işlemleri incelenen davacı adına, giderlerinin bir kısmını gerçek dışı belgelere dayandırdığı ileri sürülerek re'sen kurumlar vergisi salınmış, fon payı hesaplanıp, kaçakçılık cezası kesilmiştir. (...) Vergi Mahkemesi, 16.06.1998 günlü ve E:1997/718, K:1998/382 sayılı kararıyla; davacının gider kaydettiği bir kısım faturaları düzenleyen şahıslar nezdinde yapılan incelemeler sonucu düzenlenen faturaların gerçek dışı olduğunun saptandığı ve davacı tarafından bu tespitleri çürütecek bilgi ve belge ibraz edilmediğinden söz konusu fatura tutarları dikkate alınarak yapılan tarhiyatta yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı, söz konusu faturaların usulüne uygun olduğunu, kendileri nezdinde bir inceleme yapılmadığını, fatura içeriği mal ve hizmet alımının gerçek olduğu eksik inceleme sonucu şüpheye dayalı olarak yapılan tarhiyatın yasal olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Karar: Uyuşmazlık, davacının 1991 yılında gider olarak kaydettiği 2 adet faturanın gerçek dışı olduğu iddiası ile yapılan tarhiyata karşı açılan davayı reddeden mahkeme kararının bozulmasına ilişkindir. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 134. maddesinde, vergi incelemesinin amacının 'ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak' olduğu belirtilerek gerçek durumun vergilemeye esas alınacağı ve incelemenin de bu amaca yönelik olması öngörülmüştür. Olayda, davacıya fatura veren iki şahsın hesaplarının incelenmesi sonucu düzenlenen inceleme raporlarında; bu şahısların adreslerinde bulunamadıkları, gelir ve katma değer vergisi beyannamelerini vermedikleri, defter ve belgelerini ibraz etmedikleri, fatura içeriği hizmetleri yerine getirecek durumda olmadıkları ve bu kişiler tarafından düzenlenen faturaların gerçeği yansıtmadığı belirtilerek davacının bu şahıslardan alıp gider, kaydettiği iki adet fatura gerçek dışı kabul edilip, fatura tutarları üzerinden tarhiyat yapılmıştır. Ancak faturaların düzenleme tarihinden uzun bir süre geçtikten sonra bu şahısların adreslerinde bulunamaması defter ve belgelerini ibraz etmemeleri ve beyanname vermemeleri fatura içeriği işlerin gerçekten yapılmadığı anlamına gelmeyeceği gibi faturada belirtilen hizmetin gerçekten yapılıp, yapılmadığı, davacının yaptığı işin niteliği ve büyüklüğüyle orantılı olup olmadığı araştırılıp, gerçek durum kesin olarak ortaya konulmadan sadece bu iki fatura nedeniyle davacının defter kayıtları ve bunlarla ilgili belgelerinin vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olduğu belirtilip, bu giderlerin yapılmadığı varsayımıyla matrah farkı tespit edilerek tarhiyat yapılmasında yasaya uyarlık bulunmadığından aksi yönde verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir. Bu nedenle (...) Mahkemesi kararının bozulmasına oybirliğiyle karar verildi.